English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ F ] / Frump

Frump translate Turkish

38 parallel translation
Seems a frump in Paris.
Paris'e göre rüküş kaçıyor.
His family may be as old as the Coliseum, but when I saw his mother... my dear, the most awful, old country frump.
Ailesi bir amfiteatr kadar eski olabilir, ama annesini gördüğümde tanrım, rüküş bir taşralının tekiydi.
You'll never be anything but a common frump whose father lived over a store and whose mother took in washing.
Sen babası bakkalda çalışan ve annesi çamaşır yıkayan rüküş birinden başkası olamazsın.
I didn't know who you were, looking like a frump.
Bu kılıkta görünce sizi tanıyamadım.
What is she, the usual fat-arsed frump?
Peki kim bu, bildik koca kalçalılardan biri mi?
What is she, the usual fat-arsed frump?
Kim bu, bildik koca kalçalılardan biri mi?
Made up to look like a frump, but it was her.
Kocakarı gibi giyinmişti ama bu kadındı.
- Frump.
- Rüküş.
I don't know who you're calling a frump but I don't appreciate that.
Rüküş diye kime dediğini bilmiyorum ama ben üstüme alınmadım.
Write this down, you toad-faced frump.
Bunu bir yere not et seni kurbağa suratlı rüküş kadın.
Get off my property, American frump, before I call the police.
Polis çağırmadan evimden git Amerikalı kokana.
- Frump without a life.
Sen hayatı olmayan bir kokanasın.
You'll be Grace Beasley again "frump without a life."
Yine Grace Beasley olacaksın. 'Hayatı olmayan bir kokana'.
I was Frump Girl. I don't remember Frump Girl, but I remember you.
Karşılayan kızı hatırlamıyorum ama seni hatırlıyorum.
... because you'll never be anything but a common frump whose father lived over a grocery store and whose mother took in washing.
... çünkü sen, babası bir manavın üzerinde yaşamış annesi de çamaşır yıkayarak hayatını geçirmiş adi, demode giyinen bir kadından başka bir şey olamayacaksın.
You do so often insist on playing the frump.
Sık sık rüküş olmakta ısrar edersin.
You're a frump, girl.
kızım.
Not a middle-aged frump.
Orta yaşlı bir rüküş değil.
Frump?
Rüküş mü?
What is "frump"?
Ne demek "rüküş"?
House frump chic.
Ev Hali Şıklığı.
For that floppy-looking frump?
O sarkık rüküş karı için mi?
I don't want to lose because you look like a frump.
Sırf sen rüküş bir teyze gibi görünüyorsun diye kaybetmek istemem.
We just frump around at the park.
Biz parktan çıkamıyoruz.
Am I ivanka trump or secretary-frump?
Ivanka Trump'mı, kılıksız sekreter mi?
- No we didn't speak to her, you old frump!
- Konuşma lan, kokoş karı!
- I'm such a frump!
- Kılıksızın tekiyim!
It's easy not to bang your ex if she's got all frump-a-dump.
Çirkinleşmişse eski sevgilinle birlikte olmamak kolay.
No, you has more dreams to catch, my little froggle-frump.
Kovalayacak başka düşlerin var. Buralardan çok çok uzaklarda.
Well, what we see with Marcia Clark is frump incarnate.
- Marcia Clark demode giyinen yaşlı bir kadın gibi.
At least I don't have to spend an eternity as a pear-shaped frump.
En azından sonsuzluğu rüküş bir kadın olarak geçirmeyeceğim.
You hitched a beauty like Kaveri... and sticking me up with a frump aunt like Saraswati.
Sen güzeller güzeli Kaveri ile evleneceksin diye ben pasaklı, teyze kılıklı Saraswati'yle mi olacağım?
You think I'll apologies to this frump.
Bu teyze kılıklıdan özür mü dileyeceğim?
No one wants to marry this ugly frump.
Kimse benim gibi bir çirkin bir pasaklıyla evlenmek istemez.
Ugly frump!
Çirkin pasaklı!
No one will ever call you an ugly frump again.
Bir daha kimse sana çirkin pasaklı demiycek.
An old frump came by, carrying a little boy in her arms.
Kollarında küçük bir erkek çocuğu taşıyordu.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]