Funkytown translate Turkish
34 parallel translation
I haven't felt this way since "Funkytown."
"Funkytown." `tan beri böyle hissetmemiştim.
That's the melody to Funkytown.
Evet, bu Funkytown'ın melodisi.
Won't you take me down to Funkytown
? Beni Funkytown'a götürmeyecek misin?
- To Funkytown.
Funkytown'a.
Was the Funkytown thing too quippy,'cause I thought you liked that about me, but
Funkytown olayı çok mu nükteliydi? Beni onun için sevdiğini sanıyordum ama eğer...
No, the Funkytown thing was fine. I just -
Hayır, Funkytown olayı iyiydi.
Farmer Brown is bedding down Let's turn this barn into funky town
Yattı yatağına Çiftçi Brown Olsun artık bu ambar bir Funkytown.
All you superfly guys, and you foxy ladies, it gives me great pleasure to introduce a living legend, a star for the ages, the King of Funkytown.
Havalı beyler, seksi hanımlar, yaşayan bir efsaneyi, eskimeyen bir yıldızı Funkytown'ın kralını sunmak bana büyük bir keyif veriyor.
Dude, it's heading down to Funkytown.
Dostum, acayip yerlere doğru ilerliyor.
Do you guys know "Funkytown"?
"Funkytown" ı çalabilir misiniz?
# Funkytown #
"Funky Town" a çevirmenizi istiyorum.
Oh guys! I, uh... I forgot who sang "funkytown."
"Eğlenceli Şehir" şarkısını kimin söylediğini unuttum.
"Funkytown" is by lips incorporated.
"Eğlenceli Şehir" anonim bir ıslıktı.
Funkytown.
Funkytown.
What is Funkytown?
Funkytown ne?
You're calling sex "Funkytown."
Sekse "Funkytown" mu diyorsunuz?
- Then what is Funkytown?
- Funkytown ne o zaman?
Once in a while, we have dry spells, and we rely on going to Funkytown, and you will to, my friend.
Arada bir, kurak bir dönem geçiriyoruz, ve Funkytown'a gitmeye güveniyoruz, sen de öyle olacaksın, arkadaşım.
Is thatFunkytown?
Bu Funkytown mı?
♪ Won't you take me to Funkytown?
♪ Won't you take me to Funkytown?
They call it "Funkytown."
"Funkytown" diyorlar.
Ooh, now that is Funkytown.
- Ooh, şimdi Funkytown oldu bu işte.
We can still go to Funkytown.
Hala Funkytown'a gidebiliriz.
- Like Funkytown?
- Funkytown gibi mi?
Except... yeah, I will do Funkytown, but I'm not gonna do that one thing that you like to do,'cause it hurts.
Şey dışında... evet, Funkytown yapacağız fakat senin istediğinden değil çünkü acıtıyor.
Funkytown?
Funkytown?
I'm ready to go to funkytown.
Funkytown için hazırım.
You're heading on down to funkytown.
Funkytown'a gidiyorsunuz demek.
Could you please not say "funkytown"?
"Funkytown" demesen şuna lütfen?
Won't you take me to Funkytown... - I'll see you tomorrow at the meeting.
- Will, yarın toplantıda görüşürüz.
Won't you take me to Funkytown... You see the guy singing "Funkytown" over there?
Şu "Funkytown" ı söyleyen adamı görüyor musun?
Funkytown... - He's way out there.
- Kendini epeyce kaptırmış.