English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ E ] / Eyelid

Eyelid translate Turkish

134 parallel translation
♪ Grocery clerk with half an eyelid. ♪
Gözü yarı açık market tezgâhtarı.
Don't move an eyelid till I come back.
Ben gelene kadar gözünü bile kırpma.
- Try pulling your eyelid down as far as it'll go.
- Gözkapağını çekebildiğiniz kadar çekin.
Myers is slight, 28 years of age, is wearing a dark shirt, dark grey trousers and a black leather jacket. His right eyelid is partially paralysed.
Myers zayıf, 28 yaşlarında üzerinde gri bir pantolon... ve siyah deri ceket var.
Now, a raised eyelid, perhaps. A line of fullness to the cheek.
Kalkık kaşlar yanağı dolduran bir çizgi.
No eyelid.
Gözünü kırpmaz.
The brightness of the Vulcan sun has caused the development of an inner eyelid, which acts as a shield against high-intensity light.
Parlak Vulcan güneşi göz içinde bir göz kapağı oluşmasına neden oldu. bu ise yüksek yoğunluktaki ışığa karşı korunmasını sağladı.
It doesn't bat an eyelid.
Ağlamıyor da.
You blink an eyelid and I'll mail you home in a box!
Gözünü kırparsan seni kutular, eve postalarım!
If you can walk by carefully, it may lift an eyelid and sniff at you.
Sessizce geçebilirseniz göz kapağını kaldırıp sizi koklar.
If you so much as bat an eyelid, I won't hesitate to use this.
Eğer bir yarasalık yaparsan bunu kullanmak için tereddüt etmem.
You got him breathing out of the wrong eyelid.
Sen de ona gözkapaklarından nefes almayı öğretiyordun.
- Right eyelid.
- Sağ göz kapağı.
Right eyelid.
Sağ göz kapağı.
You breathing through the wrong fucking eyelid again?
Yine yanlış sikik göz kapağından mı nefes alıyorsun?
Here we see the upper eyelid skin incision is delineated by this crescent drawn from the medial canthus to the lateral orbital margin.
Burada, orta kantustan yanal orbital kenara doğru... üst gözkapağının kesileceği yeri görüyoruz.
There are two fat compartments in the upper eyelid, three in the lower.
Üst gözkapağında iki, altta ise üç yağ keseciği var.
Don't flutter an eyelid or I'll stab you.
Gözünü bile kırpma yoksa seni şişlerim.
When I was trying to get it out, I realised that I could turn my eyelid inside out, the way kids do at camp.
Onu çıkarmaya çalışırken göz kapağımı tersine çevirebildiğimi fark ettim.
- All day, all night without batting an eyelid.
- Her gün, her gece gözümü kırpmadan.
What do you call tromping around in them crazy, gap-toothed, banjo-picking, no-eyelid hillbilly yards stealing all their junk?
O kaçık, dişleri dökülmüş... banjo çalan, göz kapakları olmayan magandaların arazisine girip... hurdalarını çaldık ya.
And she'd dab a little on each eyelid, just to make sure I'd stay put.
Bu merhemden biraz alıp her iki göz kapağıma da sürerdi. Böylece gözlerim kapalı kalırdı.
One on each eyelid.
Biri bir göz kapağında diğeri diğer göz kapağında.
And Grandma didn't even bat an eyelid.
Ve büyük annen kılını bile kıpırdatmadı.
Eyelid surgery, body sculpting, citric-acidpeels, whatever it takes to create a whole new you.
Gözkapağı cerrahisi, vücut şekillendirme, sitrik-asit hapları, yeni bir siz yaratmak için ne gerekiyorsa.
If three people die in an aeroplane or a thousand of our worlds vanish in a flash of light it won ´ t make the man in the moon across the galaxy bat an eyelid.
Üç kişinin bir uçak kazasında ölmesi veya göz açıp kapayıncaya kadar binlerce dünyanın yok olması hiç de önemli değil.
He bats his eyelid once for'a'twice for'e'three times for'I'and so on
- Bunu neden söylüyorsun? - Çünkü bu doğru.
Not to bat an eyelid.
Gözümü bile kırpmadan.
I just scratched my chin and my eyelid closed.
Çenemi kaşıyınca göz kapağım kapandı.
There are two little hitches in its upper eyelid, and its night-vision eyes are so sensitive that it can still see what's going on.
Üst gözkapağında iki küçük düğüm var ve gece görüş gözleri o kadar hassastır ki hala neler olup bittiğini görebilir.
Churl, upon thy eyes I throw all the power this charm doth owe. When thou wak'st, let love forbid sleep his seat on thy eyelid.
Şimdi, gözlerine akıtacağım bu çiçeğin güçlü büyüsünü ve sen uyandığında, aşk göz kapaklarına oturmuş olsun.
What were the holes on the bottom of his left ear and his eyelid?
Sol kulağının ve gözkapağının dibindeki delikler neydi?
Probably some dirt got trapped under the eyelid there.
Muhtemelen göz kapağının altında pislik kalmış.
Even has a second eyelid, probably to protect the cornea against sand and grit.
Muhtemelen kornea yı kuma ve çamura karşı koruması için.
You know, the eyelid? Worked perfectly.
Mükemmel olarak işledi.
Anyone move, anyone sneeze, anyone blink an eyelid, and this young lady here
Eğer bir kişi hareket ederse bir kişi çıtını bile çıkartırsa... ve şuradaki genç bayan
Eyelid infections.
Jean Claude'un canı çok yanıyor.
The small girl smiles, One eyelid flickers,
Küçük kız gülümser, bir gözünü kırpar,
You got eyelid surgery?
Göz kapağı ameliyatı mı oldun?
Mom, I want eyelid surgery.
Anne göz kapağı ameliyatı olmak istiyorum.
It was under Maggie's eyelid.
Maggie'nin gözkapağının altından çıktı.
Except for two days I've had a problem with my eye - eyelid.
Yalnız, iki gün önce gözkapaklarımda bir sorun yaşadım.
Slightly shaking eyelid.
Gözkapaklarınız titriyor.
Wouldn't bat an eyelid at dropping a mil or two.
Bağımlıymış.
No one even bats an eyelid.
Kimse şaşırmadı bile.
In a blink of an eyelid messages travel from Calcutta to Delhi
Göz açıp kapayıncaya kadar Calcutta'dan Delhi'ye mesaj gidecek.
But you did it without batting an eyelid
Ama sen gözünü kırpmadan yaptın.
How about possible nerve damage from your face-lifts, the risk of blindness from eyelid surgery?
Göz kapağı ameliyatlarındaki körlük riski. Hepsi çok çirkin. Ama yaptırdınız.
The sweating, the eyelid tremor.
Terleme. Göz kapağında seğirme.
Heard he was a bigtime dealer, so I stepped to him told him I wanted 600 Kalashnikovs guy didn't even bat an eyelid.
Etkili biri olduğunu duydum. Bu yüzden de onunla tanıştım. Ona 600 tane kalaşnikof almak istediğimi söyledim.
Feels like there's a tiny little bug heart beating in my eyelid.
Gözkapağımın içinde küçük bir böceğin kalp atışlarını hissediyorum sanki.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]