Grannies translate Turkish
86 parallel translation
No more grannies, now.
Kör düğüm yapma.
Started off as a nice little idea about grannies attacking young men, but now it's got silly.
Gençlere saldıran nineler fikri iyiydi, ama şimdi saçmalaştı.
Grannies are no respecter of race, creed or sex.
Büyükanneler, ırka, inanca ya da cinsiyete bakmıyorlar.
We have a lot of trouble with grannies.
Büyükannelerle çok büyük sorunlar yaşıyoruz.
Since grannies funeral...
Anneannemin cenazesinden beri...
"That there would be no love." Masha, Gosha, hello! Grannies what are you doing?
Ne yapıyorsunuz?
Tell them how you stole hendicaped grannies'purses in Germany.
Almanya'da engelli büyükannenin cüzdanını nasıI arakladığını anlat.
No nannies here d - d Or grannies here to look after your health d d You're in the wildwood d d And every child would tell you that you've got no business to be here d
Burada dadılar veya nineler yok Sağlığına bakmak için Vahşi Orman'dasın Ve her çocuk sana söyleyecektir ki Burada olmamalısın
Neither does Grannies about her grandson.
Tıpkı Grannie'nin torunundan şikayetçi olmadığı gibi.
All our grannies and grand-dads and brothers and sisters and all our pals.
Büyükanneler, büyükbabalar, kız kardeşler ve erkek kardeşler ve arkadaşlarımızla.
However, chances of reaching crucial moment greatly increase... by wearing these scary stomach-holding-in pants... very popular with grannies the world over.
Ancak can alıcı ana ulaşma olasılığı... dünyanın her yanındaki ninelerin tercih ettiği, göbeği içeri çeken... bu korkunç şeyi giymekle büyük ölçüde artar.
Has she got a G-string or them big old grannies?
Tanga mı giyer, anneannelerin giydiği büyüklerden mi?
My ex, selling'scrip drugs to illegals, grannies... anyone looking for a cheap way to medicate.
Eski sevgilim, yasadışı ilaç satıyor, kaçaklara, ninelere ucuz tedavi arayan herkese.
What's with all those rappin'grannies in the movies?
Neden ninelerin filminde rap şarkı var?
I'm not like other grannies.
Ben diğer büyükannelere benzemem.
Look, grannies.
Büyükanneler.
Well, do you think we came to see you grannies?
Peki, siz nineleri görmeye mi geldik sanıyorsun?
We grannies must stick together.
Nineler hep yan yana olmalı.
Useless daydreaming about whether the white'uns have grannies, too... Sympathy for their grannies if the white'uns died... And hesitating about killing them.
Beyaz önlüklülerin de büyükanneleri olabileceğine dair boş hayaller kurmak, beyaz önlüklüler öldüğünde büyükannelerinin üzüleceğini düşünmek,... ve onları öldürmekte tereddüt etmek.
What if I killed the white'uns... And they have grannies, too?
Ya beyaz önlüklüleri öldürürsem ve onların da büyükanneleri varsa?
The poor grannies...
Zavallı büyükanneler.
Men, women, kids, grannies.
Şehrin her yerinde. Erkekler, kadınlar, çocuklar, büyükanneler.
Knock on the door and ask all these grannies if they were raped thirty years ago?
Kapılarını çalıp onca kadına otuz yıl önce tecavüze uğradıklarını mı soracağız?
To my Grannies house.
Dedemlerin evine gidiyorum.
- What are you into, grannies with trannies?
Ooh, ne saklıyorsun, transeksüellerle nineler mi?
But mostly, it's where grannies get dumped.
Ama çoğunlukla ihtiyar kadınların atıldığı bir yerdir.
4 grannies... implants, lipo.
Dört kadın... Silikonları, yağları.
"A collection for grannies",... the Express.
"Nineler için bir koleksiyon..." The Express.
I'd kick old grannies in the tits.
Ninelerin meme uçlarına vururum.
Oh, yeah... I don't want to take photos of grannies.
İyi de ben yaşlıların fotoğrafını çekmek istemiyorum.
We are not gonna make any money with grannies.
Ninelerden beş kuruş para kazanamayız.
Even grannies at the farm are thieves, got it?
Tarladaki nineler bile hırsızdır anlıyor musunuz?
Risa and Grannies are waiting for you.
Lisa ve büyükanneler seni bekliyorlar.
I'm really sorry, but knitting's for grannies.
Çok üzgünüm ama örgüyü büyükanneler örer.
- Grannies gone wild. - It's a real problem, Cooper.
Çok fazla zamanları var, minimal denetleme sorumsuz cinsel davranışların sonuçları konusunu çok düşünmüyorlar.
I think he's here to check out the grannies.
- Morukları izlemeye geliyor galiba. - Öyle mi?
I don't believe these grannies.
Bu büyükannelere inanamıyorum.
Hey, grannies.
Büyükanneler.
Damn life's all difficult cuz of some grannies.
Birkaç büyükanne yüzünden bütün hayatım zorlaştı.
We don't look like grannies!
Biz büyükanneye benziyor muyuz?
Which one of you grannies
Büyükanneler, hanginiz...
Who'd suspect you grannies?
Sizin gibi büyükannelerden kim şüphelenir ki?
Gook-bong took the money and you lost the gun to some grannies?
Gook-bong parayı çaldı ve silahımı büyükannelere kaptırdın, öyle mi?
If you mention some damn grannies again, I'll really kill you!
O kahrolası büyükannelerden bir daha bahsedersen seni gerçekten öldüreceğim.
But they're grannies.
Ama bunlar büyükanneler.
They're grannies?
Büyükanneler mi?
The suspects are grannies?
Şüpheliler büyükanneler miymiş?
The culprits are grannies.
Suçlular büyükanneler.
Poor grannies.
Zavallı büyükanneler.
Maybe they're the grannies who lost their money.
Belki de bu büyükanneler paralarını kaybetmişlerdir.
YEP, WE DID "GRANNIES GONE WILD."
Kulağa fena geliyor.