English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ G ] / Gorge

Gorge translate Turkish

438 parallel translation
Our best move is to keep them in their country... -... by taking War Bonnet Gorge.
En iyi hareketimiz, Savaş Başlığı Vadisi'ni alarak onları bölgelerinde tutmak.
Whoever holds the gorge holds the whip hand.
Vadiyi alanın eli güçlü olur.
War Bonnet Gorge.
Savaş Başlığı Vadisi.
Cody, is this War Bonnet Gorge?
- Cody, bu Savaş Başlığı Vadisi mi?
For the battle at War Bonnet Gorge.
Savaş Başlığı Vadisi'ndeki çatışma için.
The whole East clamors to see the hero of War Bonnet Gorge.
Bütün Doğu, Savaş Başlığı Vadisi kahramanını görmek için yarışıyor.
But to give him all the credit for our victory at War Bonnet Gorge... ... well, that's going a little too far.
Ama Savaş Başlığı Vadisi'ndeki zaferimizi tümüyle ona mal etmek bu biraz fazla ileri gitmek olur.
I was at War Bonnet Gorge myself.
Savaş Başlığı Vadisi'nde ben de vardım.
- War Bonnet Gorge.
- Savaş Başlığı Vadisi.
The hero of War Bonnet Gorge!
Savaş Başlığı Vadisi kahramanı!
Three hundred Indians charging as they rode at War Bonnet Gorge.
Savaş Başlığı Vadisi'nde hücuma geçen 300 Kızılderili.
But the river's blocked by the Khalifa's army... and our ships can't get through the gorge.
Ancak nehir Halife'nin ordusu tarafından tutuluyor... ve gemilerimiz boğazdan geçemiyor.
Then they'll proceed halfway down this gorge.
Sonra şu dar geçidin yarısına kadar ilerleyecekler.
Now, here is the bridge, over a deep gorge.
Köprü, derin bir uçurumun üstünde.
Up the gorge to the left is the bridge.
Köprü geçidin sol tarafında.
They always spit in the gorge.
Hep uçuruma tükürüyorlar.
Get across the gorge and don't fire unless I do.
Karşıya geç ve ben ateş edince, sen de ateş et.
What were you shooting in the gorge?
Boğazda neye ateş ediyordun?
I wish they'd stray off far enough to fall down about 2,000 feet of gorge.
Dilerim iyice yoldan çıkıp 600 metrelik vadiden aşağı düşerler.
- I'm talking about the white flag you saw my men put up at Jacob's Gorge.
- Ne demek istediğini... - Jacob's Boğazı'nda adamlarımın salladığı beyaz bayrak hakkında konuşuyorum.
Like an idiot... I fumbled in and out of one gorge after another... pushing along with no more sense or reason... than if I had been on a treadmill.
Bir budala misali... düşe kalka bir koyaktan diğerine girip çıkıyor... dolap beygiri gibi, ne yaptığımı bilmeden... yürüyüp duruyordum.
He fought within a gorge so narrow we trampled on the dying to attack him.
Öyle dar bir geçitte savaştı ki ona saldırmak için ölüleri çiğnedik.
They didn't believe we'd try to go down the gorge!
O şelaleden inebileceğimize inanmamışlardır.
But they've been building through Royal Gorge.
Ama Royal Gorge'dan inşa ediyorlardı.
We've lost the gorge. The court ruled against us.
Dağ geçidini mahkeme kararıyla kaybettik.
Round up the best gunmen and go to Royal Gorge.
En iyi nişancıları topla ve Royal Gorge'a git.
The Atchison, Topeka Santa Fe Railroad is going through Royal Gorge!
Atchison, Topeka Santa Fe Demiryolu Royal Gorge'dan geçecek!
I will, if Moose can hold those Rio Grande builders at Royal Gorge long enough.
Eğer Moose o Rio Grandeli işçileri Royal Gorge'da yeteri kadar tutabilirse yetişirim.
Santa Fe gunmen are trying to drive us out of the gorge.
Santa Fe silahlıları bizi dağ geçidinden atmaya çalışıyor.
The federal court issued an injunction ordering the Santa Fe to give the gorge to the Rio Grande.
Federal mahkeme Santa Fe'ye, dağ geçidini Rio Grande'ye vermesini... -... emreden bir bildiri çıkardı.
- Were you at Royal Gorge?
Royal Gorge'da mıydınız?
You cut through a gorge of solid wall for 15 miles.
Karşına koskoca bir taşdan duvar çıkıyor.
Search throughout the gorge.
Koyağı baştan başa arayın.
I'll be a ring-tailed sidewinder, if you don't raise my gorge.
Eğer boğazımı doyurmazsan rengarenk bir yılan olacağım.
We'll head for Elder Gorge.
Elder Vadisi'ne gideceğiz.
- For the gorge you must turn off here.
- Vadi için buradan sapılıyor.
We'll head for the gorge and hole up there till they stop searching. Lead, Luján.
Vadiye gideceğiz ve onlar peşimizi bırakana kadar saklanacağız.
You go back to the rim of the gorge.
Vadinin eteğine dön.
Tracks show they went down the gorge.
İzlere bakılırsa, vadiden aşağı inmişler.
You said we'd lose them in the gorge.
Vadide bizi bulamazlar demiştin.
We made our night camp in a gorge.
Gece bir vadide kamp kurduk.
I'm for going back a way, and then up and over the gorge.
Biraz geri gidip vadiyi geçelim.
On'n indianenpad Spoken by the Gorge.
Yerli kanyonu civarında.
We will ride to the gorge at dawn.
Şafak vaktinde atlarımızı geçite süreceğiz.
Why did you gorge on all that water?
Ee neden öyleyse bu kadar suyu içtin?
You're always ready when there's something to gorge on.
Mideye indirecek bir şeyler bulduğunda onları götürmeye hazırsın.
( Man ) Killer of demons, gorge on this flesh, our offering.
( Man ) Iblislerin katili, Sunduğumuz bu eti kabul et.
... killer of demons, drink of this vessel, gorge on this blood, our offering...
-... killer of demons, drink of this vessel, gorge on this blood, our offering...
The factory is deeply embedded in a gorge.
Tesis derin boğazlara gömülü vaziyette.
The one way across that gorge is a narrow bridge 75 feet long.
Tek yol olan boğazın üzerindeki köprünün uzunluğu 25 metre.
And i am, too.
Şerif, Ben Alamira, Gasulla Gorge ve...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]