English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ G ] / Grudge

Grudge translate Turkish

1,563 parallel translation
How stupid, you bear him a grudge your devilish instinct works!
Tak'ı ellerimle yakaladıktan sonra. Çok aptalsın, ona beslediğin bu kin şeytani içgüdülerini harekete geçiriyor.
Old soldier with a grudge.
Kinci eski bir asker.
You mean like, "I completely understand why foreman did what he did, and I hold no grudge?"
Yani kastettiğin, "Foreman'ın bunu neden yaptığını anlıyorum ve ona karşı hiç kin beslemiyorum" mu?
Hold a grudge, why don't you?
Kin tut, tamam mı? - Tutacağız.
People with a grudge against Nikki is going to be a long list, Don.
Nikki'ye kin güdebilecek insanların listesi hayli uzun olur Don.
This is about saving lives, not indulging a grudge.
Burada yaşamları kurtarmaktan bahsediyoruz, intikam almaktan değil.
You think this is about a grudge?
Sence ben intikamı mı düşünüyorum?
If old Stars and Stripes is nursing a grudge against that alien Nazi, why drag us into it?
Eğer eski "Yıldızlar ve Çizgiler" o nazi yaratığa karşı kin besliyorsa bizi niye bu işe soktun?
I won't bear a grudge.
Kin duymayacağım.
I won't bear a grudge.
Sana kin duymam.
My gut feeling tells me... It must be an old grudge.
İçgüdülerim bana bunu eski bir kinden kaynaklandığını söylüyor.
somthing grudge.
garezleri varmış gibi.
And I know I held a grudge about it for a while.
Bu konuda sana bir süre kin gütmüş olabilirim.
The man knows how to hold a grudge.
Nasıl kin tutulacağını iyi bilen bir adam.
Awful long time to hold a grudge.
Kin beslemek için çok uzun zaman.
Who could hold a grudge for that long?
Kim intikam için bu kadar uzun bekleyebilir?
If anyone knows anyone who might have had a grudge against Mrs. Rutherford either now or in the past or someone who might be missing their reunion lapel pin, the alumni reunion...
Eğer geçmişte yada şimdi Mrs. Rutherford'a kin besleyebilecek birini yada buluşma rozetini kaybetmiş birisini biliyorsanız
If you've got a grudge, go take it out on Ichikawa!
Eğer hala bir kinin kaldıysa, git de İchikawa'dan çıkar!
I bear you no grudge, brother.
Sana hiçbir kin beslemeden, sana tahammül ettim Kardeşim.
They had a grudge against the church or somebody in the church.
Belki kiliseye ya da kiliseden birine bir garezleri vardı?
Sooner or later, you'll meet a girl who's smart, beautiful and has a real grudge against her parents.
Yarın annemi öğle yemeğine götürüyorum. Kendi isteğinle mi?
Just tell her how you feel. She's not holding a grudge. And I promise that she is not angry with you.
Öfkeli değil, ve sizi temin ederim ki size kızgın değil.
Those holding a grudge team up and steal his money?
Onlar bir intikam tugayı kurup parasını mı çalacaklar?
Besides, anyone should have a grudge, it's me. Right?
Bu kadarcık şeyi bana çok görmezsin değil mi?
He must have died with such a strong grudge.
Kuvvetli bir garezle ölmüş olmalı.
It's his grudge.
Garezi yüzündendir.
You think they'd hold a grudge?
Sence garez yüzünden mi öldürüldü?
Yeah. I haven't forgotten, but now is not the time for a grudge.
Evet, olanları bende unutmadım, ama şu an, kin tutmak için uygun bir zaman değil.
Not that I hold a grudge. No.
Kin tuttuğumdan değil, asla!
He might not have had a specific grudge.
Özel bir garezi olmayabilir.
Rather than hold a grudge against you, Shirou welcomed you into his home.
Sana karşı bir husumetim yok. Shirou seni misafiri olarak kabul etti.
I didn't want him to hold a grudge against me.
Bana karşı tavır almasını istemedim.
Anybody who may currently hold a grudge against you.
Size kızgın olabilecek kişiler var mı?
He won't come out of the shadows because of a grudge.
Sırf garezi var diye kendini açığa çıkartmayacaktır. Tabii.
Look, if there's something between you and your father, you don't have to tell me, but I think you're mature enough to let go of your grudge and just work it through.
Bak, babanla aranızda bir şey varsa bana anlatmak zorunda değilsin ama bu garezinden kurtulacak kadar yetişkin olduğunu düşünüyorum.
Mom, it's not a grudge, it's...
Anne, bu garez değil, bu- -
I owe him a grudge.
Ona karşı kinim var.
Maybe someone's holding a grudge.
Belki biri kin tutuyordur.
Pretty strange grudge.
Hayli tuhaf bir kin.
Seven years is a long time to nurse a grudge.
Kin beslemek için yedi yıl uzun bir zaman.
If you grudge doing anything, you will lose an important person.
Çıkaracağım, arkanı dön. Ne diyorsun?
Think of it- - 25 years, and he holds absolutely no grudge against the man who wrongly convicted him.
Düşünsene, 25 yıl sonra bile, kendisini yanlışlıkla mahkum ettiren adama karşı en ufak bir kin tutmuyor.
Someone with a grudge against the NTAC, used a 4400 ability against us.
NTAC'e karşı kin besleyen birisi, bize karşı bir 4400 yeteneği kullandı.
Do you know of anyone who may have had a grudge against your boss?
Patronuna karşı kimlerin garezi vardı biliyor musun?
- Three days. We heard that you had a grudge with chef Antonio.
Şef Antonio'ya garezin olduğunu duyduk.
seemed like they had a grudge.
sanki size kinleri var gibiydi.
Someone holding a grudge?
Hapise gönderdiğin biri?
Dead girl could be out there all grudgy grudge with a beef to pick.
Ölü kız elinde şikâyet malzemesiyle kinciler kincisi bir şekilde dolaşıyor olabilir.
Or maybe there was a grudge involved.
Ya da belki de ortada bir garez vardır.
Chief, aren't you holding a grudge for too long?
Başkan, uzun zamandan beridir kin mi tutuyorsunuz?
You mustn't bear a grudge.
Öfke içinde olmamalısın.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]