English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ G ] / Gainst

Gainst translate Turkish

40 parallel translation
Some say that ever'gainst that season comes wherein our Saviour's birth is celebrated, the bird of dawning singeth all night long.
Kimi de der ki, İsa'nın doğduğu mübarek gün yaklaşınca, bütün gece ötermiş bu sabah kuşu.
Or that the Everlasting had not fixed His canon'gainst self-slaughter.
Ya da Tanrı yasak etmemiş olsa, kendi kendini öldürmesini insanın.
It is almost'gainst my conscience.
Vicdanım razı olmayacak neredeyse.
I will to Venice to buy apparel'gainst the wedding day.
Ben Venedik'e gidiyorum Düğünümüz için hazırlık gerek.
Gainst fire and flood and foe We'll serve her still through good and ill
Ateşe, sele ve düşmana karşı hizmet edeceğiz ona hastalıkta ve sağlıkta.
"or that the everlasting Had not fixed his canon'gainst self slaughter..."
Ya da ebedi olan ayarlamamıştır Topunu kendini imhaya karşı!
'Gainst death and all-oblivious enmity shall you pace forth.
Ama ne o yalazı tez alevler, ne Mars'ın kılıcı dokunabilecek Senin anılarının yaşayan kayıtlarına. Ölüme ve anılarla savaşını sürdüren unutkanlığa karşı
"... his canon'gainst self-slaughter! "
"... kendini katletmeye karşı onun topunu! "
Some say that ever'gainst that season comes wherein our savior's birth is celebrated the bird of dawning singeth all night long.
Kimi de der ki İsa'nın doğduğu mübarek gün yaklaşınca bütün gece ötermiş bu sabah kuşu.
O that this too too solid flesh would melt thaw and resolve itself into a dew or that the Everlasting had not fixed his canon'gainst self-slaughter.
Ah bu katı, kaskatı beden bir dağılsa eriyip gitse bir çiy tanesinde sabahın! Ya da Tanrı yasak etmemiş olsa kendi kendini öldürmesini insanın.
Upon our first, he sent out to suppress his nephew's levies which to him appeared to be a preparation'gainst the Polack.
Daha ilk görüşmemizde dağıttırdı hemen yeğeninin topladığı askerleri. Polonyalılara karşı sanıyormuş bu hazırlığı.
Whereon Old Norway, overcome with joy gives him 3000 crowns in annual fee and his commission to employ those soldiers so levied as before,'gainst the Polack with an entreaty herein further shown that it might please you to give quiet pass through your dominions for his enterprise on such regards of safety and allowance as therein are set down.
Buna öyle sevindi ki yaşlı Norveç kralı yılda üç bin altın bağlayıp yeğenine Polonya'ya karşı kullanılmasını istedi... size karşı toplanmış askerlerin. Şu getirdiğimiz mektuplar da bu sefer sırasında güvenlik içinde toprağınızdan geçirtmek istiyor ordularını. Bütün istekleri yazılı şu kağıtta.
Who this had seen, with tongue in venom steeped'gainst Fortune's state would treason have pronounced.
Kim görür de bunu, acı acı lanet etmezdi feleğin kalleşliğine?
But fettle your fine joints'gainst Thursday next!
Çekidüzen ver kendine bu Perşembe'ye kadar!
Push your fingera gainst these words so the letters can't run away!
Parmağını şu sözcüklerin karşısına koy ki harfler senden kaçamasınlar.
So... now cut them down, for I shall play the cook and see them ready'gainst their mother comes.
İndirin onları. Ben yemeği hazırlayayım. Anneleri geldiğinde tatlılar ve tuzlular hazır olsun.
You need more than luck'gainst a phantom.
Bir hayalete karşı şanstan fazlasına ihtiyacın vardır.
"And nothing'gainst Time's scythe can make defense."
Kimse karşı koyamaz zamanın tırpanına "
And nothing'gainst time's scythe can make defense.
