English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ F ] / Freefall

Freefall translate Turkish

77 parallel translation
LaVerne Shumann executing her daring, death-defying freefall.
LaVerne Shumann ; tehlikeli, ölüme meydan okuyan serbest düşüşünü yapıyor.
- Freefall.
- Serbest düşüş.
What a beautiful freefall.
Muhteşem bir serbest atlayış.
Meanwhile the dollar continued its freefall against the yen and the mark.
Bu arada dolar,.. ... Alman markı ve yen karşısında düşmeye devam ediyor.
Oh, look, Big'Uns freefall.
Bakın, Büyük Ayvalar Serbest Düşme Oyunu.
Our freefall is usually around 60 seconds, and the normal altitude we jump from is 12,500 feet.
Serbest düşüşümüz 60 saniye kadar sürüyor. Atladığımız yükseklik 25.000 feet.
His restaurants are failing, his nightclub's in freefall.
Restoranları iş yapmıyor. Gece kulüpleri batmak üzere.
The 16,000 foot freefall to the bottom will take three hours.
Tabana doğru 16.000 foot'luk serbest dalış, 3 saat sürmüştü.
In a matter of days, the Tsar's regime was spinning into freefall.
Birkaç gün içinde Çar'ın idaresi hızla düşüşe geçti.
The man going off of a very high cliff in his airplane with the wings flapping and the guys flapping the wings and the wind is in his face and this poor fool think she's flying but in fact he's in freefall
Çok yüksek bir uçurumdan uçağı ile atlayan kanatlarını çırpan ve kanatları çırpan adamlar ve rüzgar yüzlerine vurmakta ve bu zavallı aptal uçtuğunu sanırken ama aslında serbest düşmededir [ Ray Anderson
Well, Victor... the bank would like to congratulate you... on the fastest freefall since the Depression.
Evet Victor. Banka seni kutlamak istiyor. Büyük Kriz'den bu yana en hızlı düşüş.
Either we just gonna lay down some freestyle freefall, or we gonna lay down a track.
Ya başı sonu olmayan, doğaçlamalar kaydedeceğiz... ya da bir şarkı kaydedeceğiz.
the world is in a total freefall.
Dünya tam bir düşüşte.
- Freefall
İyi Seyirler!
Galileio's Law of Falling Bodies calculates the time in which an object will travel a certain distance in complete freefall.
Galile'nin "Cisimlerin Serbest Düşmesi" yasası, tamamen serbest düşüşte, bir nesnenin almış olduğu belirli bir mesafe için geçen "zamanı" hesaplamamızı sağlar.
The Twin Towers came down in nearly freefall speed.
İkiz Kuleler, hemen hemen, serbest düşüş hızıyla yere çöktü.
We trained to freefall at 15 to 20 feet.
5-6 metreden serbest düşüşe alışkınız.
Are you nuts? No, no, no, that store awning should slow our freefall velocity by at least 47 %.
- Bu dükkanın tentesi bizim düşme hızımızı en az ½ 47 azaltacak.
I mean, I survived a 12,000-foot freefall, and this is gonna be my only scar? It goes away.
Yani, 4000 metreden düşüp sağ kaldım, ve bu benim tek yara izim mi olacak?
Precipitous? That's a freefall, gentleman.
Bu, serbest düşüş beyler.
His jump remains the longest freefall in history.
Bu atlayışı hala tarihteki en uzun serbest düşüştür.
And foreign entities get the impression That the dollar is in a freefall, Kholstomer could have devastating consequences
Banka hesap numarası... ve havale kodu.
That at 36, my fertility is going into a freefall and that I may have to use the eggs of some attractive ivy League student who wants to get ahead on paying off their student loans.
36 yaşımdayım ve doğurganlık oranım hızla düşmeye başlıyor. Ve belki de güzel ve zeki bir üniversite öğrencisinin okul harcını ödemek için bağışlayacağı yumurtasını kullanacağım.
It was a freefall.
Tepetaklak yuvarlanıyordum.
The stocks of Fannie Mae and Freddie Mac were in freefall this morning...
Reporter # 2 : Fannie Mae and Freddie Mac hisseleri bu sabah adeta bir serbest düşüş gördüler.
