English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ F ] / Fondle

Fondle translate Turkish

136 parallel translation
I promise you a playmate. For your lonely horns to fondle and caress.
Sana söz veriyorum, o güzel boynuzların için çok güzel bir arkadaşın olacak.
They would drink and fondle the girls or talk to Madame whom they all respected
İçki içer, kızlarla oynaşır ve herkesin büyük saygı duyduğu Madam ile konuşurlardı.
I registered at your massage agency and finally got to fondle you.
Masaj ajansına kaydoldum ve sonunda seni okşayabildim.
I bought my wife's freedom. No one can fondle her tits now!
Karımın özgürlüğünü satın aldım ve şimdi hiç kimse adamın ellerini kadının memelerinden söküp alamaz.
If I had breasts, I'd fondle them all day.
Eğer göğüslerim olsaydı tüm gün okşardım onları.
"Please fondle my buttocks."
"Lütfen kıçımı okşa" olarak verilmiş.
"Please fondle... my buttocks."
"Lütfen kıçımı okşa."
I think he'd like it... just to have you fondle his things.
Sanırım onun eşyalarını... sevmenden hoşlanırdı.
I only have to fondle her off enough in this position... and now she can no longer keep herself from wanting to be satisfied.
Seni gelmen gereken kıvama getirince bu işten çok memnun kalacaksın.
Did you fondle his genitals, did he oblige you to do so?
Onun organını zevkle okşadın mı? Ya da seni buna zorladı mı?
You may take her far away from me. Now I've these legs of Laila to walk. These are my hands to fondle Laila.
Onu benden uzaklaştırabilirsiniz ama hayatım boyunca onu yürüyeceğim bu eller ile ona sarılacağım
My kisses are as light as these ephemera that fondle The large translucent lake in the evening air.
Öpücüklerim kelebekler gibi hafiftir, okşayışlarım şeffaf bir göl gibidir.
He always tries to fondle me in secret.
Hep gizlice beni okşamaya kalkışır.
So I get tipsy and fondle him.
Böylece ben çakırkeyif olup onu okşarım.
I play tennis I fondle women, but I have weekends off and I am my own boss.
Tenis oynarım kadınları okşarım, ama hafta sonlarım boştur ve kendi kendimin patronuyum.
I was wearing a special perfume called "Fondle Me".
Özel bir parfüm kullanıyordum "Okşa Beni".
"Fondle Me".
"Okşa beni".
Step right up, folks... and see Esmeralda fondle her snakes.
İçeri girin millet... Karşınızda yılan seven Esmeralda.
Step right up and see Calamity Jane... and see Esmeralda fondle her snakes... and Prince Abdul swallow white-hot fire.
İçeri gelin ve Calamity Jane'i görün. Yılanlarını okşayan Esmeralda'yı görün. Cayır cayır alevleri yutan Prens Abdül'ü görün.
And then I - I fondle it so softly, so softly.
Sonra da onu nazikçe okşuyorum çok nazik.
I'll even let you fondle my breasts.
Bu sefer göğüslerimi ellemene izin vereceğim.
That there are some people who like to fondle the dancers'asses backstage and some who like to see the dancers asses under the lights onstage.
Bazı insanlar vardır ki, dansçıların poposunu sahne arkasında okşamayı sever. Ve bazı insanlar da dansçıların poposunu sahne ışıkları altında görmekten hoşlanır.
You will often fondle me, thinking you're fondling [I ] the other! [ / I]
Başkalarına sarılırken bana sarıldığını hayal edeceksin.
You won't even fondle it!
Elini bile sürmeyeceksin.
There's not going to be any more beautiful hair to fondle, huh?
Okşayabileceğin o güzel saç olmayacak yani ha! Ya da burnunla dokunabileceğin bir kulak..
Why don't you go fondle that slut with the runaway tits, if she isn't stuffing her face with pie.
Sen gidip o koca memeli sürtüğü okşa. Tabii börek yemekle meşgul değilse.
I'd fondle you im ways you can't imagine.
Seni öyle okşarım ki hayal bile edemezsin.
Don't fondle it.
Tut şunu! Okşama!
Look who's mocking. All you do around here, Troy... is eat and couch and fondle the remote control.
Tek yaptığın yemek, yatmak ve uzaktan kumanda kullanmak.
Very well, kiss and fondle, play with each other.
Mükemmel. Okşayın.
I'm giving her a pet monkey to kiss and fondle and make the little old man sick with jealousy.
Modele onu öpen ve okşayan bir maymun yaptım, böylece ressam kıskançlıktan hasta olsun diye.
You take all these heavy breathing fun seekers and you stick them in Wyoming and you let them suck, fuck and fondle.
Tüm bu nefes meraklısı eğlence kovalayanları alın Wyoming'e doldurun ve bırakın emsinler, siksinler ve elleşsinler.
Oh, they just make you want to fondle them.
İnsanda okşama isteği uyandırıyor.
Do you mean to sell yourself as objective? Twenty minutes from now you'll fondle Mr. Fish on his favorite futon. We know the scoop on you.
Bundan yirmi dakika sonra Bay Fish ile, en sevdiği Japon yatağının üzerinde oynaşıyor olursunuz.
After they pulled your pants down and seen you was a girl, what'd he do, fondle you any?
Pantalonunu aşağı çekip, kız olduğunu gördüklerinden sonra o ne yaptı? Seni okşadı mı?
And when I was on the second knot,... he started to fondle... my ass under my skirt.
Kıravatı bağlamam az kalmıştı ki eteğimin altından kıçımı okşamaya başladı.
If we fondle, we make love. We might perhaps begin a serious involvement.
Birbirimizi okşarsak, sevişirsek büyük olasılıkla ciddi bir ilişkiye girmiş oluruz.
He wouldn't actually have the nerve to fondle your breasts.
Nasıl olsa göğüslere el atmaya cesaret edemiyordu.
- A French kiss and I get to fondle you.
- Fransız öpücüğü ve elleyeceğim.
We'd fondle each other a little, it went pretty fast.
Birbirimizi biraz okşardık, her şey çok hızlı olurdu.
She began to fondle me a little, and I, well...
Yavaşça okşamaya başladı ve ben...
Demons don't usually fondle.
İblisler genellikle her şeyi ellemezler.
Nothing. What did you think I just said fondle me.
Ruhumu ne... okşa beni?
"Touch me, fondle me, take me."
"Dokunma", "Ruhumu Okşa", "Al Beni"...
They fondle them all day.
Bütün gün sevip okşuyorlar.
My sister lets some guy fondle her all night long, never thinking about me, and I'm the bitch!
Ablam bütün gece beni umursamadan adamın tekiyle sevişiyor ve, ben sürtük oluyorum!
I'm gonna go fondle my sweaters. Come on.
Ben kazağımı becereceğim.
You said you were gonna go fondle your sweaters.
- Kazağını becereceğini söyledin.
I fondle my sweaters, and I often like to smear mud on my ass.
Kazaklarımla sevişirim ve kıçıma sık sık çamur sürerim.
Once in a while I'll fondle the whole woman, you know -
Arada bir kadının tamamını okşarım, bilirsiniz...
Why let Hendrickx fondle your bottom?
Hendrickx'in kalçalarını ellemesine neden izin verdin?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]