English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ E ] / Eyeliner

Eyeliner translate Turkish

225 parallel translation
Give me your eyeliner.
Göz kalemini ver.
Where's my eyeliner?
Göz kalemim nerede?
Some eyeliner...
Biraz göz kalemi...
Blusher, false eyelashes, eyeliner... everything.
Göz farı, takma kirpikler, göz kalemi - her şey yani.
TRUE, CONSTABLE. COULD I HAVE MY EYELINER, PLEASE?
Göz kalemimi alabilir miyim?
It's eyeliner- - liquid eyeliner.
Bu göz kalemi- - sıvı bir göz kalemi.
Caressing your corpuscles, the wonders of liquid eyeliner.
Mucizevi sıvı göz kalemi hücrelerini tatlı tatlı titreştirdi mi?
Say, "Liquid eyeliner!"
Söyle, "Sıvı göz kalemi!"
Liquid eyeliner!
Sıvı göz kalemi!
Beauty, eyeliner- -
Güzellik, göz kalemi- -
Eyeliner taken internally... heightens one's beauty awareness.
İçten alınan göz kalemi kişiyi... güzelliğinin doruklarına çıkarır.
Why, I had never felt complete... until I experienced an eyeliner rush.
Neden bu göz kalemiyle tanışıncaya kadar... kendimi eksik hissettiğimin.
I only minded when you borrowed my eyeliner and didn't return it.
Sadece göz kalemimi ödünç alıp aldığın yere bırakmadığın zaman kızardım.
And you know, Al, I may have struck out four times, but at least I found out I was using the wrong eyeliner.
Biliyorsun Al, 4 sefer elim kaydı ama en azından yanlış göz kalemini kullandığımı öğrendim.
A little eyeliner, a little lipstick, a little eye.
Göz kalemi, ruj, bir tane de göz.
We're gonna be late again, and you still have to use my eyeliner... which I have.
Gene geç kalacağız, Ve sen hala göz kalemimi kullanmak zorundasın. Benim ki.
- Just eyeliner. No foundation or blush?
Fondöten yok mu?
Do my earrings and eyeliner match?
Küpelerimle göz farım uyumlu mu?
I advise women on the right lipstick, base and eyeliner.
Kadınlara en uygun ruju, göz kalemini tavsiye ederim.
- A little heavy on the eyeliner, I think.
- Rimel'in biraz ağır, bence.
She used to wear her eyeliner pointy and now she wears it smudged.
Eskiden göz kalemini dikine sürerdi artık dağıtıyor.
- He wears eyeliner.
Gözüne kalem çekiyor.
He wears eyeliner?
Gözüne kalem mi çekiyor?
See the Egyptians, they wore eyeliner to ward off the evil spirits.
Mısırlılara bakarsak, kötü ruhlardan korunmak için göz kalemi çekiyorlar.
- The eyeliner, I mean.
- Göz kalemini yani.
You know, your eyeliner's smudged a little.
Göz kalemin bulaşmış.
Her eyeliner is dark like the first cloud of the rainy season
Makyajı koyu, yağmur mevsimindeki ilk bulut gibi.
He wore stockings, eyeliner.
Jartiyer giyerdi, sürme çekerdi.
- Who took my eyeliner?
SANAT MERKEZİ - Penisi Olmayan Aktörler "MEDEA"
Stop moving about, I'm doing me eyeliner.
Hey kesin şunu. Göz makyajımı yapıyorum.
- What's rattled your eyeliner?
- Göz kalemin akmış?
Besides, what's there to talk about? Eyeliner?
Ne konuşabiliriz ki, göz farlarını mı?
This sure beats eyeliner, doesn't it, Clark?
Göz farından daha iyi, değil mi Clark?
Did I make you smudge your eyeliner?
Göz kaleminin taşmasına mı sebep oldum?
Save a little time by layering on two, three weeks'worth of eyeliner.
Haftalarca yetecek kadar makyaj yapıp zaman kazanmayı biliyorsun.
God forbid you should have put a little eyeliner on for my homecoming.
Evet. İnsan biraz göz makyajı yapar.
The left. Here, use my eyeliner.
Al benim eye-liner'ımı kullan.
And it's only eyeliner.
Ve birazcık göz kalemi sürdüm.
We don't get guys who wear eyeliner.
Bizde göz kalemi kullanan fazla erkek yok.
Bad eyeliner?
Göz kalemi mi?
A little pancake, eyeliner... mascara, rouge on the cheeks... and powder it up.
Göz kalemi... rimel, yanaklara allık ve pudrala gitsin.
Yeah, I got mascara and eyeliner left.
Benim rimelim ve göz kalemim kaldı.
Too much eyeliner.
- Çok fazla sürme çekmişsin.
FROM LIPSTICK TO EYELINER... YEAH!
Evet!
It's amazing what lending someone your eyeliner can get you.
Birine göz kalemini ödünç vermek çok işe yarıyormuş.
The black nail polish, black lipstick, black eyeliner, black hair, Liquid-Paper-white face.
Siyak çivi gibi tırnaklar, siyah ruj, siya sürme, siyak saçlar, soluk suratlar.
Eyeliner, actually. I didn't have a pen.
Eyeliner, aslında. l bir kalem yoktu.
On the 11th of April, it is alleged you went into the Erkskine branch of Superdrug. Once there, you attempted to steal an eyeliner pencil and a can of Red Bull by concealing them in your leggings.
Nisan'ın 11'inde, Süperilaç'ın Erkskine şubesine gittiğin ve oradan, çorabına saklamak suretiyle göz kalemi ile bir kutu
Your eyeliner.
Göz kalemin.
Well, I guess charisma and eyeliner go a long way.
Sanırım çekicilik ve göz boyası devri geçti.
All the eyeliner in the world wont make you anything other than a psycho stalker bitch.
Dünyada hiçbir şey de seni sinsi psikopat bir sürtükten başka bir şey yapmaz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]