Fertilized translate Turkish
154 parallel translation
I've a very keen sense of smell and I stank like a rotten fish when I was fertilized.
Kokuyu iyi alırım ben gebe kaldığım zaman gördüm ki kokmuş bir balıktan farkım yok.
More than fertilized eggs.
Döllenmiş yumurtadan daha çok işe yarar.
What? ... we fertilized the soil, you would have to pay to us.
Arazini gübreledik, bize para vermen lazım!
That's what everybody says that soil becomes fertilized as dead bodies are buried in
Öyle bir deyiş vardır! Toprakta çok gömü varsa, daha bereketli ve gübreli olur
We have reason to believe Dr Kendrick was tampering with genetic material of fertilized ova in the lab prior to implant.
Dr. Kendrick'in bir şekilde, embriyo daha yerleştirilmeden,... embriyonun genleri üzerinde deneyler yaptığı anladık.
We fertilized an egg and implanted it into my abdomen.
Yumurtayı dölledik ve karın boşluğuma yerleştirdik.
But even after the egg is fertilized it's still six or seven days before it reaches the uterus and pregnancy begins and not every egg makes it that far.
Fakat yumurta döllense bile rahime ulaşması altı ila yedi gün sürer ve ardından hamilelik başlar. Ama birçok yumurta buraya kadar gelemez.
80 % of a woman's fertilized eggs are rinsed and flushed out of her body once a month during those delightful few days she has.
Kadınların döllenmiş yumurtalarının % 80'i durulanır ve vücuttan dışarı atılır şu malum "enfes" birkaç günde.
They wind up on sanitary napkins and yet they are fertilized eggs.
Sonları hijyenik pedler olur ancak yine de bunlar döllenmiş yumurtalardır.
Your extracted eggs, Marie... have been fertilized with Antonio's sperm.
Alınan yumurtaların, Marie Antonio'nun spermleriyle döllendi.
Anonymous sperm fertilized them to life.
Anonim sperm, onları hayata döllemiş.
James fertilized Patti's egg.
James Patti'nin yumurtasını dölledi, Benim içime yerleştirildi.
The fertilized egg of a mouse was injected with the genetic protein of a luminescent jellyfish.
Bir farenin döllenmiş yumurtasıyla ışıldayan bir denizanasının genetik proteini enjekte edildi.
Take the fertilized egg out of my body and inject it with the genetic data.
Bedenimden döllenmiş yumurtayı al ve ona genetik verileri enjekte et.
" originate from a microscopic structure, the fertilized ovum,
" kaynak olarak, mikroskobik bir yapıda bulunan yumurtadan gelir ki,
It's grown from fertilized amphibian eggs stuffed with synthetic DNA.
Gübrelenmiş amfibian yumurtalarının sentetik DNA'larla doldurulmasıyla oluşturulmuştur.
Scrambled or fertilized?
Az pişmiş mi yoksa rafadan mı?
They'll be fertilized and implanted into lower ranking Sabra women, for the improvement of the pride.
Onlar, gübrelenecek ve daha aşağıdaki en rütbeli Sabra kadınlarına yerleştirilecek, gururun gelişmesi için.
Anyhoo, the insects swarm to... freshwater where fertilized eggs are then deposited on the underside of lotus leaves and hatch into larvae.
Her neyse, böcekler bir tatlı su kaynağına gidip... döllenmiş yumurtalarını nilüfer yapraklarının altına bırakırlar. Yumurtalardan larvalar çıkar.
After the fertilized egg first starts dividing into multiple cells.
Döllenmiş yumurta hücrelere bölünmeye başladığında...
The Sebacean egg is fertilized.
Sebasyalı yumurtası döllenmiş.
Sometimes fraternal twins, two separately fertilized eggs, develop into only one person.
Bazen ayrı yumurta ikizleri, farklı döllenen iki yumurta,.. ... tek bir insan olarak gelişir.
No matter how carefully she trimmed... or how lovingly she watered... or how generously she fertilized... the grass was always greener on the other side of the fence.
Ne kadar özenle budarsa budasın... ya da ne kadar sevgiyse su verirse versin.. ya da ne kadar cömertçe gübrelerse gübrelesin... çitin diğer tarafındaki cimler her zaman daha yeşildi.
And they were fertilized in sheep dung.
Gübre olarak da koyun pisliği kullanılmış.
According to literature, Project Sunflower believes that every fertilized egg or embryo is a baby from the moment it's created in a laboratory dish.
