Firm translate Turkish
8,923 parallel translation
This commercial... I take it my firm's name is mentioned?
Reklamda şirketimin ismi geçti, değil mi?
Plus, at an entirely different law firm.
Hem de tamamen başka bir hukuk firmasında.
She should have been looking out for her firm's interests.
Şirketinin çıkarlarını gözetmeliydi.
I was a year out of law school at this firm in Boston, and I was finally put on my first big case.
- Öyle mi? Boston'daki bir firmada çalışıyordum, fakülteyi bitireli bir sene olmuştu ve sonunda ilk büyük davamı almıştım.
And then suddenly they're calling us to order, and I realize that no one from my firm is coming.
Sonra bir anda hakim davayı açtığını duyurdu. O an kimsenin gelmeyeceğini anladım, tek başımaydım.
Look, we're a large, diversified firm.
Biz gayet büyük, kapsamlı bir firmayız.
It's a huge firm.
Çok büyük bir firma.
It's a great firm.
Çok iyi bir firma.
I mean, the firm and I.
Yani firmam adına.
They'll make me partner, and they're a solid, respectable firm.
Beni ortak yapacaklar, sağlam ve saygı duyulan bir şirket.
I'm not going to another firm. I'm starting my own.
Başka bir firmaya gitmiyorum, kendi işimi kuracağım.
I'm grateful for everything you and the firm have done for me, especially the financial help with my schooling, and I'm ready to write a check for the remainder of the loan.
Senin ve firmanın, benim için yaptığı her şey için teşekkür ederim. Özellikle de eğitimim konusundaki maddi yardım için. Borcun kalanını ödemek adına bir çek yazmaya hazırım.
Wanted me to join the ranks here, throw another "H" in the firm's logo.
Buradaki saflara katılmamı, logoya bir tane daha "H" eklemeyi istiyordu.
She left the firm.
İstifa etti.
Not another firm. She's going into private practice.
Başka bir firmaya değil, bağımsız çalışacak.
- When you started your firm, LeAnn, your father told mine that you were making a huge mistake.
- Şirketini kurduğunda LeAnn baban, babama çok büyük bir hata yaptığını söylemişti.
Steve runs our New York law firm. Nice to meet you.
- Steve New York'taki hukuk firmamızı yönetiyor
Right, I do run the New York law firm, but I have a question for you, Phil.
- Memnun oldum. Evet, New York Hukuk firmasını yönetiyorum ama sana bir sorum var Phil.
Uh, Ted says a firm handshake shows strong character.
Ted, sert bir el sıkışma güçlü karakter yansıtır diyor.
Yeah, I'm definitely learning more in the firm than in class or studying.
Evet, şirkette okula nazaran daha iyi öğreniyorum.
Is there someone in your firm that can represent him?
Senin firmanda bunu yapabilecek biri var mı?
Well, Ruhn Laboratories are an American firm, whereas Lipocite is made by a British company.
Ruhn Laboratuvarları, Amerikan firması Lipocite ise İngiliz firması tarafından üretiliyor.
Your colorful interventions are the cause of a lot of industry backchat this firm could do without.
Renkli müdahalelerinizin nedeni Bu firmanın olmadan yapabileceği çok sayıda endüstri arka planı.
Meaning, if you don't dedicate yourself to his cause, this firm won't have any use for you.
Anlamı, eğer davanızı kendine adıyorsan, Bu firmanın sizin için herhangi bir kullanımı yoktur.
But if the firm is built in his image,
Ancak firma onun imajına dayansa,
Your firm's 12 years old,
Firmanızın 12 yaşında,
It's an open secret you're at war with your firm's leadership.
Bu açık bir sır Firmanızın liderliği ile savaşta bulunuyorsunuz.
Our firm has certain standards below which I'm not prepared to stoop.
Firmamız bazı standartlara sahiptir Aşağıda durmaya hazır değilim.
For the benefit of the Cynthia Greens of this firm.
Bu firmanın Cynthia Yeşiller lehine.
All paid for by our clients, via the firm.
Hepsi firmamız aracılığıyla müşterilerimiz tarafından ödenir.
Tell her I'm a partner in Bishop Burcher, an accounting firm here in town.
Benim bir muhasebe şirketi olan Bishop Burcher'de ortak olduğumu söyle.
Fm firm
İyiyim.
- You know what, maybe some coffee, and then we can tell you a little bit more about the firm.
- Ne diyeceğim bence biraz kahve içelim, sonra da size firmadan biraz daha bahsederiz.
Neil Akers is an excellent litigator, but moving your business to a new firm will cause a whole new series of setbacks.
Neil Akers mükemmel bir davacıdır, ama işini başka bir firmaya taşıman yeniden yapılanmanı gerektirir.
Not only how our firm survived 9 / 11, but how we didn't give up.
Firmamızın 11 Eylül'den sonra hayatta kalması değil pes etmememiz önemli.
You're bragging about netting minnows, but you won't touch a firm like Axe Capital.
İnce eleyip sık dokuduğunuzdan dem vuruyorsunuz ama Axe Sermaye gibi bir firmaya dokunmuyorsunuz bile.
So he just keeps a top defense firm on retainer at $ 800 an hour because he loves lawyers?
Avukat sevdasından mı saati sekiz yüz dolara kallavi bir savunma firması tutuyor?
Your value to the firm is absolute.
Firmaya değer kattığın su götürmez.
Your bonus will reflect your overall contribution to the firm, as always.
Kâr payı olarak, her zamanki gibi şirket için yaptıklarının karşılığını alacaksın.
Come work for Bach's firm on my account.
Gel, o Bach'ın yanında benim için çalış.
We can talk about your experience at the firm so far.
Şirketteki deneyimlerin hakkında konuşuruz.
Before we make our final decision, we'd just like to hear from you, how you see our firm moving forward.
Son kararımızı vermeden, sizin fikirlerinizi de almak isteriz, şirketimizin gidişatını nasıl buluyorsunuz.
A small law firm in midtown.
Şehir merkezinde küçük bir hukuk şirketinde.
He publicly humiliated her in an effort to discredit her and to stop her from revealing information that could damage your firm.
İtibarını sarsmak ve firmanıza zarar verebilecek bilgileri açığa çıkarmaması için onu herkesin içinde aşağıladı.
If my client continues to go public with further details about your firm, you will lose.
Müvekkilim firmanız hakkındaki ileri detayları açıklamaya devam ederse kaybedersiniz.
I need to get my entire financial history with the firm for some paperwork.
Bazı evrak işleri için, bu firmayla olan tüm finansal geçmişimin dökümüne ihtiyacım var.
So, our firm has had experience with a whole range of divorce proceedings and negotiations.
Pekala, firmamız boşanma ve mal paylaşımı... konularında oldukça deneyimlidir.
- We're a private law firm.
- Biz özel bir hukuk firmasıyız.
No wonder your butt was so firm.
Eskiden poponun sıkı olduğuna şaşmamalı.
You want me to sue my own firm?
Çalıştığım firmaya dava açmamı mı istiyorsun?
Do I have a future at this firm?
Bu şirkette bir geleceğim var mı?