English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ F ] / Farmland

Farmland translate Turkish

154 parallel translation
I'll clear the rocks, and you'll have more farmland.
Kayaları temizlerim, daha çok ekim alanınız olur.
I won't stop until I reach homes or farmland.
Bir ev ya da çiftlik bulana kadar durmayacağım.
Will we reach farmland today?
Bugün çiftliğe varacak mıyız?
The rich farmland of America is now almost a waste...
Amerika'da zengin tarım alanları bitti gibi...
Look at this farmland.
Şu çiftliğe bak.
Let us put them on our abandoned farmland.
Onları boşalmış çiftliklerimize yerleştirelim.
Looks like farmland down there.
Çiftlik arazisi hemen aşağıda gibime geliyor.
( ° Jolly piano intro ) ° We're farmland inspectors, we're homestead protectors
Biz tarım müfettişleriyiz, biz arazi koruyucularıyız.
And two thousand acres of farmland!
800 dönüm de tarım arazisi!
I'm sitting on 11,000 acres of good, productive farmland... and I'm running out ofwater.
44 bin dönüm iyi, verimli toprağım var... ama suyum yetişmiyor.
I remember when this was all farmland as far as the eye could see.
Burasının gözün alabildiğine geniş bir çiftlik arazisi olduğunu hatırlıyorum.
Take a look at this farmland before I come into Silverado.
Silverado'ya gelmeden bir çiftlik arazisi bakacağım.
The two women were in trouble... so we bought the little farmland.
Sıkıntıda olan iki kadının... tarlalarını satın aldık biz de.
they burned the tropical rain forests to make way for farmland using the ashes for fertilizer, and entire species simply vanished forever from the earth.
Tropik yağmur ormanlarını çiftlik alanlarına döndürmek için yaktılar ve külleri gübrelemek için kullandılar. Ve tüm türler tamamen dünyadan yok oldular.
This looks like anything but farmland.
Burası çiftlik arazisinden başka her şeye benziyor.
This once was rich farmland, I'd say 20 to 30 years ago.
Bir zamanlar burası verimli bir alanmış. 20, 30 yıl kadar önce diyebilirim.
- Okay, the prohibition of the sale of farmland.
Şey... 1643. Fena değil.
We can't keep a useless baseball diamond in rich farmland.
Gereksiz bir beyzbol sahasını verimli bir çiftlik arazisinde tutamayız.
The Farmland Law.
Çiftlik Kanunu çıktığından beri.
Carmen and I figure, even as farmland, grazing land it's worth 1 O million.
- 440 dönüm. Carmen'le hesapladık. Çiftlik arazisi, hatta otlak olarak bile 10 milyon eder.
Only now, their mountain home is tiny and isolated pressed in on all sides by people and farmland.
Ancak şu anda dağlarındaki kendilerine ait alan küçülmüş, soyutlanmış ve dört bir yanları tamamen insanlar ve çiftliklerle kuşatılmış durumda.
There's good farmland.
İyi tarım arazileri var.
all this farmland, with intensive farming you can harvest... At least three tons per hectare!
Tüm bu arazilerde, yoğun bir tarımla, hektarda en az üç ton ürün alırsınız.
I'd love to chat, but got a big bingo tournament
Sohbet etmek isterdim ama Farmland'de tombala turnuvası var.
I've been inquiring with each of the special representatives... all month about the farmland in Canada.
Bir aydır, Kanada'daki tarımsal araziyle ilgili olarak tüm özel vekilleri soruşturuyordum.
And, you know, if it was off over on that side, that's farmland over there. Those farmers probably would have found it by now.
Ama sen de bilirsin ki oralar tarım alanı eğer o tarafta olsaydı çiftçiler onu şimdiye kadar bulurlardı.
It's only here, along the floodplain of the Nile that the desert's heat is softened and arid sand is turned to rich farmland.
Sadece burada, Nil'in taşkın ovası boyunca çölün ısısı yumuşatılır ve kıraç kum zengin çiftliğe dönüşür.