Yazılanlara göre, Project Sunflower şirketi her döllenmiş yumurtanın veya embriyonun labaratuarlarda oluşturulduktan sonra bir bebek olduğuna inanıyor.
Fertility clinics freeze fertilized eggs for their clients undergoing in-vitro fertilization.
Dölleme klinikleri döllenmiş yumurtayı dondurup taşıyıcı anne buluncaya kadar bekletirler.
Each has been fertilized.
Her ikisi de döllendi.
He withdraws and she's been fertilized.
Geri çekiliyor. Dişi artık döllenmiş durumda.
Her fertilized eggs stay within a special chamber in her body for more than a year while they slowly develop.
Döllenmiş yumurtalar, dişinin gövdesindeki özel bir haznede bir yıldan fazla duracak ve yavaşça gelişmeye devam edecek.
We have some of the eggs here, but they're not fertilized.
Burada bazı yumurtalarımız var, ama döllenmemiş.
We implanted lisa with a fertilized embryo from carol's egg and rick's sperm.
Lisa'ya Rick'in spermiyle döllenmiş Carol'un yumurtasını yerleştirdik.
In order to get your uterus to accept the fertilized egg, you'll be given a ttery of injections.
Rahminin döllenmiş yumurtayı kabul etmesi için, sana birkaç iğne yapılması gerekiyor.
Well, actually... since farmers don't keep roosters... the eggs aren't fertilized, so... technically you're just eating a by-product of the hen's menstrual cycle.
Aslında çiftlik sahipleri horoz beslemediği için yumurta döllenmiyor. Biz de böylece aslında adet döngüsünde dışarı atılan yumurtayı yiyoruz.
The sperm in the semen head for the uterus and the ovum is fertilized.
Sperm rahimde ilerler ve yumurta ile buluşur. Böylece aşılama....
I will find an appropriate sperm donor for your eggs, have them fertilized and implanted in you.
Ben sana uygun bir sperm bağışçısı bulurum sonra da onları verimli bir şekilde sana naklederiz.
Right, and then the male Nostrovite carries the fertilized eggs in a sac in its mouth and passes it on to a host with a bite.
Sonra ise erkek Nostrovite, ağzındaki bir kesede yumurtaları üretiyor ve ısırarak konukçuya aşılıyor.
He has studied the effects of Roundup on fertilized sea urchin eggs.
Son çalışmalarının birinde, Roundup'ın döllenmiş deniz kestanesi yumurtaları üzerindeki etkilerini inceledi.
Female eggs were to be fertilized in a lab and given a cocktail of growth hormones.
Dişi yumurtası laboratuarda döllenir ve yumurtaya büyüme hormonu karışımı eklenir.
The electricity fools the egg into thinking it's been fertilized.
Elektrik yumurtayı dölleniyormuş gibi kandırıyor.
That fertilized egg can't be implanted.
Döllendirilen o yumurta transfer edilemez.
So as you can see, we've transferred three of Kate's fertilized eggs to your womb, Angie.
Gördüğünüz gibi, Kate'in döllenmiş üç yumurtasını sizin rahminize naklettik Angie.
A comfortable grape, a well-watered, well-fertilized grape... grows into a lazy ingredient of a lousy wine.
Rahat büyüyen, iyi sulanan, iyi gübrelenen bir asma tembelleşir ve tatları belirginleşmez.
A woman can only be fertilized once.
Bir kadın, yalnızca tek sefer döllenebilir.
Frozen eggs have a better survival rate when they're... Fertilized.
Donmuş yumurtalar döllendiklerinde korunma olasılıkları..... artıyor.
- Fertilized?
- Döllendiklerinde mi?
No, we harvest the DNA from the fertilized embryo and then we destroy them.
Hayır, döllenmiş embriyoların DNA'larını alacağız ve sonra onları yok edeceğiz.
Identical twins. Which means that they're the result of a single egg fertilized by a single sperm.
Tek sperm hücresi tarafından bir yumurtanın döllenmesi sonucu anlamına geliyor.
If you use one of my fertilized eggs, it should mature to the same age as when the person died within 2-3 weeks if you use hormones to quicken the rate of cellular division.
Döllenmiş yumurtamı kullanırsan, ölümü müteakip 2 – 3 içindeki aynı olgun yumurta olmalı ;
The egg is fertilized ;
Yumurta döllenerek DNA'yı oluşturdu..
And p.S., not only is he an escaped convict... he's also a hijacker who's prevented thousands of Crops from being aerially fertilized.
Not : Sadece kaçak bir mahkum değil, o ayrıca bir hava korsanı.
Fertilized!
Aşılama!