Get away from the car translate Turkish
102 parallel translation
Get away from the car.
Uzaklaşın diyorum.
Get away from the car!
Arabadan uzaklaş!
Get away from the car, you son of a bitch!
Araçtan uzaklaş seni serseri!
Get away from the car or I'll blow you away!
Arabadan uzaklaş, yoksa vururum!
Get away from the car.
Arabadan uzak dur.
Get away from the car.
Arabanın yanından çekilin.
All right. Now get away from the car.
Şimdi arabadan uzaklaş.
Get away from the car.
Arabadan uzaklaş.
Get away from the car.
Arabaya yaklaşmayın.
Get away from the car!
Arabanın önünden çekil!
Get away from the car!
Arabadan hemen uzaklaşın!
You just get away from the car.
sadece arabadan uzak dur.
Get away from the car.
arabadan uzak dur.
Get away from the car!
Çekil arabamdan!
- Get away from the car!
- Arabadan uzaklaşın!
Just get away from the car.
Arabadan uzaklaş.
Get away from the car.
Arabadan uzaklaşın.
Get away from the car!
Arabadan uzaklaş.
Get away from the car.
Mahony, bir yorum yapacak mısın? Arabadan ızak durun.
Please, get away from the car.
Lütfen, arabadan uzaklaşın.
Get away from the car!
Arabadan uzak dur!
- Mark, Get away from the car.
- Mark, arabadan uzaklaş.
- Get away from the car.
- Arabadan uzak dur.
Get away from the car!
Arabadan uzaklaşın!
Let's get in the car and get away from them.
Arabaya binip onlardan uzaklaşalım.
Let's take the car and get away from it all.
Hadi gidip arabayı alalım ve biraz dolaşalım.
Why don't you get farther away from the car please?
Babalığı neden arabadan uzaklaştırmıyorsun?
I mean, if you wanted to get her car away from the front of the house... why go to all the hassle of taking it down to the station?
Demek istediğim, arabasını evin önünden çekmek istiyorsan onu istasyona götürmek için niye bu kadar uğraşıyorsun ki?
The reserves? Get him away from the car.
Yedek olarak mı
- Get him away from the car! - Just this spot - -
- Onu arabamdan uzaklaştır!
Now, Sam, uh, why don't you get Miz Melny right now, put her in the car and drive away from here?
Sam, neden şimdi, Bayan Melny'yi arabaya götürüp buradan gitmiyorsun?
Hey, get the hell away from my car.
Hey, arabamdan uzak dur be.
- Get the fuck away from my car!
- Arabamdan uzaklaş lan!
When they arrive, get them in the house and away from the car.
Geldiklerinde onları arabadan uzaklaştırıp eve sok.
You hit a tree at that speed, you and the colonel, you're hurled from the car, and both of you get up and walk away?
Bu hızla sen ağaca çaptın sen ve Albay.. Arabadan fırladınız ve ikinize de ayağa kalkıp ve yürüdünüz.
All you got to do is get the mileage from the car and you know how far away the lake is.
Arabanın kilometre saatine bakmıştım. Gölün uzaklığı da belli.
Get away from there! Get out of the car.
Çekilin!
It's knowing that every time you get behind the wheel of a car you're only a tree away from ending the charade your life has become. So don't talk to me about desperate!
Bana sakın umutsuzluktan dem vurma.
There are these crazy rumors that if you get in your car and you actually drive east away from the beach, there's some city and other stuff, but personally I don't believe it.
- Saçma bir söylenti var. Güya arabanla doğuya gidersen başka bir şehre varıyormuşsun. Şahsen ben buna inanmıyorum.
We were driving home from the park after shooting hoops... like we did on every Saturday when I could get away from work... and a car cut us off.
İşten erken çıktığım, her cumartesi günkü gibi çember vurma oyunundan sonra, eve dönerken bir araç önümüzü kesti.
Just get the fuck away from the car!
Arabadan uzak dur!
Well, I'm off to the buffet car to get away from ye dull yokes.
Ben şu yemek çekçekine kaçtım. Siz odunlardan uzak durayım da.
- Get the fuck away from my car!
Benim, Harold.
Get the fuck away from my car.
Arabamdan uzaklaş.
Let's get him away from the car.
Arabadan uzak tutun.
Get the fuck away from the car!
Arabadan uzaklaşsana!
Get in the car, take the family, and get as far away from London as you can.
Herkesi topla, arabaya bin ve Londra'dan uzaklaşabildiğin kadar uzaklaş.
He was so desperate to get away from that prison, he got in the first car that would pick up a man with no pants.
Hapishaneden kaçmak için o kadar gözü dönmüş ki, pantolonsuz bir adamı almayı kabul edecek ilk araca atlamış.
Get the fuck away from my car!
Uzak dur arabamdan!
At the garage, both Joakim and Bjarne were eager to get me away from the car.
Joakim ve Bjarne, garajdayken beni arabadan uzak tutmak için ellerinden geleni yaptılar.
Let's just get in the car, get Jackson's medicine and get as far away from here as we can.
Arabaya atlayıp, Jackson'ın ilacını alalım ve buradan bir an önce uzaklaşalım.