English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ G ] / Gratefully

Gratefully translate Turkish

86 parallel translation
I confess that humbly and gratefully.
Bunu alçakgönüllülükle ve minnetle itiraf ediyorum.
"After danger is averted, then is kindness savored... "... sympathy gratefully accepted, and gratefully received...
Tehlike uzaklaştıktan sonra, iyiliğin tadına varıldı anlayış minnetle kabul ve konuk edildi.
All uphill, and it was a weary bunch of marines who pitched tents that night and gratefully folded themselves inside.
Bir tepede, tüm piyadeler çadırlarını kurup, içinde kıvrılıp yattılar.
I'm gratefully aware of that.
Çok şükür ki son gecem.
- And thank her most gratefully.
- Minnettarlığımı iletin.
Your contributions will be gratefully received. Grandpa.
Bağışlarınız çok makbule geçecek.
It is with great humility, albeit with enormous pride and with a sense of the job to be done, that I most humbly and most gratefully accept this nomination for the highest office in our land.
Muazzam bir gurur duysam da... büyük bir alçakgönüllülükle ve işini yapmış olma duygusuyla, ve büyük minnet duyarak ülkemizdeki en yüksek mevki için adaylığı kabul ediyorum.
All donations gratefully accepted.
Tüm bağışlar mutlulukla kabul edilir.
I confess that humbly and gratefully.
Bunu alçakgönüllülükle ve minnetle itiraf ederim.
O glorious sunshine, as you see, Ichi gratefully partakes of a meal made possible by the blessing of your warm rays.
Âziz gün ışığı..... gördüğün gibi, İchi minnettar bir şekilde..... bu sıcaklık lütfunda bulunduğun için yerken seni anıyor.
I remain, Herr Consul Nordling, gratefully yours...
Konsolos Nordling'e minnettarlığımı sunuyorum...
The Maharajah gratefully quotes Rabindranath Tagore :
Maharaca, ünlü şairlerimizden birinin sözlerinden örnek veriyor :
I think we should gratefully accept her without being difficult.
Onu hiç zorluk çıkarmadan, minnettarlıkla kabul etmeliyiz.
Accept the honor gratefully.
Bu onuru minnettarlıkla kabul et.
Then if Sannojo agrees, you will gratefully agree to serve our lord?
Demek Sannojo kabul ederse, efendimize minnettarlıkla hizmet etmeyi kabul edeceksiniz?
Kotani-san, our family didn't accept Ichi particularly gratefully.
Kotani-san, en başta ailemiz İchi'yi minnettarlıkla kabul etmedi.
Will you gratefully accept our lord's new orders?
Efendimizin yeni emirlerini kendi rızanızla kabul edecek misiniz?
I will accept it gratefully.
Büyük bir minnetle kabul edeceğim.
look at you gratefully...
Yüzüne minnetle bakarlar...
For this immeasurable kindness, as well as the many acts of mercy on behalf of the poor, of which Mr. Carr-Gomm has kept me informed, I gratefully thank you.
Bay Carr Gomm tarafından bana iletilen bu ölçülemez şefkat ve diğer merhamet dolu davranışlarınız için size minnet borçluyum.
You'd like me to check out these contracts obtain your late husband's rightful commission which you will gratefully split with me?
Bu kontratları araştırmamı kocanızın hakkını almamı istiyorsunuz. Ve bunu benimle paylaşacaksınız.
I leave on my own, gratefully.
Kendim giderim, şükürler olsun.
I leave gratefully!
Şükrederek bırakıyorum!
A generous offer that I gratefully accept!
Cömertçe bir teklif, içtenlikle kabul ediyorum!
We'll take it gratefully.
Müteşekkiriz. Odayı tutuyoruz.
What would you say if I called you a brutish fossil symbolic of the decayed era gratefully forgotten?
Ya sana, artık geçmişte kalmış bir dönemin simgesi pis bir fosil olduğunu söylesem ne dersin?
Gratefully returned.