Kimse karşı koyamaz zamanın tırpanına.
If e'er my will did trespass'gainst his love, Either in discourse of thought or actual deed ;
Hiç ihanet ettimse aşkına düşüncede, ya da davranışta ;
It is enacted in the laws of Venice, if it be proved against an alien that by direct or indirect attempts he seek the life of any citizen, the party'gainst which he does contrive shall seize one half of his goods.
Venedik yasasında açıkça belirtilmiştir ki eğer bir yabancı, isteyerek veya istemeyerek bir Venedik vatandaşının canına kastederse bu eylemi gerçekleştirdiği kişi onun mallarının yarısını alır.
The other half comes to the privy coffer of the state and the offender's life lies in the mercy of the Duke only,'gainst all other voice.
Diğer yarıysa o andan itibaren artık devletin malı olur. Ve davacının hayatı artık Dük'ün merhametine kalmıştır. Son karar onundur.
Let not his deserving and my love as well be valued'gainst your wife's commandment.
Hayatımı kurtarmak için yaptıkları ve dostluğumuz karınızın verdirdiği sözle tartılıp değerlendirilmemelidir.
This geezer mouthed off gainst his dead mum.
Gerzek herif ölmüş annesi hakkında ileri geri konuşmuş.
But anyone mouths off'gainst her, he goes bonkers.
Fakat onun aleyhinde konuşulduğunu duyarsa, deliye dönüyor.
But killing Reilly. ... is a killing against Jesus the Lord who died for us and his will got to be done'gainst the man what done this wrong.
Ama Reilly'yi öldürmen bizim için ölen İsa'ya karşı gelmektir ve emirleri doğrultusunda yanlış yapan adama cezası verilmelidir.
Some say that ever'gainst that season comes wherein our Saviour's birth is celebrated, the bird of dawning singeth all night long and then, they say, no spirit dares stir abroad.
İsa'nın doğum bayramları yaklaşınca Bütün gece ötermiş bu sabah kuşu. Hiçbir ruh çıkamazmış o zaman dışarı, tertemiz olurmuş geceler, tertemiz olurmuş geceler,
Or that the Everlasting had not fix'd his canon'gainst self-slaughter!
Ya da Tanrı yasak etmemiş olsa kendi kendini öldürmesini insanın!
And for a robe, about her lank and all o'er-teemed loins, A blanket, in the alarm of fear caught up. Who this had seen, with tongue in venom steep'd,'gainst Fortune's state would treason have pronounced.
korkudan rastgele bir örtü sarmış, yorulmuş, yıpranmış ana bağrına, evet, kim görür de bunu, acı acı lanet etmezdi feleğin kalleşliğine?
And yet'tis almost'gainst my conscience.
Ama vicdanım razı olmayacak nerdeyse.
So you don't get it twisted, I'm not a gainst making money.
Yanlış anlama, para kazanmaya karşı değilim.
Though with their high wrongs I am struck to th'quick yet with my nobler reason'gainst my fury do I take part
Bana yaptıkları hainlikler içime işledi ama akıl denen o soylu yetiyi kullanarak öfkeme karşı direniyorum.
Mistress minion, you, thank me no thankings, nor, proud me no prouds, but fettle your fine joints'gainst Thursday next, to Saint Peter's Church, or I will drag thee on a hurdle thither.
Bana bak küçük kaltak, Anlamam ben, teşekkürden gururdan filan ; Bu Perşembe Paris'le birlikte, Sen Piyer Kilisesi'ne gitmek için çekidüzen ver kendine.
♪'Gainst my windowpane
♪'Pencereme karşı
- Mom's exhortations rang like Apollo coaching Rocky'gainst a frosted Clubber Lang.
Apollo'nun soğuk nevale Clubber Lang'e karşı Rocky'ye koçluk yapması gibiydi.
Three women comin''gainst the Union army don't mean nothin'.
Üç kadının Amerikan Ordusu'na karşı gelmesi bir anlam ifade etmez.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]