Get that out of my face translate Turkish
217 parallel translation
Get that out of my face.
Çek şunu yüzümden.
LATONYA : Get that out of my face, please.
- Çek şunu yüzümden lütfen.
- Oh, Abby. Would you get that out of my face?
Abby, şunu önümden çeker misin?
Get that out of my face.
Şunu yüzümden çek!
- Mike, get that out of my face, please.
- Mike, lütfen çek şunu suratımdan.
Get that out of my face, asshole!
Çek şunu suratımdan, pislik!
- Get that out of my face!
- Çek şunu gözümün önünden!
Would you please get that out of my face?
Lütfen şunu suratımdan çeker misin?
Get that out of my face. CUDDY :
Şu yüzümden çek.
Get that light out of my face.
Çekin şu ışığı gözümün içinden.
Will you get that goddamn thing out of my face?
Bu lanet olası şeyi suratımdan çeker misin?
'but I couldn't get that kid's face out of my mind.
'Ama o çocuğun yüzünü aklımdan çıkaramıyordum.
Get that felgercarb out of my face.
Cassie şu şeyi suratımdan çek.
Sergeant, you get that contraband stogie out of my face before I shove it so far up your ass, you'll have to set fire to your nose to light it.
Çavuş, o kaçak puroyu gözümün önünden çek. Yoksa onu alır, kıçına öyle bir sokarım ki yakmak için burnuna çakmak tutarsın.
It... Get that thing out of my face!
Şu şeyi suratımdan çeksene?
Get that stinkin'shit out of my face.
Şu kokuşmuş pisliği çek suratımdan.
Get that stupid thing out of my face!
Çek şu aptal şeyi suratımdan!
- Get that weenie out of my face!
- Çek şu sosisi yüzümden!
- Get that gun out of my face.
- Şu silahı yüzümden çek.
Now you get on out of my face before I pick you up and toss you out of that window.
Şimdi yıkıl karşımdan yoksa seni kaldırıp pencereden dışarı atarım.
Either pull the trigger, or get that fucking thing out of my face.
Ya tetiği çek ya da şu boku suratımdan kaldır.
Get that camera out of my face.
Çek şu kamerayı suratımdan.
- Get that mike out of my face!
Çek şu mikrofonu yüzümden!
Yeah, it's just that I can't get her face out of my mind, you know.
Evet, sadece yüzünü aklımdan çıkaramıyorum, bilirsin.
Get that weapon out of my face before I feed it to you.
Onu sana yedirmeden önce o silahı suratımdan çek.
Get that fucking torch out of my face and put that cigarette out.
Şu mına koduğum fenerini yüzümden çek ve şu sigarayı söndür.
Get this fuckin'shit... - out of my face. - You should've written to that magazine.
- Bir hapishane dergisi almalıydın Rudy.
Get that camera out of my face.
Yüzüme şu kamerayı alın.
Get that gun out of my face.
Şu silahı yüzüme doğrultma artık.
Get that camera out of my face!
Çek şu kamerayı yüzümden!
Gio, you wanna get that thing out of my boy's face?
Gio, o şeyi adamımın yüzünden çekmek ister misin?
Get that thing out of my face.
Çek şunu gözümün önünden!
Hey, get that camera out of my face now!
Hey o kamerayı benden uzak tut.
Get that thing out of my face.
O şeyi çek yüzümden bakayım.
- Get that flashlight out of my face!
- Çek şu ışığı suratımdan!
Get out of my face with that camera!
Evlerindeki insanlara birşeyler söyle bebğim.
That felt good, to wash my hair and to wash my face, to have a shave, to... get the... get the remnants, the mountain out of my system.
Traş olup, saçımı ve yüzümü yıkadıkça kendimi daha iyi hissediyordum ve Uzaklaşıyordum, Dağda olanların kalıntılarından arınıyordum.
That's all, so get the camera out of my face.
Hepsi bu, kamerayı yüzümden çek.
John, you better get that fucking camera out of my face.
John, şu lanet kamerayı suratımdan uzaklaştırsan iyi olur.
You get that gun out of my face right now.
Ambar ağzını açarsan hepimiz ölürüz. O silahı hemen indir.
Get that gun out of my face or I'll smack ya.
Şu silahı suratımdan çek yoksa tokadı yersin.
Get that gun out of my face now.
Şimdi, silahları suratımdan çekin.
Get that camera out of my face.
Çek şu kamerayı yüzümden.
Would you get that stuff out of my face, please?
Şunu yüzüme tutmayı keser misin, lütfen?
You're gonna die, you mother - Man, get that goddamn thing out of my face!
Bir subay ve centilmen olarak, onurlu davranmak adına yaralı askerimizi en kısa sürede hastaneye ulaştırmamız gerektiğini düşünmeden önce herkesin de bildiği üzere, öncelikli görevimiz bu saldırının tekrar olmaması için tedbirler almaktır diye düşünüyorum.
I'm a cop, so get that light out of my face and get out of here.
Ben polisim, çek şu ışığı yüzümden ve siktir git!
Will you get that thing out of my face!
Şunu gözümün önünden çeker misin?
- Taylor, what's wrong? - No, get that thing out of my face.
Taylor, sorun nedir?
Get that shit out of my face!
Çek şu lanet şeyi önümden!
So if that is not you and you're not really gonna help me, and we're not really gonna screw then why don't you get the fuck out of my face and let me do my work?
Bu sen olmayacaksan ve bana yardım etmeyeceksen, bu işe bulaşmayacaksak neden karşımdan çekilip işimi yapmama izin vermiyorsun?
You know something. Get that fucking gun out of my face.
- Çek şu silahı suratımdan.