English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ F ] / Forms

Forms translate Turkish

3,947 parallel translation
Why do you need to know that for our insurance forms?
Sigorta formu için bunu bilmenize gerek var mı?
Just had to drop off some old forms- - kids that I counseled after school.
Bazı formları bırakmam gerekti -... okuldan sonra yaptığım danışmanlık yaptığım çocuklarla ilgili.
I'm a little bit late but I let Otilia help you to complete the forms.
Geciktim biraz ama Otilia'ya yardım etmesini söylemiştim.
You've got to fill out forms and shit.
Bir ton form falan doldurman gerekiyor.
" Of bodies changed to various forms, I sing :
Bedenler değişik vücutlarda hayat bulurken seslendim :
I guess if he signed the forms...
Sanırım, eğer kâğıtları imzaladıysa...
There's no time to fill out the forms.
Formları dolduracak vakit yok.
Well, coercion takes many forms, my dear, but I can assure you, I'm not here for the boiled peas.
Baskı bir çok farklı şekilde gerçekleşir, tatlım. Haşlanmış bezelyelerin için burada olmadığımdan emin olabilirsin.
I teach Bikram and a mix of other forms, vinyasa flow and such.
Bikram öğretiyorum.. bi kaç formun karışımı
No, I'm gonna go to the loan store today and pick up some forms.
Hayır, kredi çekme kurumundan form alacağım bugün.
Hey, babe, what you need me to sign? Loan forms.
- Hayatım, niye çağırdın beni?
I have forms.
Bazı formlar var.
You said the forms were all in order.
Formların tamam olduğunu söylemiştiniz.
Don't forget to turn in your agricultural declaration forms to a flight attendant.
Uçuş görevlilerimize Tarımsal bildiri formlarınızı teslim etmeyi unutmayınız
He filled out all the forms.
Gerekli formları da doldurdu.
Today we are going to have a look at some forms.
Bugün birkaç forma göz atarız diye düşünmüştüm.
A multitude of forms could better harness the potential of the numerous species of flower.
Şekil çeşitlerindeki çoğalma, daha çok potansiyel çiçeğin hasat edilebilmesini sağlayabilirdi.
I'll help you fill in the forms.
Formları doldurmana yardım ederim.
Jeet, forms
Jeet, formlar.
How quick can you fill out the forms?
Formları ne kadar çabuk doldurabilirsin?
Well, there's so many forms to fill in...
Şey, doldurulması gereken çok fazla formlar...
Your dreams of yourself, the higher forms of yourself is that one day you will be recognised and that your talents and everything else, will suddenly become visible to the world.
Kendi hayalleriniz, en iyi haliniz, bir gün tanınacağınızı bilmek, yetenekleriniz ve her şeyin aniden dünyada görünürlük kazanacağıdır.
Many forms of nonverbal communication exist in nature.
Doğada konuşmadan yapılan türlü iletişim biçimi mevcuttur.
Will this mean war between our two life forms?
Bu iki yaşam formu arasında bir savaş çıkacağı anlamına mı geliyor?
Today we'll finish filling the forms for your new home.
Bugün yeni eviniz için formları doldurmayı bitireceğiz.
Last time I filled out vaccination forms for you,
Senin için en son yazdığım rapor,
I asked for all the forms in the inventory, Gordon, so I could review them on my flight back to Portland.
Senden stoktaki tüm formları istedim, Gordion böylece uçakla Portland'a dönerken onları yeniden gözden geçirebilecektim.
- Ooh, evaluation forms.
- Değerlendirme formu mu?
You're gonna need to fill out some forms.
Bunun için bazı formları doldurmanız gerek.
This more can have two basic forms.
Bu fazla iki temel biçime sahiptir.
Of course, two guys come, they just want forms - to fill in, they do nothing.
Elbette iki adam gelir, yalnızca formları doldurmak isterler hiçbir şey yapmazlar.
Their registration forms list I.D.'s for our vics.
Kurbanların kimlikleri için başvuru formları.
So you're gonna have to wait on the consent forms.
İzin formu için beklemeniz gerekecek.
Says she's here to sign consent forms for her mother.
Annesi için onay formları imzalamaya gelmiş.
I oppose all forms of violence.
Şiddetin her türlüsüne karşıyım.
There's no sexual assault, which tells us the dominant is likely impotent or is experimenting with other forms of sexual release.
Cinsel taciz yok, yani baskın kişi ya iktidarsız ya da diğer cinsel tatmin yöntemlerini deniyor.
A guard named Jerry Stonesifer signed some of these release forms.
- Bazı tahliye belgelerindeki imzalarda gardiyanın ismi Jerry Stonesifer var.
That is a very good question Shashi... and we will come to that once we do the class on the various forms of nouns.
Bu çok iyi bir soru Shashi... ve biz bu konuya gelmeden önce ismin halleri konusunu işleyeceğiz
We just need you to fill out some forms at the nurse's station, and then I can prep her for surgery.
Sadece hemşire istasyonunda bazı formları doldurmanız gerek ve... -... sonrasında onu ameliyata hazırlayacağım.
Everyone fill out your feedback forms, and have a lemon square.
Herkes görüş formlarını doldurup, limonlu keklerini kapsın.
I'll gladly have you sign these consent forms.
Bu izin formlarını imzalamanızı isteyeceğim sizden. Sizinle tanışmak zevkti.
The beast will come in many forms.
Şeytan bir sürü farklı şekiller alabilir.
It is remarkable that such miniature, fragile forms of these create the lagest living thing on the earth.
Bu kadar minik ve hassas varlıkların dünya üzerindeki en büyük yaşayan canlıyı meydana getiriyor olmaları hayret verici.
Yet its future depends on fragile young life forms that must survive in the face of these powerful natural forces, and find somewhere safe to settle and grow.
Ancak yine de geleceği bu hassas minik yaratıkların doğanın güçlü elinden kurtulup hayatta kalmalarına ve yerleşip büyüyecek güvenli bir yer bulmalarına bağlıdır.
Dotted across this vast underwater desert are ghostly oases where amazing life forms have taken hold.
Bu engin sualtı çölleri baştan sona inanılmaz yaşam formlarının tutunduğu hayalet vahalardır.
I have the forms you submitted online. Uh...
Elimde online olarak cevap vermiş olmanız gereken birkaç form var.
And when you're done, you need to sign these intake forms.
İşiniz bittiğinde bunu da imzalamanız gerekiyor.
- I'll get more forms in the basement.
- Bodrum katından birkaç tane daha form getireyim.
The forms the parole board uses are set on carbon paper and discarded after each hearing.
Şartlı tahliye formlarında karbon kağıdı kullanılıyor ve duruşmadan sonra atılıyor.
Now, Diana preps the forms, but Peter scans each one and double-checks the count when he's done.
Formları Diana hazırlıyor ama Peter hepsini tek tek inceledikten sonra... -... sayılarını iki kez kontrol ediyor.
Can you replace one of the forms with your fake?
Formlardan birini sahtesi ile değiştirebilir misin?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]