Faille translate Turkish

President Joo and Gong Shil went to find the body of the missing boy... and they had a run-in with the boy's killer.

Gong Shil ve Başkan kayıp bir çocuğu ararken faille karşılaşmışlar.

Gray faille with my initials, J.W.

Gri ismimin baş harfleri gibi gri

"Oscar de la Renta sleeveless silk faille... " full-skirted dress...

" Oscar de la Renta kolsuz, ipek, uzun etekli elbisesi,

He had heard about my theory about the perpetrator. I told him what I thought, but he brushed it aside in a very arrogant way.

Faille ilgili teorimi duymuş, o yüzden ona açıklama yaptım ama kulak asmadı.

The number 9 means something to the perpetrator.

9 numara faille ilgili bir şeyi açıklar.

Your son Danny had a prior contact with the perp, which we hope will help us get to him.

Oğlun Danny'nin faille önceden bir kontağı olmuş ki ona ulaşmada yardımcı olacağını umuyoruz.

I know where Katrine met the perp.

Katrine faille nerede karşılaştı biliyorum.

In our studio is Daniel Ferbé, who's had contact with the perpetrator.

Stüdyomuzda Malmö Aftonposten gazetesinin muhabiri Daniel Ferbé var. Kendisi faille iletişime geçmişti.

He's been in contact with the perpetrator or perpetrators.

Kendisi faille iletişime geçmişti.

Though it now appears likely we were talking to the perpetrator...

Ama artık öyle görünüyor ki aslında faille konuşuyormuşuz.

Only thing she would say of the perpetrator was the woman had "hair of night."

Kızın faille ilgili söylediği tek şey, saçlarının gece gibi olduğuymuş.

I wouldn't talk to the victim. I'd talk to the perpetrator.

Ben kurbanla konuşmayacağım, faille konuşmak istiyorum.

All right, we had any communication with the perp?

- Faille bağlantı kurduk mu?

We made a deal.

Faille bir anlaşma yaptık.