This is farmland, they're out working.
Buralar çiftlik arazisi, kullanılmıyor.
You know, farmland, hillsides, forests.
Bilirsiniz tarla, tepe, orman olan yerlerde.
Perhaps you were swindled, because I can assure you as of the late 19th century... there's nothing but farmland near Balmore.
Muhtemelen karıştırdınız, çünkü sizi temin ederim 19. yüzyıl sonlarına kadar Balmore yakınlarında tarladan başka bir şey yoktu.
My farmland... my, my... perfect... perfect dish!
Benim tarlam... benim mükemmel yiyeceğim!
- Perhaps to create farmland.
- Belki tarım alanı açmak içindir.
You wiped out most of the Volians and turned their entire world into farmland.
Volialılar'ın çoğunu yokettiniz ve gezegenlerini bir çiftliğe çevirdiniz.
Keeps the rabbits on that side of the fence, keeps the farmland on this side of the fence.
Tavşanları çitin öbür tarafında tutuyor. Tarım alanlarını da bu tarafta.
My father had plenty of land and my parents used it as farmland.
babamın geniş toprakları vardı ve tarım arazisi olarak kullanıyorlardı. 125 00 : 12 : 12,300 - - 00 : 12 : 17,693 ama ben okula geri dönmeyi istedim
Right now what I seek are two head of cattle and an acre of farmland.
Şu an istediğim tek macera iki iyi öküz ve bir dönüm çiftlik arazisi.
Because it is 21 Century, Ibaragi Prefecture, this place is Shimotsuma called countryside, though it is more a farmland.
Çünkü 21. yüzyılda, Ibaragi Valiliği'ne,... kırsal bölge olduğunu belirtmek için'Shimotsuma'deniyor. Esasında, çiftlikler diyarı desek daha doğru.
With fire, mankind could clear forests for farmland... mold metal into savage weapons.
İnsanoğlu ateşi kullanarak ormanları temizleyip çiftlik arazisi açabiliyordu. Metale biçim verip ilkel silahlar yapabiliyordu.
At one time, much of this desert was lush, green farmland, and there were rivers everywhere.
Bir zamanlar bu çöl bir tarım alanı idi. Her yerde nehirler vardı.
Most of the land was either farmland... or just completely scavenged by the mining companies.
Bölgedeki arazinin çoğu ya çiftlikti... ya da tamamen madencilik şirketleri tarafından yağmalanmıştı.
The country, farmland...
Köy, tarım arazisi...
Farmland, tundra, turnips.
Çiftlik alanları, tundra, şalgam.
I cannot make farmland.
Tarla yaratamam.
And now he tosses you some coin and some farmland and he's saviour of the Republic and you're kissing his royal arse.
Ama şimdi sana biraz para ve tarla verince Cumhuriyet'in kurtarıcısı oluyor ve sen de onun asil k... ını yalıyorsun.
I'll send a decontamination team to scour New Harmony and the surrounding farmland.
New Harmony ve çevre tarlaları yakacak bir arındırma ekibi yollarım.
Direct all water drainage to the farmland and let it swamp
Bütün su yollarını tarlalara yönlendirin bırakın bataklığa dönsün.
Swamp the farmland?
Tarlaları bataklığa mı döndüreceğiz?
They are often constructed around the best farmland and water resources.
Çoğunlukla en iyi ekilebilir arazinin ve su kaynaklarının çevresine kuruluyorlar.
The Israeli authorities have confiscated countless acres of their farmland.
İsrailli yetkililer arazilerinin sayılmayacak kadar çok dönümüne el koymuşlar.
We were opposing the demolition of farmland and other property, Palestinian property, by Israeli destruction force bulldozers.
İsrailli yıkım ekibi buldozerlerinin tarım arazilerini ve evleri, Filistinlilerin evlerini tahrip etmelerine karşı koyuyorduk.
Ma, all this here used to be farmland.
Anne buraları bir zamanlar tarlaydı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]