Fosse translate Turkish
88 parallel translation
Choreography... by Bob Fosse.
Koreografi... Bob Fosse.
In spite of bold attempts by such choreographer-directors... as Gene Kelly, Stanley Donen and Bob Fosse to open up new territories, the musical ceased to exist as a film genre.
Gene Kelly, Stanley Donen ve Bob Fosse gibi koreograf yönetmenlerin yeni alanlar açmaya yönelik yoğun çabalarına rağmen müzikallerin film türü olarak varlığı son buldu.
Recently the most exciting effort was probably Bob Fosse's self-portrait, All ThatJazz.
Yakın zamanlardaki en ilginç denemelerden biri de Bob Fosse'nin otoportresi olan "All That Jazz" dir. Gösteri zamanı millet.
You do Fosse, Fosse, Fosse!
Şöyle : Fosse, Fosse, Fosse!
When I lived here, it was Bob Fosse!
Ben yaşarken, Bob Fosse gibiydi!
... the Fosse Dyke in Lincoln.
Lincoln'deki Fossdyke.
Bob Fosse is dead.
Bob Fosse öldü.
We just got a tip that a doll was found near Fosse's house!
Cartman! Aldığımız bir duyuma göre bebek Foss'un evinin yakınında bulunmuş!
I got you, Fosse!
Bang bang bang! Seni hakladım, Fosse!
And strike a Fosse.
Doğru ayakta bitiyor ve Fosse gibi ilerliyor.
Bob Fosse referred to me as a collaborator... on his movies and I don't think there can be a greater compliment for an editor... to be called a collaborator, to really... have that function.
Bob Fosse beni filmlerinde ortağım diye tanımlardı.. ve bir kurgucu için bundan daha iyi bir iltifat düşünemiyorum.. gerçekten de onlar..
Bob Fosse's life story.
Bob Fosse'un hayat hikâyesi.
And every step-ball change would make Bob Fosse rise from the grave just so he could have a heart attack again!
Ve her oyuncu değişikliği Bob Fosse'yi mezarından kaldırıp yeniden kalp krizi geçirmesine sebep olabilir!
There's a ravelin below this fosse.
- Bu hendeğin altında bir "tabya" var.
Bob Fosse?
Bob Fosse?
I don't wanna damn Fosse's money.
Foss'un parasını istemiyorum.
But let me warn you that I am a protégé of Fosse and Robbins!
- Tamam. Ama bak sakın uyarmadı deme, benim ustam Fosse ve Robbins di!
FBI Special Agent in Charge Fossa speaking.
FBI, ben Özel Ajan Fosse.
But let me warn you that I am a protégé of Fosse and Robbins!
Ama sonra uyarmadı deme, ben dans konusunda Michael Jackson'ı bile geçerim.
He's doing some kind of yoga Fosse thing.
Bir tür yoga falan yapıyor.
- You are Bob fucking Fosse.
- Sen mükemmel bir herifsin.
Bob Fosse was a great director.
Bob Fosse, harika bir yönetmen.
Negatory, Martin and Fosse, two minutes out.
Olumsuz, Martin ve Fosse iki dakika mesafede.
Martin and Fosse are probably on Studio B talking to Shepard Smith right now.
Martin ve Fosse muhtemelen B Stüdyosunda Shepard Smith ile konuşuyordur.
Martin and Fosse, super cops, in three, two...
Martin ve Fosse, süper polisler. Üç, iki...
This is Martin and Fosse, en route.
Martin ve Fosse, yoldayız.
Roger Wesley was linked to the Beaman murder by security cam footage which Marlin and Posse hadn't checked.
Roger Wesley'in, Beaman'ı öldürdüğü Martin ve Fosse'nin kontrol etmediği güvenlik görüntüleriyle kanıtlandı.
- Where's Fosse Way?
- Hendek yolu nerede?
"Then Pete Rose plowed into his friend Ray Fosse..." "... dislocating Fosse's shoulder in a meaningless game. "
"Sonra Pete Rose, arkadaşı Ray Fosse'ye saldırdı ve anlamsız bir oyun için kolunun çıkmasına neden oldu."
We've got a car show at the Long Beach Event Center near the airport, a Bob Fosse tribute at the Performing Arts Center, and a food and wine festival at the Grand Belmont Hotel.
Hava alanı yakınındaki Long Beach etkinlik merkezinde araba şovu Sahne Sanatları merkezinde Bob Fosse'ı anma gösterisi Grant Belmont Otelde de yemek ve şarap festivali.
I guess bob fosse didn't want to spook me.
Herhalde Bob Fosse * beni korkutmak istemedi.
Do you think Bob Fosse ever took a day off, huh?
Sence Bob Fosse hiç ara vermiş midir?
Aah! fosse fists.
Döner yumruklar.
What the hell is a fosse fist?
Döner yumruklar da ne demek?
Fosse fists.
Dönen yumruklar.
Cabaret's director, Bob Fosse, was old Hollywood, born of musical theatre parents and steeped in Broadway.
Yönetmen Bob Fosse, eski Hollywood'çudur. Müzikal oyunlara çıkan anne ve babası nedeniyle, Broadway'de doğmuştur.
Fosse, and Fosse,
Fosse ve Fosse.
- and Fosse. - Interesting.
İlginç.
Some of my friends after seeing the film, - Bob Fosse's'Cabaret'- thought that after they heard this song - they finally understood what at it's deepest - as to its emotional impact, what fascism is.
Bazı arkadaşlarım filmi gördükten sonra, bu şarkıyı duymaları ile birlikte nihayet faşizmin ve ona, en derininde duygusal etkisini verenin ne olduğunu anladıklarını düşünmüşler.
Last week, Eddie and Odette performed a Bob-Fosse-inspired number for the elimination dance-off.
Geçen hafta, Eddie ve Odette, Bod-fosse'den esinlenen dans yarışmasında performans gösterdiler. Oyladık ve Eddie'yi evine yolladık.
And the reason why I'm dressed all Bob Fosse-chic is because I wanted to show you that I do have what it takes to be sexy.
Bob Fosse gibi giyinmiş olmamın tek nedeni seksi olmak için gerekenin bende olduğunu size göstermektir.
Gwen Verdon would've bailed if fosse quit.
Fosse bıraksa, Gwen Verdon da bırakırdı.
Would Amelia Earhart or dian fosse or Joan of Arc?
Amelia Earhart yada Dian Fosse yoksa Joan of Arc mı? *
The first one was Bob Fosse.
- İlki Bob Fosse'du.
The car's license plate was registered to Archibald Fosse.
Arabanın plakası Archibald Fosse üzerine kayıtlı.
Uniforms intercepted him on his way up to pay Mr. Fosse a visit.
Memurlar Bay Fosse'yi ziyaret etmeye giderken yolunu kesmişler,
If Diego had an appointment, Fosse's probably in there.
Diego'nun bir randevusu varsa, Fosse herhalde oradadır,
See if he can get through to Fosse.
Bakalım Fosse'ye ulaşabilmiş mi,
The gig is up, Fosse!
Bu kadar yeter Fosse!
- Fosse, jazz hands. - God, I'm jealous.
- Fosse, jaz elleri.
Oh, listen.
Fosse oldun demek şimdi?