Gusti translate Turkish
47 parallel translation
Okay, Gusti Kadek Pendit.
Tamam. Gusti Kadek Pendit.
Hey, Mike, how'd it go with Gusti?
Mike, Gusti ile nasıl gitti?
Gusti, your friend's here.
- Gusti, arkadaşın geldi.
Gusti, your friend is here!
Gusti, arkadaşın geldi.
Gusti.
- Gusti.
My Bali name is Gusti Kadek Pendit.
Bali ismim Gusti Kadek Pendit.
Gusti Kalek...
- Gusti Kalek...
Vin short for Gusti?
- Vin, Gusti'nin kısası mı?
You know, I just spent the day with this kid, Briggs, and I don't think Gusti has any idea what he's sitting on.
Bu çocukla bir gün geçirdim Briggs ve Gusti'nin neyle uğraştığıyla ilgili bir fikri olduğunu hiç sanmıyorum.
Gusti Kadek Pendit.
Gusti Kadek Pendit.
Gusti is not a terrorist.
Gusti terörist değil.
Yes, the sarin will be off the street, but if Gusti doesn't talk, we never find out who the man behind the curtain is.
Evet, sarin sokaktan çıkmış olur. Ama eğer Gusti konuşmazsa... Perdenin arkasında kimin olduğunu asla öğrenemeyiz.
I met Gusti before my accident.
Gusti ile kazamdan önce tanıştık.
Gusti was the only person who didn't treat me like I was dying or dead.
Gusti ölüyormuşum veya ölüymüşüm gibi davranmayan tek kişiydi.
If you see Gusti, tell him I'm okay.
Eğer Gusti'yi görürsen ona iyi olduğumu söyle.
Gusti.
Gusti.
Gusti's... whoa, whoa.
- Ne? Gusti'nin...
Two weeks ago, Gusti makes a deal online... the deal that I found.
2 hafta önce Gusti internetten anlaşma yapmış. Benim bulduğum anlaşma.
Gusti and me?
Gusti ve beni.
( Gusti ) What are you looking for?
Ne arıyorsun?
( Gusti ) I told you. I don't know.
Söyledim.Bilmiyorum!
Put these all over Gusti's building.
Bütün bunları Gusti'nin binasına bırak.
Briggs made this for me.
Bunları Gusti'nin apartmanının her tarafına koydu.
He put these all over Gusti's apartment.
Bu kuşları benim önüme koydu,
If Briggs is behind all of this, if he's the one who gave Gusti the red cell phone, then wouldn't he and Gusti know each other?
- Evet. Bütün bunların arkasında Briggs varsa, Ve Gusti'ye kırmızı cep telefonunu veren kişi oysa,
Briggs could have left Tijuana, driven past LA to Santa Barbara, and still got back in time to meet me at the docks and see Gusti.
Briggs Tijuana'da ayrılmış olmalı, l.A.'den Santa Barbara'ya geçerek, hala benimle rıhtımda buluşmak ve Gusti'yi görmek için zamanı olmalı.
You arranged for Gusti to pick up the sarin at the port of L.A.
Sarini alması için ayarladın. Ölüme yakın deneyimimi bana karşı kullandın.
How could I arrest Martun? You were supposed to stick to Gusti and wait for the buyer to call.
- Gusti'ye yapışman ve alıcının aramasını beklemen gerekiyordu.
Hey, how'd it go with Gusti?
- Hey, Gusti'yle nasıl gitti?
Did it lead him to Gusti Kadek Pendit? Yes, as a matter of fact, it did.
Evet, aslına bakarsan öyle.
Did he, as per his profession, go undercover with Gusti and ride that relationship to Martun Sarkissian?
Profesyonelliği gereğince, Gustiyle gizli kapaklı iş çevirdi ve Martun Sarkissian'la bağlantı için kullandı mı? 42 43 Evet, evet, ve evet.
I counted on you being smarter, better than the next guy, and still I didn't give you enough credit, because you caught on to me.
Ve hala sana yeterince güven veremedim çünkü beni anladın. 90 - Gusti'den ne haber, hah?
And what about Gusti, huh?
Bunu imzalarım, sen özgür olursun.
And Colby and Gusti... and a laundry list of people that one way or another have been consumed, not by bad guys, but by Briggs.
Javi Arrabuena gibi pisliklerdi, yani her neyse. Ve Colby ve Gusti... Ve öyle ya da böyle yok edilen insanların listesi.
Gústi, we're gonna kill you!
Gústi, seni öldüreceğiz!
- Gústi!
- Gústi!
- Gústi, this was not good.
- Gústi, ayıp ettin.
- Gústi, are we?
- Gústi, öyle mi?
- What Gústi is trying to say... - Yes?
Gústi ne söylemeye çalışıyorsun?
Gústi and I took a few ideas, to him, and concluded that we should set up deposit accounts in the UK and Holland, with interest that no one else can touch.
Gústi ve ben bir kaç fikir aldık ve bir sonuca vardık İngiltere ve Hollanda'da mevduat hesapları açmamız gerek kimsenin dokunamayacağı faizle birlikte tabii.
It'd be best if you step aside a little here and let Gústi and I lead the discussion.
Biraz kenarda kalıp Gústi ile benim tartışmayı yönlendirmemize izin vermen en iyisi.
Yes.
O ve Gusti birbirlerini tanıyor olamazlar mı?
I told you, Gusti is lying. Briggs is involved.
- Sana söyledim, Gusti yalan söylüyor.
That's the same phone Gusti had, huh? Yes!
- Gusti'de olan telefondan, hah?
Yes, he did.
Onu Gusti Kadek Pendit'e mi yönlendirdi?