English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ H ] / Hailed

Hailed translate Turkish

336 parallel translation
There's your South Side hailed in a box. Nailed in a...
Senin şu Güney Yakan bir tahta kutunun içinde emniyete alınmış durumda.
Whiles I stood rapt in the wonder of it, came missives from the king, who all-hailed me'Thane of Cawdor', by which title, before, these weird sisters saluted me, and referred me to the coming on of time, with'Hail, king that shalt be!
Ben daha şaşkın bakınıp dururken kraldan haberciler geldi, "Cawdor Bey'i" diye selamladılar beni, az önce üç cadının selamladığı gibi. Hemen ardından demişlerdi :
Who hailed you, you old bumboat?
Kim seni rahatsız etti bakayım?
But you were on the way to dump Paine's body when Reynolds hailed you.
Ama Reynolds seni durdurduğunda... Paine'nin cesedinden kurtulmaya gidiyordun.
But we'll be hailed by future generations.
Ama gelecek nesillerce saygıyla anılacağız.
When my father, Marcus Aurelius, died, you brought me a torch and hailed me undoubted Caesar!
Babam Marcus Aurelius, öldüğü zaman, bana bir meşale verip, beni şüphesiz bir Sezar olarak selamlamıştın.
" Been hailed as a princess By one and by all
" Herkes tarafından prensesler gibi selamlansaydım
... against whom I've warned you continually and whom you recently hailed as a hero has gone over to the enemy.
... sizi kendisine karşı sürekli uyarmama rağmen geçenlerde kahraman ilan ettiğiniz o kişi, düşmanın tarafına geçti.
Then, prophet-like they hailed him father to a line of kings.
Cadılar "Soyundan krallar çıkacak" diye kehanette bulundu ona.
While I stood rapt in the wonder of it, came missives from the king, who all-hailed me, Thane of Cawdor by which title, before, these weird sisters saluted me and referred me to the coming on of time with :
Orada şaşkınlıktan donup kalmışken kraldan haberciler bana Cawdor Beyi olarak hitap etti daha önce aynı unvanla, cadılar beni selamlamış ve gelecek için bana şöyle demişlerdi :
What so proudly we hailed...
Ne kadar gururluyuz...
I... I HAILED A CAB A COUPLE OF TIMES. I THOUGHT I'D MAKE UP FOR IT SOMEHOW.
Doğrusunu söylemek gerekirse benim birkaç kez taksi çağırdığım oldu.
If Mr. Ben-Gurion were to announce that he had made peace with me He would be hailed as a hero.
Şayet Bay Ben-Gurion'un benimle barış anlaşması yaptığı açıklansaydı bir kahraman ilân edilirdi.
In France, he is hailed as Le Lezard.
Fransa'da,'Le Lezard'olarak karşılanır.
Next, they will be hailed as the two messenger of God.
Sonra da Tanrının iki habercisi olurlar!
I hailed a cab on Park Avenue this afternoon. And before I could get in it, you stole it.
Bu akşam Park Bulvarı'nda bir taksi durdurmuştum ve ben daha binemeden sen taksiyi çaldın.
It was like a bad movie. We both hailed the same taxicab.
İkimiz de aynı taksiye binmeye çalıştık.
Am I lucky I hailed that taxi!
O taksiyi durdurduğum için çok şanslıyım!
Captain, we are being hailed.
Selamlanıyoruz.
Sir, we are now being hailed.
Efendim, şimdi selamlanıyoruz.
We are being hailed by a small transport vessel, - just coming into range.
Şu anda menzilimize giren küçük bir nakliye gemisi tarafından... selamlanıyoruz.
I have hailed the shuttle on all frequencies.
Tüm frekanslardan mekiğe selamlama yolladım.
Captain, we are being hailed.
Kaptan, selamlanıyoruz.
- Sir, we are being hailed.
- Efendim, selamlanıyoruz.
- Captain, we're being hailed.
- Kaptan, selamlanıyoruz.
- We are being hailed, sir.
- Selamlanıyoruz efendim.
Myself, way back when, my folks originally hailed from Yorkshire.
Bizimkiler Yorkshire'dan gelmiş.
But the crowning jewel in Flint's plan to attract tourists was Auto World... hailed by city officials as the world's largest indoor theme park.
Ama Flint'in turist çekme planının esas oyuncusu Otomobil Dünyası'ydı. Şehir yetkilileri tarafından dünyanın en büyük kapalı lunaparkı olduğu söyleniyordu.
We are being hailed.
Selamlanıyoruz.
Captain, you are being hailed.
Kaptan, selamlanıyorsunuz.
Sir, we are being hailed by the Borg.
Efendim, Borg tarafından selamlanıyoruz.
- We are being hailed by Capt DeSoto.
- Kaptan DeSoto bizi selamlıyor.
Captain, we are being hailed by the alien vessel.
Kaptan, yabancı gemi bizi selamlıyor.
Sir, we are being hailed by Governor Vagh.
Efendim, Vali Vagh tarafından selamlanıyoruz.
Captain, we are being hailed by the Klingon Homeworld.
Kaptan, Klingon anavatanından aranıyoruz.
Captain, we are being hailed by the other vessel.
Kaptan, diğer gemi iletişime geçmek istiyor.
Up then from the ground sprang I and hailed the earth with such a cry...
Sonra yerden fırladım Yukarı Ve böyle bir ağlama ile dünya selamladım. "
I'm sure your work will be hailed as a stunning breakthrough.
Çalışmanızın müthiş bir ilerleme olarak kabul edileceğine eminim.
Sir, we're being hailed again by the Academy.
Efendim, tekrar Akademi'den aranıyoruz.
Sir, the Enterprise hailed us again.
Efendim, Atılgan yine çağrı yaptı.
- We're being hailed.
- Selamlanıyoruz.
Three days ago, I hailed them.
Üç gün önce, onları selamladım.
Sir, we are being hailed.
Efendim, selamlanıyoruz.
- Captain, we are being hailed.
- Kaptan, selamlanıyoruz.
I will be hailed as the benefactor of our species.
Ve kendi türümüzün hayırseveri olarak anılacağım.
Have they hailed us yet?
İletişim kurdular mı?
We're being hailed.
Selamlanıyoruz.
Captain, we are being... you are being hailed, by name.
Kaptan, selamlanıyoruz. Sizi selamlıyorlar, adınızla.
As a result, my brother and I were hailed as heroes.
İnsanlarım kurtuldu.Minotia ve ben kahramanlar olduk.
We're being hailed!
Çağrı yapılıyor!
We are being hailed by someone using a Federation signal.
Birisi Federasyon sinyali kullanarak, bizi aradı.
hailey 239

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]