English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ G ] / Greeter

Greeter translate Turkish

58 parallel translation
He shouldn't be the greeter.
Karşılayan kişi biz olmayalım sonra.
He was kind of a greeter for the place, set guys up with broads.
Orada teşrifatçı gibi bir şeydi, erkeklere kadın ayarlardı.
Hello, greeter girl.
Merhaba, karşılayıcı kız.
Where's the greeter here?
Buranın kapıcısı nerede?
There's the greeter.
Bu karşılayıcı.
You know, back home, I was a greeter at Philaxido?
Evde, Philaxido'da gelenleri karşılardım.
I'm Steve, your official greeter here in River Rock.
Benim adım Steve. River Rock'ta resmi damızlığınız benim.
I mean a great greeter.
Yani, harika bir karşılama personeli.
How would you like to be a full-time Sprawl-Mart greeter?
Tam zamanlı bir Sprawl-Mart karşılama personeli olmaya ne dersin?
Homer, would you be interested in the position of executive greeter?
Homer, karşılama personeli yönetici pozisyonunu düşünür müydün?
- I wanna be a greeter at Wal-Mart
- Wal-Mart'ta * karşılayıcı olmak isterim.
I was a greeter.
Müşterileri karşılayan elemandım.
On the other hand, if your dream's to be a Wal-Mart greeter, you can hang on to that baby until, like, a year after you die.
Diğer taraftan eğer hayalin Walmart'ta bir kapı görevlisi olmaksa ona var gücünle sarılabilirsin ta ki, öbür tarafa gidene kadar.
Shawn, you were a greeter in the casino, for a week.
Shawn, kumarhanede bir hafta kapıcılık yaptın.
Like Dick Cheney when he was a Wal-Mart greeter.
Tıpkı Dick Cheney'nin Wal-Mart süpermarketinde insanları karşıladğı gibi.
Donna D'Amicl, 22-year-old single mom took the bus to Steed Motors where she worked as a greeter.
Donna D'Amico, 22 yaşında dul bir anne. Steed Motor danışmasında çalışıyormuş.
Helped her get the job as a greeter.
Resepsiyon işini bulmasında ona yardımcı oldum.
Greeter girl you had a thing with before she disappeared?
Kaybolmadan önce aranızda bir şey var mıydı?
You mean like greeter?
Karşılayıcı mı olacakmışım?
I think you'll be a great greeter.
Bence harika bir karşılayıcı olursun.
Three people said I was a good greeter, so I got a vest.
Üç kişi onları iyi karşıladığımı söyledi. Ben de yeleği giydim.
Being a greeter at Wal-Mart won't be all bad.
Wal-Mart'ta millete hoşgeldin demek o kadar kötü olamaz.
How'bout I make you official party greeter?
seni resmi parti karşılayıcısı yapmama ne dersin?
When I agreed to be the party greeter, I did not agree to this.
Parti karşılayıcısını kabul ettiğimde, bunu kabul etmemiştim.
As your official greeter, please allow me to point out That the bar and light hors d'oeuvres are that way.
Resmi karşılayıcınız olarakdan, müsadenizle size barın ve hafif mezelerin yerlerini göstereyim.
Like a greeter at the Gap.
Gap'de ki bir karsilayici gibi.
This, uh, might seem a bit much for my first day but could I inquire as to the possibility of a transfer to the costume-greeter department?
Bu, ilk günüm için biraz fazla oldu galiba ama sanki kostümlü karşılama departmanına nakil olasılığım için çalışabilirim?
You rolled a greeter in a men's room, and you call this stealing from a casino?
Erkek tuvaletinde bir teşrifatçıyı soydun ve buna kumarhane soymak mı diyorsun? Hiç kusura bakma!
I work there as a greeter.
Çünkü orada çalışıyorum.
You should make her the store greeter.
Onu karşılayıcı yapmalısın.
I'm the greeter for this meeting.
- Toplantıya katılanları ben karşılıyorum.
I'd make more money if I installed will here as a full-time gloryhole greeter at a Georgetown gay bar.
Georgetown'daki gey barındaki gloryhole'a Will'i tam zamanlı çalışması için atasaydım daha fazla para kazanırdım.
I'm a greeter now.
- İnsanları karşılama görevindeyim artık.
And now you work at the Mega Shop as a greeter.
Ve şimdi Mega-Shop'da insanları karşılıyorsun.
I'm the official greeter.
Konukları ben karşılıyorum.
I can't even get a job as a Walmart greeter, and they hire handicaps and whatever else tumbles off the short bus.
Ve bir Walmart karşılayıcısı olarak bile iş bulamıyorum ve onlarda engellileri ve minibüste yerde yuvarlanan diğer şeyleri işe alıyorlar.
In fourth grade, I was the class greeter for Career Day, and I didn't volunteer.
4.sınıfta, Kariyer günleri için davet edildim, gönüllü olarak değil.
You could be a personal trainer. You could... be a greeter at Abercrombie.
Özel antrenör olabilirsin, Abercrombie'de insanlara hoş geldiniz diyebilirsin.
You could be a greeter at Abercrombie's corporate headquarters...
Abercrombie'nin merkezinde hoş geldiniz diyebilirsin.
Well, how did that man feel when he was a greeter at a big-box store?
Big Box mağazasında insanları karşılayan biriyken bu adam neler hissediyordu?
Well, wasn't always a greeter in a big-box store.
Her zaman BigBox mağazasında milleti selamlamıyordum.
I'm a greeter.
Gelenleri karşılıyorum.
You're an excellent greeter.
Harika bir şekilde karşılıyorsun.
Partly'cause it's her job to. Like a Walmart greeter.
Kısmen işi Walmart marketlerindeki kapıda duran adam olmak çünkü.
You know, you're like a- - a greeter at Walmart.
Anlarsın ya, Walmart'ta bir müşteri karşılayıcısı gibisin.
I'm a backdoor man not just some Walmart greeter
Arka kapıdan girerim ön kapıdan değil
Everyone who's going to prom with an adorable Abercrombie greeter, raise your hand!
Abercrombie'de çalışan yakışıklı çocukla kim baloya gidiyor elini kaldırsın!
GREETER :
- Merhaba.
pre-school assistant.
Dutton ve Howser, İplik Mart'ta greeter de Posta katip, okul öncesi yardımcısı.
I'm a greeter.
Ben alelade birisi değilim.
I'm lucky if they'll let me be a greeter at Wal-Mart!
Beni Wal-Mart'ta Hoşgeldin'ci yapsalar şanslıyım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]