OK, so we let her make an early profit, we relax, find a company in freefall, and hit her with the sting.
Tamam, Öyleyse erken bir kar elde etmesini sağlar rahatlarız serbest düşüşe geçmiş bir şirket buluruz, ve ona iğneyi saplarız.
OK, same as yesterday, and then after an hour, I'll find a company in freefall and buy heavy.
Tamam, aynen dünkü gibi ve bir saat sonra, serbest düşüşte bir şirket bulacağım ve yüklü miktarda alım yapacağım.
Guys, systolic's in freefall.
Sistolik kan basıncı düşüyor.
The general public eventually caught on to the fact that George W. Bush was a deceitful thug and that the economy was in freefall.
Kamuoyu zamanla George W. Bush'un hilekar bir haydut olduğu ve ekonominin çakıldığı gerçeğini gördüler.
- Because the van will be in freefall.
- Kamyonet serbest düşüş yapacak.
I woke up in freefall.
Ben süzülürken uyandım.
When the line finally released, it caused a freefall until the emergency flyweights kicked in.
Yolundan çıkınca da serbest düşme gerçekleşmiş. Ta ki acil durum ağırlıkları etkisini gösterene kadar.
- Okay, b.P.'s in freefall.
- Pekala, kan basıncı düşüyor.
Mine is in a freefall!
Benim bir serbest düşüş var!
It's a West-coast bourgeois all-American freefall.
West Coat'ta burjuvanın Amerikan usulü bir çuvallaması.
Current indicators show the stock market is continuing its freefall.
Şu anda ki göstergeler borsa düşüşe devam ediyor.
Well, Brian Friedkin is a Category 1, the economy is going into a freefall and one man died.
Brian Friedkin Kategori 1 oldu. Ekonomi serbest düşüşe geçti ve bir adam öldü.
You're already in a freefall.
Düşmeye başladın bile.
Your hormones are in freefall.
Hormonlarınız çıldırmış durumda.
Double-digit inflation, economic freefall, oil spills, war in Afghanistan.
Çift haneli enflasyon, ekonomik düşüş, petrol kirliliği, Afganistan'da savaş.
Dale lags behind,'cause he just has to ride the Freefall at the last minute.
Dale arkada kaldı, Çünkü o son dakikada Freefall'a binmişti.
And I say, "You know, it'd be pretty funny if you pissed your pants riding Freefall, and then spilled Dr. Pepper all over yourself to try, cover it up."
Ve şöyle dedim, "Biliyorsun, Eğer Freefall a bindiğinge pantalonuna işeseydin, gerçekten komik olabilirdi ve sonra Dr. Pepper'ın üzerine dökülen hepsini Örtbas etmeye çalışsaydın."
Then the plane will steady freefall, and we will be weightless.
Sonra uçak serbest düşüşe geçecek. İşte o anda ağırlıksız olacağız.
Joe has come out of retirement to help Felix break his record and become the first person to freefall faster than the speed of sound.
Joe, rekorunu kıran ve ses hızından hızlı serbest düşen ilk insan olması için Felix'e yardım etmek amacıyla emeklilik yaşamını terk etti.
Felix will have to learn how to freefall in a rigid pressure suit.
Felix, bükülemez bir basınç kıyafetinin içinde nasıl serbest düşüleceğini öğrenmek zorunda olacak.
At 18,000 feet, after a four-and-a-half minute freefall,
" 5486 metrede, dört buçuk dakikalık bir düşüşten sonra
The data from his freefall helped develop a parachute escape system used by high-altitude pilots.
Serbest düşüşünden elde edilen veriler, yüksek irtifa pilotları tarafından kullanılan bir paraşütlü kaçış sisteminin geliştirilmesine yardımcı oldu.
This is the most extreme freefall he's ever done.
Bu şimdiye kadar yaptığı en aşırı atlayış.
I climbed out and then I was in freefall looking for Felix.
Yukarı çıktım ve sonra düşerken Felix'i arıyordum.
Three minutes'freefall.
Düşüşün üçüncü dakikası.
Three minutes'freefall.
düşüşün üçüncü dakikası.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]