English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ F ] / Fireflies

Fireflies translate Turkish

291 parallel translation
Lots of fireflies tonight, huh?
Bu gece ateş böcekleri çok, ha?
It certainly makes it nice in the country, the fireflies.
Kasabayı güzelleştiriyorlar.
We certainly do have a lot of fireflies around here.
Evet, ateş böcekleri çok güzel.
Yes, fireflies are very nice.
Evet, ateş böcekleri çok güzel. Burada epey ateş böceği var.
The porch hammock fireflies.
Veranda, hamak, ateşböcekleri.
Those gun flashes look like fireflies.
Silahlardan çıkan ışıklar ateşböceklerine benziyor.
The glow of the fireflies and deep snow so white,
# Ateşböceklerinin pırıltısı # Kar öyle beyaz ki
My tears flow when I think of the sadness in this world in the dark waters near the edge of the marsh I can see reflected the ights of the fireflies
Dünyadaki kederi düşündükçe, gözlerimden yaş akar Bataklığın karanlık sularında ateş böceklerinin yansımasını görebiliyorum.
Magpies, thrushes, nightingales And in the evening, fireflies and oil lamps aglow
Saksağanlar, ardıç kuşları, bülbüller ve akşamları, ateş böcekleri ve gaz lambaları parlar.
You've seen fireflies and glowworms and forms of sea life that generate their own light?
Kendi ışığını üreten, ateş böceklerini ve deniz canlılarını görmüşsünüzdür.
Besides, I wanna go catch some fireflies.
Ayrıca, ateşböceği yakalamak istiyorum.
There are already fireflies...
Az önce havai fişekler patladı...
Fireflies?
Havai fişekler mi?
OK, little fireflies.
Tamam, küçük ateş böcekleri.
The Mouna is an empty whale, full of air and black with fireflies, an oven that burns everything.
Mona karanlık ve kor ateşle dolu boş bir balina. Yanan bir fırın gibi.
Populated by giant fireflies?
Sanki dev ateş böcekleriyle dolmuş.
Not fireflies!
Ateş böceği değil!
If we run Orion forward in time we see the births and explosive deaths of dozens of stars flashing on and winking off like fireflies in the night.
Eğer Orion'u zamanda ileri sararsak geceleyin yanıp sönen ateşböcekleri misali düzinelerce, doğan ve patlayarak ölen yıldız görebiliriz.
Did you ever catch fireflies?
Hiç ateşböceği yakaladın mı?
I give you The Fireflies.
Size Ateşböcekleri'ni takdim ederim.
I know it sounds ridiculous, but they look like fireflies or something.
Komik gelecek, ama ateşböceklerine falan benziyorlar.
Could it be those fireflies, or whatever they are?
Bu ateşböceklerinin, ya da her ne iseler işte, etkisi olabilir mi?
Fireflies?
Ateşböcekleriymiş!
They look like fireflies on a summer night.
Tıpkı bir yaz gecesindeki ateşböcekleri gibi.
Leaving the fireflies behind.
Yeni bir gün. Ateşböceklerini arkamda bırakıyorum.
Bogeys like fireflies all over the sky.
Düşman, ateşböceği gibi her yerdeydi.
And all the punts on the river lit up with Chinese lanterns, like fireflies.
Nehirdeki sandallar Çin fenerleriyle aydınlanıyor, ateş böcekleri gibi.
How about if the kids catch fireflies?
Ne dersiniz, çocuklar gidip ateşböceği yakalasın mı?
You little dolls want to go outside and catch fireflies?
Bebeklerim gidip ateşböceği yakalamak ister mi?
Especially fireflies.
Özellikle de ateşböcekleri.
Why do fireflies have to die so soon?
Neden ateşböcekleri bu kadar çabuk ölmek zorunda?
- Are fireflies.
- Bunlar ateş böcekleri.
Not that there were no fireflies?
Burada ateş böceği olduğunu bilmiyordum.
Well, not stars exactly, more like fireflies.
Tam olarak yıldız değil aslında daha çok ateşböcekleri.
What do you bet they're gonna go chase fireflies or something?
Bahse girerim ateş böceklerini kovalayacaklar.
- You used to chase fireflies.
- Ateşböceklerini kovalardın.
They're fireflies.
Onlar ne peki?
Fireflies that got stuck up in that big bluish-black thing.
Ateş böcekleri. Büyük, mavi siyah şeye takılan ateş böcekleri.
They're oxidizing enzymes just like fireflies.
Enzimleri oksitliyorlar, tıpkı ateşböcekleri gibi.
The same enzyme we find in fireflies and other bioluminescent insects.
Ateşböceklerinde ve diğer ışık üreten böceklerde bulduğumuzla aynı.
"My fancies are fireflies."
"Hayallerim, ateşböcekleridir."
Lots of fireflies are out tonight.
Akşam ateşböcekleri doluşur buraya.
Are they fireflies?
Ateşböceği mi?
You catch the fireflies we'll put them under here And tomorrow morning there'll be money instead of fireflies
Ateş böceklerini yakalayıp, böyle hapsedersen sabah uyandığında, paraya dönüşmüş olduklarını görürsün.
Are you coming to catch fireflies with us?
Ateş böceği yakalamaya gidiyoruz. Geliyor musun?
Look at the fireflies this year
Bu sene ne kadar çok ateş böceği var.
But you do remember the fireflies, don't you?
Ne var ki, ateşböceklerini hatırlıyorsun?
Do you remember the fireflies now?
Şimdi ateşböceklerini hatırladın mı?
So you and your big brother, Franz, who was three years older than you would go out at night to catch fireflies in the backyard.
Herneyse... Senden üç yaş büyük olan kardeşin Franz'la beraber, geceleri arka bahçede ateşböceği yakalamak üzere dışarı çıkardınız.
Do you know very much about fireflies?
Ateşböcekleri hakkında bilgin var mı?
I never cared much for moonlit skies Never winked back at fireflies But now that the stars are in your eyes
Çeviri : f. ironstone

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]