English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ G ] / Gizzards

Gizzards translate Turkish

49 parallel translation
I didn't even know that jerk was the blabbermouth I've been searching for. I went out to eat chicken gizzards, and even lamb hearts with him?
O herifin boşboğaz olduğundan habersiz onunla kalp ızgarası, domuz ayağı bile yedim!
As soon as it's daylight, they'll blast the gizzards out of her.
Gün ağarır ağarmaz, onu delik deşik ederler.
I'll shoot their gizzards out.
Bağırsaklarını dışarı dökerim.
Tails of lizards, ears of swine, chicken gizzards soaked in brine, now thine eyes and mine entwine, thy will is broken, thou are mine!
Kertenkele kuyrukları, domuz kulakları, salamura edilmiş tavuk taşlıkları, şimdi senin gözlerinle benimkiler birbirine dolanacak, seninkiler bozulacak, sen benimsin!
Thrushes, fatted hens, bird gizzards!
Ardıçkuşları, dolgun tavuklar, katı kuşlar! Sosis ipleri...
If these bars weren't between us, you'd be swimming in your own gizzards.
Aramızda şu parmaklıklar olmasaydı kendi lağımında yüzüyor olurdun.
Slit their gizzards!
Yarın şunların karınlarını!
I'll slit their gizzards.
Midelerini yaracağım.
Fragging gizzards.
Cehennemin midesi.
I ´ m going to rip out your gizzards.
- Mideni sökeceğim. - Biliyorum.
Hey, if you have any chicken gizzards, you just fry'em in some sheep lard. Send'em my way.
Hey, eğer hiç tavuk taşlığınız varsa, sadece biraz koyun yağında onları kızartın... benim yolumla yollayın.
And so we can't ask them all the things we want to know about turnips or turkey gizzards or what they were like when they were young.
Ve böylece, bilmek istediğimiz şeyleri onlara soramıyoruz şalgam ve hindi taşlığı gibi ya da onlar gençken işler nasıllarsa.
One time I seen him eat 50 chicken gizzards all by himself.
Bir keresinde 50 tane tavuk taşlığını tek başına yediğini gördüm.
I told him about the time you ate 50 chicken gizzards.
50 tane tavuk taşlığı yediğini anlattım.
What's your number? I've got friends, you know, influential, they'll have your gizzards.
Benim nüfuzlu arkadaşlarım var, sizi mahvedecekler.
And what about... gizzards, stomach acids, bowel obstructions?
Ya şu şeylerden ne haber... taşlıklar, mide asitleri ve bağırsak tıkanmalarından?
And chicken gizzards
Tavuk kanadı.
Before the air is full of gizzards and tendons. The hair. The blood.
Mideler, tendonlar falan havada uçuşmadan önce..... saçlar, kan falan.
- You like gizzards, too?
Kursağından da ister miydin?
I've seen every kind of sick, depraved act known to humanity and still, when I see a black man walk by who has more money than me, I... want to vomit my gizzards right in the gutter.
İnsanlık tarihinde görülmüş en sapık, en ahlaksız durumları gördüm, ama gene de benden daha fazla parası olan bir zengin siyah gördüğümde,... bütün midemdekileri oracıkta kusmak istiyorum.
To nail your gizzards to the mast, you poxy cur.
Git kendini direğe as seni ödlek herif.
Gobbling gizzards makes muscles.
Taşlık yemek kas yapar.
! Chicken gizzards!
Tavuk kursağı!
We can't trust you to make soup without putting baked hummus, or lizard gizzards in it.
Sana güvenmiyoruz çünkü çorbamızda ne olduğunu bilmiyoruz Kusmuk mu yada kertenkele mi var.
Gizzards and a chicken.
Taşlıklar, bir de tavuk var.
When you can, ask for gizzards or livers.
Mümkün olduğu zaman taşlık ya da ciğer iste.
I've brought you some gizzards.
Taşlık getirdim sana.
Well, then he's off to the slur issue behind the Chicken Gizzards Canary.
O zaman, Chicken Gizzards Canary'nin arkasındaki artık deposundadır.
You know, through our gizzards the voices of the ages whisper to us and tell us what's right.
Kursağımız aracılığıyla kadim sesler, bize fısıldar ve neyin doğru olanı söyler.
Some more nice strong gizzards.
Bazılarının güçlü kursakları vardır.
You have to feel them with your gizzards.
Onları, kursağınızla hissetmelisiniz.
They have no gizzards to be impaired by the power of the flecks.
Parçaların gücü karşısında direnebilecek kursak yok onlarda.
In future, if someone asks you to give them a critique of their work, don't rip out their fucking gizzards and hold it in front of their face.
İleride, biri senden işiyle ilgili eleştiri yapmanı isterse onun kursağını söküp, suratının önünde sallama.
He likes omelets and gizzards.
Omlet ve taşlık sever o.
We will meet them with the pikes of our militia in their gizzards.
Karınlarına milislerimizin mızrağını saplatarak karşılayacağız.
So drop your gun before I blow your gizzards off.
Midelerinizi patlatmadan önce silahlarınızı indirin.
Let's make their gizzards shake.
Midelerini ağızlarına getirelim.
It's- - it's the heart, the neck, the liver, the gizzards.
Kalbi,... böbreği, ciğeri, taşlığı. Ne?
Gizzards? Now you're just making this crap up.
Beni boktan işlerle uğraştırıyorsun.
Thank you, Opie- - but I'd rather not have Michael Vincent eating squirrel gizzards and hillbilly broth.
Teşekkürler, Opie- - ama ben Michael Vincent'in sincap taşlıkları ve çiftlik çorbaları yemesini istemem..
But if you allow this private indulgence to retard your work on this device, I'll skin you alive and eat your gizzards.
Ama bu kişisel meselen cihaz üzerindeki çalışmana engel olacak olursa derini canlı canlı yüzer, taşaklarını da yerim.
They'll fry your eyes, gnaw on your knees, gobble your gizzards.
Gözlerinizi közlerler, dizlerinizi dişlerler, midenizi mideye indirirler.
My gizzards is rumbling'.
Karnım guruldamaya başladı.
You smell of chicken gizzards.
Tavuş taşlığı kokuyorsun.
Stuffed to the gizzards wi'beef while we scrape by on black bread - an'beech leaves!
Biz kara ekmek, ot yerken onlar midelerini etle şişirir.
Since the maid first come and showed you what a dog's gizzards he ever made of it.
Hanım ilk geldiği ve sana nasıl yemek yapıldığını gösterdiğinden beri.
Buy me soju and chicken gizzards at a food cart!
Çadır lokantasında. Soju ve tavuk kursağı.
Bat gizzards.
Yarasa boğazı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]