Florrie translate Turkish

Florrie, the Sheriff wants you to connect him with the Bates Motel.

Florrie, şerif Bates Motel'i bağlamanı istiyor.

Florrie!

Florrie!

Good morning, Florrie.

Günaydın Florrie.

Ah well, let's see how the good Florrie serves us today.

Pekala, bakalım Florrie bugün bizlere neler verecek.

Florrie, the sheriff wants you to connect him with the Bates Motel.

Florrie, şerif Bason Motel'i bağlamanı istiyor.

I have Bugsy Malone running through my head, especially the scene where Scott Baio buys Florrie Dugger a hot dog, and he offers her mustard with onions or ketchup without.

Kafamda Bugsy Malone dönüp duruyor. Özellikle de Scott Baio'nun Florrie Dugger'a sosisli sandviç alıp, soğanlı hardal veya soğansız ketçap ikram ettiği sahne.

So what do you think happened to Florrie Dugger, anyway?

Sence Florrie Dugger'a ne oldu?

And Florrie, of course...

Tabii Florrie.

Could have asked Florrie.

Florrie'ye sorabilirdi.

Florrie didn't go with you?

- Florrie sizinle gelmedi mi?

- Well, poor Florrie.

- Zavallı, Florrie.

And the note to Florrie, the nursemaid, telling her to take the afternoon off, and, by the way, would she call out the gardeners, before she went?

Dadı Florrie'ye, o gün izin verdiğini yazdığında. Bu arada, bahçıvanlara da gitmeden önce mi yol vermişti?

Well, it should have been Florrie, of course, because it was the one person left in the house, but she'd been given the afternoon off, so... clearly, a brand new nursemaid let them in.

Tabii ki Florrie olması gerekirdi, çünkü evde başka kimse kalmamıştı. Ama ona da o gün izin verildiğine göre, yenileri içeri de alan da yeni bir hemşire olmalıydı.

A nursemaid, in fact. Florrie Evans.

Çocuk bakıcısı, Florrie Evans.

May one call you Florrie?

- Veya Florrie diyebilir miyim sana?

Florrie was my last job.

Son işimde Florrie'ydim.

What's up with your Florrie?

Senin Florrie'den ne haber?

When I went to pay my paper bill this morning,

Bu sabah gazete parasını ödemeye gittiğimizde Florrie aradı beni ve hiç şaşırmadığını söyledi.

Florrie Ranby said she wasn't at all surprised, and, of course, Miss Marple knew it was someone older.

Zaten Bayan Marple da, daha yaşlı biri olması gerektiğini söylemişti.

Florrie?

- Florrie mi?