English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ G ] / Gwyneth

Gwyneth translate Turkish

152 parallel translation
The rift was healed back in 1869.
- Gwyneth adında bir kız sayesinde.
Thanks to a girl named Gwyneth.
Çünkü Gelth adı verilen yaratıklar, bu yarığı geçit olarak kullanıyorlardı.
- And you're, like, Gwyneth.
- Seni de Gwyneth sanıyor olmalı.
- We mean it. You're so Gwyneth.
- Ama Gwyneth gibi davranıyorsun.
- She's not prettier than Gwyneth.
- Gwyneth'ten güzel değil.
She came in for the Gwyneth Paltrow...
Gwyneth Paltrow olacağım diye girdi ama...
You spot a Gwyneth Paltrow look-alike across the room.
Gwyneth Paltrow benzerini odada gördün.
I'm Gwyneth.
Ben Gwyneth'im.
That's a lot of pressure... I mean, you being Gwyneth Paltrow and all.
Senin Gwyneth Paltrow olman ne büyük bir baskı.
You be Gwyneth.
Şimdi sen Gwyneth'sin.
I'm... I'm Gwyneth.
Ben... ben de Gwyneth.
Gwyneth Paltrow sees her.
Gwenyth Paltrow ona gidiyor.
- No! Come on. Gwyneth Paltrow's on the cover.
Ama kapakta Gwyneth Paltrow var.
Paltrow, Gwyneth.
Paltrow, Gwyneth.
The other day I'm watching this movie with Brad Pitt and that blond Gwyneth Paltrow.
Geçen gün bir film izledim. Brad Pitt ve o sarışın oynuyordu Gwyneth Paltrow.
Call her Gwyn.
Adı Gwyneth olsun.
Blythe Danner still loves Gwyneth Paltrow. Oops!
Blythe Danner, Gwyneth Paltrow'u hâlâ seviyor.
- Reading that article on Gwyneth?
- Gwyneth'le ilgii makaleyi okudun mu?
- Gwyneth Paltrow? - Nah.
- Size Gwyneth Paltrow'u önereyim?
Isn't that the guy that made it with Gwyneth Paltrow?
Gwyneth Paltrow'la sevişen adam değil miydi o?
I HAVE THE SAME SHOES AS GWYNETH PALTROW!
Gwyneth Paltrow'la aynı ayakkabıları giyiyoruz.
Where's the fiancée? Where's Gwyneth Paltrow? Out sick tonight?
Yoksa Gwyneth Paltrow bu gece hasta mı?
- Must be quite a girl to usurp Gwyneth. - Amazing, actually.
Gwneth'i yerinden edebildiğine göre çok sıkı hır kız olmalı.
Do you think she's trashing me to Gwyneth Paltrow or lan McKellen?
Gwenyth Paltrow ya da lan McKellan'a hakkımda kötü şeyler söylüyor muydun?
I don't flatter myself that Gwyneth Paltrow or lan McKellen would be interested in my love life, but...
Gwenyth Paltrow ya da lan McKellan'ın aşk hayatımı merak etmediklerini biliyorum ama- -
Gwyneth and Madonna go to those things, right?
Gwyneth ve Madonna böyle şeylere giderler, değil mi?
Second billing, right after Gwyneth's.
İkinci promosyon GWyneth'inkinden hemen sonra. Evet.
Plane crashes, guy dies, he ah, looks up the widow, Gwyneth Paltrow.
Uçak düşer, adam ölür. O da adamın karısı Gwyneth Paltrow'la ilgilenir.
Look, Gwyneth, you're old enough now to hear this from me.
Dinle, Gwyneth, bunu benden duyacak yaştasın.
But that looks like Gwyneth Paltrow.
Ama bu Gwyneth Paltrow'a benziyor.
I have much more emotional depth than Gwyneth.
Bende Gwyneth'tan daha fazla duygusal derinlik varmış.
Gwyneth Paltrow.
Gwyneth Paltrow.
Tom Cruise bought a place in Dulwich, Madonna "s just moved into Marylebone Gwyneth Paltrow" s down in Fulham.
Tom Cruise Dulwich'de bir yer aldı, Madonna Marylebon'a yerleşti... Gwyneth Paltrow'un evi Fulham'ın aşağısında.
Gwyneth, no!
Gwyneth, hayır!
I ask him to make me look like Gwyneth Paltrow.
Beni Gwyneth Paltrow'a benzetmesini istedim.
Hm, you too Gwyneth.
Hm, senden de Gwyneth.
Gwyneth.
Gwyneth.
He came in with a patient there the young girl found at Ty Gwyneth earlier this evening.
Akşam saatlerinde Ty Gwyneth'da bulunan bir kızla birlikte geldi.
It's going to be all right, Gwyneth.
Her şey düzelecek, Gwyneth.
Thanks to a girl named Gwyneth because these creatures called the Gelth were using the rift as a gateway, but she saved the world and closed it.
- Gwyneth adında bir kız sayesinde. Çünkü Gelth adı verilen yaratıklar, bu yarığı geçit olarak kullanıyorlardı. Bu kız, yarığı kapattı ve Dünya'yı kurtardı.
Gwyneth! Get down here now!
Gwyneth!
Gwyneth!
Gwyneth!
- Gwyneth, you know full well.
- Ne demek bu? Gwyneth, gayet iyi biliyorsun.
- Gwyneth, you can tell me.
Gwyneth, bana söyleyebilirsin.
Now, Gwyneth...
Şimdi, Gwyneth.
- It can't get through. You're controlling it.
Gwyneth, seni kontrol etmiyor, sen onu kontrol ediyorsun.
I have faith in you, Gwyneth.
Sana güveniyorum, Gwyneth.
Gwyneth?
Gwyneth!
Gwyneth, send them back!
Gwyneth, durdur onları! Onları hemen geri gönder!
- They do.
Evet Gwyneth.
Oh, Gwyneth...
Gwyneth. Hemen kes şunu.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]