Goot translate Turkish

Marie-Goot, be quiet.

Marie-Goot, yeter ama!

Marie-Goot was at Wiegand's for coffee and she buttered her bread so thick Wiegand's eyes almost popped out.

Marie-Goot bu sabah Wiegandlara kahve içmeye gitti. Ekmeğine incecik yağ sürüyormuş. Ama Wiegand'ın gözleri yerinden fırlayacakmış neredeyse.

But Marie-Goot wasn't put out saying, "Nice soft cheese you've got".

Marie-Goot hiç oralı olmadan şöyle demiş : "Peyniriniz ne kadar da yumuşak".

No, Marie-Goot.

Olamaz Marie-Goot.

Goot talking to you, bitch-ass.

Seninle konuşmak güzeldi, sürtük kıçlı.

You just have to find what you're goot at.

Sen de iyi olduğun şeyi bulmalısın.

Inform your parents that the entry fee is six hundred rupees. Per child! Goot step...

Ailelerinize haber verin girişi 600 rupidir çocuk başına iyi bir adımdı... hocam biz katılmak istemiyoruz

"goot morning. How are you?"

"Günaydın, nasılsınız?"

No. " goot morning.

" Günaydın.

"goot morning. How Ar you?"

"Günaydın, nasılsınız?"

- We have goot contacts!

- Bizim iyi bağlantılarımız var!

Goot, the Empire attached something onto my ship.

Goot, İmparatorluk gemime bir şey taktı.