English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ G ] / Gassy

Gassy translate Turkish

132 parallel translation
How you doing? Having a little gassy backup today? [ERIC BURPS]
Kate, bunun, benim küçük kız ve erkek kardeşlerime bakmaktan hiçbir farkı olamaz.
A kind of bloated, gassy... belchy sensation.
Bir tür şişkinlik veren, gaz yapan, geğirmek ihtiyacı uyandıran bir his.
TheJackie Mason- - makes me gassy.
Jackie Mason- - bana gaz yapar.
Notes a sort of chain? 191st 00 : 19 : 22,665 - - 00 : 19 : 23,975 It's gassy.
Akımı hissediyor musun?
Gassy?
Aç mısın?
- Gassy? Is it gas?
Uykun mu var?
Which means, Land of the Big Gassy Possum.
Anlamı da "Büyük Gazlı Porsuğun Toprakları" ymış.
- The horse is gassy.
- At, biraz gazlıydı.
Carlini, all that spicy food. You look a little gassy.
Carlini, o kadar baharatlı yemekten sonra biraz gazın var gibi.
It makes me gassy.
Bende gaz yapıyor.
How does the accretion theory account for the gassy giants that rule the distant regions of the solar system?
Güneş Sistemi'nin uzak yerlerinde hüküm süren gaz dolu devler için büyüme teorisi nasıI işliyor?
We can find no traces of impacts in their gassy atmospheres, but evidence can be seen in their rotation.
Gazlı atmosferlerinde çarpışmaların izlerini bulamıyoruz ama kanıtlar rotasyonlarında görülebiliyor.
Sweaty, hairy, gassy guys.
Terli, kıllı, gazlı erkekler.
Nate was an extremely gassy baby, always crying.
Nate çok gazlı bir bebekti, hep ağlardı.
I'm all gassy, but that's not your fault.
Biraz gazım var, ama senin suçun değil.
- Bit gassy.
- Biraz gazlı.
Non-breathy, non-chewy, non-gassy!
Soluksuz, sakızsız, gazsız!
"Bald and Gassy?"
Geğiren dazlaklar dergisinde mi?
I liked when you called him "Bald and Gassy."
Harikaydı. Ona geğiren dazlak dediğin yeri çok tuttum.
I knew him when he was just gassy.
Sadece geğirdiği zamandan beri onu tanırım.
Fat, gassy, bloaty sex?
Yağlı, şişkin, gazlı bir seks uyar mı?
It's a gassy disease.
Gaz çıkarmama neden olan bir hastalık.
I am so swollen and gassy. I am like a flotation device.
O kadar şişkin ve gazla doluyum ki ; patlama cihazı gibiyim.
- Was an extremely gassy baby.
- Bebekken çok gazı vardı. Biliyoruz.
I get gassy.
Gaz sıkıntısı.
When it grows too fast, it... it gets gassy too.
Hızlı gelişirse eğer, gaz sıkıntısı olur.
Would you say hello to your- - your father's gassy stomach?
O nasıl beraat edecek? Sırf bu konuda bir şey yapmadım diye dava açamayacaklarımı düşünüyorlar.
They look like you, they were rude to Patty and Selma and the horde has been described as very gassy.
Sana benziyorlar, Patty ve Selma'ya kaba davranıyorlar ve çok gazlı oldukları söyleniyor.
I know. I get a little gassy.
Biliyorum, bazen bende de gaz oluyor.
This an unusually gassy family.
Çok gazlı bir aile bu.
If your mom says what a gassy baby you were and how he gets it from you, I'll scream.
Annen bebekken onun gibi gazlı olduğunu, bu özelliğini senden aldığını söylerse bağıracağım.
He was a very gassy baby.
Çok gazlı bir bebekti. Değil mi?
You mean I could have hung out with Max and Albert and Rip Van Gassy?
Yani Max'le, Albert'la ve Rip Van Osuruk'la takılabilir miydim?
Man, I get so gassy after having sex.
Seks yaptıktan sonra gazım geliyor.
Well, Scotch makes me a little gassy. But I'll take a Beano and I'm good to go.
Ama önden biraz gaz önleyici alırsam sorun olmaz.
Your wife left your gassy old ass.
Karın gaz çıkaran kıçını terk edip gitti.
- Sometimes gassy, but I don't care
- Bazen gazlı ama bana ne
- Sometimes gassy, but yo, I don't care
- Bazen gazlı ama bana ne
Oh, I was a little gassy. I lit a match.
Kibrit yaktım.
Well, he got a little gassy, so the nanny took him out to the car.
Şey, biraz gazı vardı da, büyükannesi onu arabaya götürdü.
Is she gassy?
Gazı var mı?
I'm quite gassy.
Çok fena gaz çıkarırım.
And is that your contribution to society, you gassy rib eyes?
Peki bu senin topluma olan katkın mı, seni gazlı şey?
Sweetie, the way the baby's sitting, it's making me really gassy.
Tatlım, bebeğin oturuş şekli. Bende gerçekten gaz yapıyor.
Well, I don't I think of you as more of a gassy dwarf. - I don't think of you as a kid.
Seni bir çoçuk olarak görmüyorum.
"No, I'm Just Bloated And Gassy." Okay, But I Don't Want You Freaking Out.
Tamam ama kızmayacaksın.
Jupiter itself is a very gassy planet.
Jüpiter hayli gazlı bir gezegendir.
The irony is that subduction volcanoes are so highly explosive and destructive because they're so gassy, yet it's the release of the gas that's crucial to the Earth.
İroniye bakın ki, batmayla oluşan volkanlar gazla dolu oldukları için çok patlayıcı ve yıkıcıdır. Ama gezegenimizin selâmeti için gerekli olan da bu gazın serbest bırakılmasıdır.
This is really great for gassy babies.
Bu gazlı bebekler için harikadır.
selfish, deceitful, and gassy.
Hepsi de bencil ve sahtekâr. Ayrıca hepsi de yelleniyor.
None for me. Red wine makes me gassy.
Ben almayım, kırmızı şarap gaz yapıyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]