Teşekkürlerimle geri getirdim.
As the People's Army moves toward the capital of Lhasa, the local peasants gratefully welcome their liberators.. and happily join the crusade.
Halk Ordusu başkent Lhasa'ya doğru ilerlerken, yerel köylüler kurtarıcılarını minnetle bağırlarına basıyorlar... ve mutlulukla sefere katılıyorlar.
I sealed my fate gratefully.
Kaderimi minnetle tayin etmiştim.
Well, I'm very grateful. Gratefully indebted to you!
Size minnettarım
Because if it had been yours I would have met them gratefully.
- Çünkü sen olmasan onları böyle kabul etmezdim.
The chair gratefully recognizes the gentlewoman from Illinois.
Kürsü, Illinois'li hanımefendiyi dinlemekten mutlu olacaktır.
I assure you, whatever I want to know, you will tell me... gratefully.
Sizi temin ederim bilmek istediğim her şeyi bana söyleyeceksiniz... hem de isteyerek.
Please relay that I gratefully accept these gifts.
Lütfen hediyeler dolayısıyla çok sevindiğime dair mesajımı iletin. Anlaşıldı.
And I'll just gratefully take it?
Ve benim, bunu memnuniyetle kabul etmem mi?
Therefore, madam, as to your... generous offer to purchase my hotel, I must gratefully decline.
Otelimi satın alma lütfunda... bulunduğunuza göre hanımefendi, isteklerinizi reddedemem.
In which case, I humbly and gratefully accept.
Bu durumda naçizane, kabul etmekten müteşekkir olurum.
Any input that would help me better myself, would be gratefully appreciated.
Vereceğin her bilgi kendimi düzeltmem için yararlı olacaktır, buna minnettar olurum.
- are gratefully accepted.
-... samimiyetle kabul ediyoruz.
- I gratefully accepted the offer.
- Öneriyi minnetle kabul ettim.
No, you contrived it, for which I thank you most gratefully.
Bu sizin marifetiniz, bunun için size minnetarım.
Shortly after Kentucky gratefully accepted Woolsey's offer to become the new face of Betty's Bees, he discovered her gratitude was insincere and her intention was sabotage.
Woolsey'in Betty's Bee'nin yeni yüzü olması teklifini Kentucky'nin büyük bir samimiyetle kabul etmesinden kısa bir süre sonra Woolsey, Kentucky'nin samimiyetsizliğinin ve niyetinin sabotaj olduğunun farkına vardı.
"The children are eagerto learn and gratefully accept the wisdom of God."
"Çocuklar öğrenmeye istekli ve minnetle Tanrı'nın bilgeliğin kabul ediyorlar"
"The children are eagerto learn and gratefully accept the wisdom of God."
"Çocuklar öğrenmeye istekli ve minnetle Tanrı'nın bilgeliğin kabul ediyorlar."
You think once Beethoven is saved, I'll be your conductor gratefully?
Önce Beethoven'ın kurtarılmasını sağla, minnetle sizin şefiniz olacağım.
Let us gratefully accept it
Minnettarlıkla kabul ederiz
I have expressed my sympathies about your father, and you have gratefully and graciously accepted my condolences.
Ben baban için üzüldüğümü ifade ettim sen de büyük bir minnettarlıkla taziyelerimi kabul ettin.
If you are born that blessed you should shut up and live your lives gratefully, and some one like you who has no common sense is the successor of the Shinhwa Group is a public nuisance to the nation!
Eğer güzel bir hayat yaşıyorsanız, en azından çenenizi kapatıp şükredin ve hayatınızı yaşayın ve senin gibi sağduyusu olmayan birisi, Shinhwa grup'un veliahdı ise bu ülkenin başı belada!
I gratefully accept, Lord Rahl.
Büyük bir memnuniyetle kabul ediyorum Lord Rahl.
Yours forever gratefully, Estrella. "
Sonsuza dek sizinle, Estrella. "
And I'm gratefully declining.
Ben de seve seve reddediyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]