English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ F ] / Fornicating

Fornicating translate Turkish

99 parallel translation
Thought you'd contaminate His Majesty's prison with fornicating pictures, did you?
Majestelerinin cezaevini zina resimleriyle kirletmeyi düşündün, öyle mi? Komutanım?
You mean you conscientiously object to fornicating?
Vicdanlı bir şekilde cinsel ilişkiye karşı mı çıkıyorsunuz?
The bilious bastards who wrote that stuff about individuality... for the Saturday Evening Post... don't know anything more about real battle than they do about fornicating.
Saturday Evening Post'ta bireyselliği yazan, o züppe salakların gerçek savaş hakkında, hiçbir fikirleri yok.
Because she was fornicating with the fellow.
- Çünkü o, herifle zina yapıyordu.
You keep up that fornicating, I'll take you to ruination.
Zinayı sürdürürseniz sizi mahva sürüklerim.
He's got no time for fornicating.
Zinaya zamanı yok.
- You've been fornicating with him!
- Onunla birlikte oluyorsun. - Hayır!
For her confession to fornicating with Rembrandt, we severely punish her.
Rembrandt'la zina suçu işlediğini itiraf ettiği için... #... kendisini ağır cezaya çarptırıyoruz.
Scudder spent Tuesday night... in London... fornicating.
Londra'da geçirdi zina yaparak.
To actually be friends and not merely fornicating at will like dogs in unusual places with people you barely know.
Gerçekten arkadaş olabiliyorlar. Sadece istedikleri zaman çiftleşmekten ziyade. Köpekler gibi.
Otherwise, you're all doomed to hellfire and damnation for fornicating'with the devil's harlot.
Aksi taktirde, cehennem ateşine mahkum olacak ve lanetleneceksiniz şeytanın fahişesiyle zina yaptığınız için.
I'd argue it, but we're fornicating. - What do you say?
Konunun tartışılma vakti geldi ve eğer yargıçla bir ilişkim olmasaydı bunu kendim yapardım.
So how's the fornicating gourmet?
Zina gurmeliği nasıl gidiyor?
Daddy's little girl fornicating right before his very eyes.
Babasının kücük kızı gözleri önünde sevisiyordu.
For three years, no fighting, no fornicating, no drinking or drugs.
Üç yıl boyunca, kavga yok, zina yok, içki yok, uyuşturucu yok.
I mean, Ally, if you want to go around fornicating in car washes, fine!
Gidip oto yıkamalarda zina yapmak istiyorsan, güzel.
Naked, nude pictures. People fornicating, rap lyrics calling for violence and rape.
Çıplak fotoğraflar, zina yapan insanlar, şiddet içerikli rap şarkıları.
Fornicating with some whore of Babylon.
Babylon'dan bir fahişeyle yatıyor.
Who the hell has told you... that virile plenitude can only be reached by fornicating?
Hangi beyinsiz, erkekliğin tüm ihtiyaçlarının fuhuş ile karşılanabileceğini söyledi sana?
We're fornicating like degenerate beasts, but the cockroaches don't know that!
Dejenere pislikler gibi zina yapıyoruz Ama hamamböcekleri bunu bilmiyor.
Two years of watching my husband, my soon-to-be former husband, fornicating with my son's wife.
... yakında eski kocam olacak adamın oğlumun karısıyla zina edişini izledim.
- Are they fornicating?
- Zina mı yapıyorlar?
- It starts out as just one song. But then half of the hospital staff is piercing their genitalia and fornicating in the back of vans.
- Sadece bir şarkıyla başlar ama siz daha ne olduğunun farkına bile varamadan, hastane çalışanları cinsel organlarında piercing takmaya ve bir kamyonetin arkasında zina yapmaya başlarlar.
It's a no-smoking, no drinking, no fornicating, no point of living at all house.
Bu ev sigara içilmeyen, içki içilmeyen, zina yapılmayan, yaşamanın anlamı olmayan bir ev.
It's like fornicating with God.
Tanrı'yla sevişmek gibi.
I ain't serial fornicating, trying to float my liver, drinking myself silly because I can't stand what a piece of shit I am!
Zina yapmıyorum, kendime tahammül edemediğim için içkiye dadanıp ciğerimi çürütmüyorum!
You fornicating, evil, little...
Zinacılar!
I've been fornicating for the last 2 hours and before that I've been doing shit.
Son iki saattir, zina yapıyordum ve bundan öncesi de bok gibiydi.
The slut's practically fornicating with him!
Bu kaltak onunla resmen kırıştırıyor!
And now, a fornicating wench running off upon being surprised.
Ve şimdi, kahpe hizmetçi kız, şaşırmış, kaçıyor.
We were just looking at naked pictures... of your client fornicating in her swimming pool.
Müvekkilinin çıplak fotoğraflarına bakıyorduk. Havuzda zina yaparken çekilmiş.
Gods fornicating with mortals... the endless incest.
Ölümlülerle zina yapan tanrılar... sonsuz ensest ilişkiler.
It's just old folks fornicating.
Sadece yaşlı insanların zina yapmaları.
Fornicating?
Yatmışlar mı?
Charlie, I have a busy schedule. And I'd rather not tell people I have no energy because I was off fornicating all night.
Charlie, Yoğun bir programım var... ve insanlara bütün gece çiftleştiğim için enerjim olmadığımı söyleyemem.
Fornicating dog on the devil's bed.
İblisin döşeğinde oynaşan itler sizi!
And you want to know why? Because their father was a fornicating cheat who kept a harlot for years, and now they're furious.
Çünkü babaları yıllarca beni aldatan biriydi.
"No swearing. No expectorating. No fornicating."
Küfür etmek yok, balgam çıkarmak yok zina yapmak yok.
Watch me fornicating.
Sallayışımı izle...
The fantastic fornicating four.
Fantastik dörtlü.
So you want me to pay you to film your one-eyed friend fornicating with a dead sheep.
Yani bu tek gözlü arkadaşını ölü bir koyunla ilişkiye girerken çekmem için para istiyorsunuz.
Did you do any fornicating?
Zinada bulundun mu?
Because that was my bed that you were fornicating on, And that was my friend with which you were fornicating.
Çünkü çarpıştığınız yer benim yatağım, ve beraber olduğun herif de benim arkadaşım.
No drinking, no fornicating, and no partying, period.
Alkol yok, zina yok, parti yok, nokta!
Nevertheless, Renaldo and I are fornicating like two sex-starved teenagers.
Tam tersine, Renaldo'yla ikimiz sekse aç iki ergen gibi sevişiyoruz.
We here at Mattress Land believe... that mattresses aren't just for sleeping and fornicating anymore.
Yatak Dünyası'nda, yatakların artık sadece uyumak ve üremek için olmadığına inanıyoruz.
Okay. I am the tramp that William was fornicating with.
Pekala.William'ın şu yattığı sarışın benim.
I am even less proud of letting my libido blind me to the fact That I have been fornicating with a morally bankrupt weasel.
Libidomun, ahlak fakiri bir çakalla zina yapacak kadar gözümü karartmasından daha da az gurur duyuyorum.
And fornicating.
Ve zina yapıyordum.
Now, they ruined our nation... drugs, fornicating, a grown man singing about his feelings.
Neyse, ülkemizi, uyuşturucu, zinâ bir erkeğin duyguları hakkında şarkı söylemesi ile mahvettiler.
A bunch of booze-drenched hill people... just sitting around in their underwear and-and chasing rats... and fornicating in the stairwell.
İçkiden kafası güzel iç çamaşırıyla oturan biri fare kovalayan biri ve merdivenlerde sevişen biri.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]