Ground zero translate Turkish
323 parallel translation
Drove by Ground Zero again this morning.
Bu sabah yine kulelerin oradan geldim.
However, at ground zero Kulik found upright trees stripped of their branches but not a trace of the meteorite or its impact crater.
Fakat bölgeye vardığında dik duran, dalları kopmuş ağaçlar buldu ama gök taşı veya kraterine dair hiçbir iz yoktu.
For more than 20 kilometers in every direction from ground zero the trees were flattened radially outward like broken matchsticks.
Olay yerinin çevresinde yarıçapı 20 kilometreden büyük bir dairenin içinde kalan ağaçlar kırık kibritler gibi dairenin dışına dönük olacak biçimde dümdüz olmuştu.
It will use the Empire State Building for ground zero.
Empire State Binası'nı hedef olarak kullanacak.
Reporting live from the launch site, ground zero.
Fırlatma merkezinden canlı yayın yapıyoruz.
We've been getting calls that there's been some kind of viral outbreak, and this is ground zero.
- Meşgul, efendim. Her zamanki gibi.
It requires you to be at ground zero during an atomic detonation.
Atomal ateşleme süresince sıfır noktasında olman gerekiyor.
AND WOUND UP IN A COZY LITTLE ROOM AT GROUND ZERO, ALL RIGHT?
merkeze yakın...
Yeah, so have I- - in Hiroshima at ground zero.
Bu tür yanıkları okumuştum. Bu tip yanıklar sadece Hiroşima'da olmuş.
When the fungus shed its spores, everyone was at ground zero, except for Trepkos.
Mantar sporlarını saçtığında, Trepkos dışındaki herkes buradaymış.
Gentlemen, I intend to put some shoe leather between me and ground zero.
Evet beyler, kalmak isterdim ama ilgilenmem gereken başka işler de var.
Starting at ground zero and moving out in concentric circles, we have, in terms of immediate effect,
Baştan alalım aynı tuşlarda dönerek, yapalım.
Ground zero to eagle one and two, copy.
Merkezden kartal bir ve ikiye, tamam.
Ground zero. Ground zero.
Merkez.
Ground zero, this is eagle two.
Merkez, kartal iki.
Ground zero, ground zero, this is eagle two.
Merkez, merkez, ben kartal iki.
Ground zero, this is eagle two.
Merkez, ben kartal iki.
Ground zero to eagle one and two.
Merkezde kartal bir ve ikiye.
This fuel research facility could be ground zero for the infestation.
Bu bulaşma için yakıt araştırması başlangıç noktası olabilir.
When it comes to this, I'm at ground zero.
O konuda bilgi ve deneyimim sıfır.
Just like you said. Ground zero. Cops should never have let you in.
Gördüğün gibi olay sonrası senin cinayet mahalinde işin ne?
Researcher Dr. Tapadopoulos believes the creature may be nesting using Manhattan as ground zero to cultivate the species.
Araştırma görevlisi Dr. Tapadopoulos, yaratığın yumurtlamış olabileceğini ve yavrularını beslemek için Manhattan'ı mekân olarak seçmiş olabileceğini düşünüyor.
We're sitting at ground zero.
Neredeyse sıfırdayız.
We're right at ground zero.
Elimizde kocaman bir sıfır var.
It feels like I'm at ground zero of his experiment.
Deneyinin bir parçası gibiyim.
I need maximum warp within ten seconds or we'll be stuck at ground zero.
Maksimum Warp hızına ihtiyacım var..... yoksa saplanıp kalcağız
- That, we believe, is ground zero.
- Başlangıç noktası olduğunu sanıyoruz.
And this area right here is ground zero.
Ve tam burası vardığımız nokta.
Ground zero.
Sıfır noktası.
Welcome to ground zero, sheriff.
Hedefe hoşgeldin, şerif.
It's like... ground zero for extreme weather.
Aşırı hava durumları için sanki bir merkez nokta gibi.
So where should I make ground zero?
İlk olarak nereye ateş etsem acaba?
Ground zero will be the Empire State Building.
Merkez noktası Empire State binası olacak.
Ground Zero set at 1,000 feet.
Hedefin merkezi 300 metre ilerimizde.
- Rommie, how long to ground zero?
- Rommie, sıfır noktasına ne kadar var?
Alan, I'm standing at ground zero! Here, the damage is greater than anywhere!
Alan, Olayın merkezindeyim, Buradaki hasar diğer yerlerden çok daha fazla!
Three weeks later the weapon hits ground zero in Hiroshima, Japan wiping out 140,000 people.
Üç hafta sonra bomba Hiroshima, Japonya'ya düşer ve 140.000 insanı yeryüzünden siler.
Seeing her father die, that was ground zero.
Babasını ölürken görmek, ilk başta bu var.
The place is ground zero for scummers.
Burası, bu pisliklerin yuvası.
I'll turn this place into ground zero.
Burayı olduğu gibi yerin altına gömerim.
Am I almost at ground zero?
- Yaklaştım mı? - Az kaldı.
This is Snapper Carr, reporting live from ground zero in Metropolis where the alien walkers continue to clear the area around the impact site.
Ben Snapper Carr, Metropolis savaş alanından canlı bildiriyorum. Uzaylı çarpma alanının çevresini temizlemeye devam ediyor.
Ground zero for the'68 riots.
68 isyanlarının tam ortasında.
The damage tapers off the farther you get from Ground Zero.
Hasar Ground Zero'dan uzaklaştıkça azalıyor.
About a quarter mile from Ground Zero.
Ground Zero'dan çeyrek mil uzakta.
Based on my calculations, which are, in turn, based on... global laser imaging and GPS tracking... ground zero has to be... there.
Hesaplarıma göre, tam olarak... uydu görüntülerine ve GPS taramasına göre... sıfır noktası... burası.
Ground zero for the second device... has to be at least ten miles away from here.
İkinci cihaz için sıfır noktası... en azından buradan 10 mil uzaklıkta olmalı.
It's kind of Ground Zero for the L.A. riots. Right.
Burası Los Angeles olaylarının patlak verdiği noktaydı.
Were you present at Ground Zero and wounded, suffocated or covered in white ash?
Yere çakıldığında yaralandığında, ya da küllere bulandığında...
- Ground zero.
- Ateş hattında.
But this is a ground-zero operation here.
Ama burada yaptığınız ufak bir iş.
zero 1168
zero tolerance 17
zero minus 21
ground 85
grounded 45
groundhog day 19
ground floor 36
ground rules 28
zero tolerance 17
zero minus 21
ground 85
grounded 45
groundhog day 19
ground floor 36
ground rules 28