English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ G ] / Grills

Grills translate Turkish

79 parallel translation
They make great grills.
Izgara mı?
- Grills? - I thought we'd have barbecued Barbarian for brunch.
Brunch için barbeküde ızgara barbar yapabiliriz diye düşündüm.
I believe that they have put but grills.
Neden parmaklıklar var?
All of we have interest in seeing the murderer behind the grills.
Her birimiz katilin yakalanmasını istiyoruz.
Barbecue grills.
Piknik ızgarası.
They got barbecue grills now. For 7.89.
Piknik ızgarası şimdi 7.89 dolara.
I hear old Warren Harding used to get his grills in through here
Yaşlı Warren Harding'in burayı ateş gibi yaptığını duymuştum
- Yeah, I'm feeling to bust you in your grills.
- Sizi dövesim var.
- Yeah, in your grills, dog!
- Tabi dövsene köpek!
Our grills? Is there some sort of barbecue later?
Sonra mangaI mı yapıcaz?
A bunch of men talking about barbecue grills and routes to work.
Bir grup adam sürekli, mangal yapmaktan veya işe giderken kullandığı yoldan bahseder.
" No unsanctioned grills allowed.
"Mangal yakmak yasaktır."
You're the guy who grills steaks and keeps his mouth shut.
Sen çenesini kapalı tutup, ızgaraları hazırlayan elemansın.
And the grills at Mickey's are calibrated carefully... to make sure it kills every little bit of the bad stuff that's in there.
Mickey's'deki ızgaraların ısısı da öyle ayarlanır ki... etin içindeki bütün zararlı bakteriler en ufak zerresine kadar ölür.
He call it "Gangsta Grills."
Adını "Gangster Izgara" koydu.
She grills every single one of my girlfriends about when we're gonna get married and have kids.
Bugüne kadar bütün kız arkadaşlarımı gelin kategorisine koydu.
I got hotdogs and hamburgers on a couple of big grills in the square and Sookie's got the rest covered.
Ben sosisli ve hamburger hazırladım. Meydanda mangallar da var. Kalanını da Sookie halledecek değil mi Jackson?
Now, Luke, I assume you have obtained permits to use two large grills with open flame on our town square?
Luke. Meydanda mangal kullanmak için gerekli izinleri aldığını varsayıyorum. Hayır.
I said fo-shizzle, we were just spreading the word and please not get up in our grills.
Ona ; çok şaşırdığımı, bizim sadece işimizi yaptığımızı ve işimize burunlarını sokmamalarını söyledim.
Hey, I scraped grills at a Burger Shack for 3.55 an hour.
Evet, hamburger kulübesinde, saati 3.55 $'a ızgara et kazırdım.
Big wheels, big grills, make'em say, "Ooh-whee!" That's Percy! I told you!
The Strip'in yakınlarındayken, doğuya giden bir konvoyun peşine takıldık.
Big wheels, big grills, make'em say, "Ooh-whee!"
Tüm o neon ışıkları sönmüştü.
Jasper grills the best beef in Nebraska.
Nebraskada en iyi ızgara eti Jasper yapar.
I have great food and great grills.
Çok yüksek çitleri ve bol miktarda yiyecek olan bir yer var.
It died, but I keep on having the high grills.
Aslan öldü, fakat çitler hala duruyor.
Maybe we should just go look at the grills and we'll come back.
Gidip ızgaralara bakalım sonra geliriz.
The guys who are on MTV who are always bragging about their cribs and their hoes and their grills.
MTV'ye çıkıp ; evleri, çapaları ve ızgaraları hakkında sürekli palavralar atan adamlardan nefret ederim.
I'm talking six grills burning at all times.
- Tabii ki. Aynı anda altı ızgara bir aradaydı.
You'll find yourself up to your ass in George Foreman grills and shamwows.
kıçınızı George Foreman'ın ızgarasının üstünde bulursunuz.
The grills outside these windows.. .. are made of 3-inches thick stainless steel.
Pencerenin dışındaki parmaklıklar 3 inçlik paslanmaz çelikten yapıldı.
The guy who grills my hot dog at Carney's had a holding deal in 1978.
Carney's'de sosislerimi ızgaraya koyan adam da 1978'de bir sadakat anlaşması yapmıştı.
I remember hearing the two of you getting in each other's grills a couple of times.
İkinizin birkaç defa laf dalaşına girdiğinizi duymuştum.
They brought their grills, picnic lunches, that type of thing.
Mangallarını getirmişler ve piknik yapıyorlar, bu gibi şeyler işte.
Yeah, Floppy Old Man Nuts all up in your grills.
Evet Floppy Old Man Nuts hepsi sizin
From working too hard cleaning the grills.
O kadar ızgarayı yıkamak beni çok yordu.
Don't clean grills anymore.
Artık ızgara falan yıkama.
How many grills did they make you clean for a gumiho to get tired?
Acaba kaç tane ızgara yıkattılar da bir gumiho yoruldu?
I don't get it There was nothing on really no chip fryer no grills.
Anlamıyorum Hiç bir şeyi açık bırakmamıştım. Ne fritöz ne de ızgara..
One cook with gastro grills meat... Role 3 task force, Kandahar South. Corday speaking.
Ama midesi hasta olan bir aşçı et pişirince üssün yarsını kaybediyorum.
So get that out of the way and then I'm gonna be up in your grills asking for votes, okay?
Onu bir aradan çıkarayım,... hepinizin mangal partisine gelip... oy isteyeceğim, tamam?
The grills on windows cast shadows like prisons.
Pencerelerdeki parmaklıklar hapishaneleri çağrıştırıyor.
It did have one of those grills, though, that look like a spider web.
Gerçi, üzerinde örümcek ağına benzeyen şu ızgaralardan vardı.
We're here today to talk about grills.
Bugün buraya ızgaralar hakkında konuşmaya geldik.
Some people think grills just burst into flames at the slightest touch. It doesn't work like that.
Bazı insanlar ızgarayı alev makinesi sanıyor ama öyle bir şey değil.
It so happens I have a lot of experience with grills.
Izgaralarla ilgili çok tecrübem vardır.
I guess I could stick around a little longer, talk about grills.
- O zaman burada kalıp biraz daha ızgaralardan bahsedeceğim.
Even if a tree flattens me or if a lightning grills me.
Ağacın teki beni yerle bir etse ya da şimşek kömüre çevirse dahi.
- Grills.
Harika ızgara yapacaklar.
You know, you'd want grills on your windows.
Asla burada sıkışıp kalmana izin vermezdim.
- I do not speak for the various offices Anastassis that Jesus is working - and discover how the hell are you, and bake in grills and every hour must lick the bird sichameno of Satan and all those is really bad, yes?
İsevi bakış açısının doğru olduğunu varsayarak konuşuyoruz... - Tamam Ve kendinizi cehennemde buluyorsunuz.
Big wheels, big grills... Hey, Percy! Wassup, dude?
Göreceğimiz şey, artık federal hükümetin önemli bir faktör sayılmayacağıdır.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]