English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ H ] / Hain

Hain translate Turkish

5,145 parallel translation
Well, they thought she was a traitor.
Hain olduğunu zannediyordular sonuçta.
Of course, Judas was not in the picture,
Tabii, hain resimde yok.
Treacherous!
Hain!
Treacherous whore!
Hain fahişe!
Where is this treacherous prophecy?
Nerede bu hain kehanet?
Traitor!
Hain!
Turns out it belongs to a traitor.
Meğerse içinde bir hain varmış.
- Hey, you bitch-ass traitor.
- Hey, orospu götlü hain.
Selima believes you to be treacherous at root, traitorous to your core.
Selima, aslında bir kalleş olduğuna yürekten hain olduğuna inanıyor.
Hey, you traitorous piece of shit.
- Selam aşağılık hain.
Mogilny was considered a traitor, especially because he was in the Soviet Army.
Sovyet oyuncu Buffalo'da bulunmaktan çok hoş. Mogilny hain olarak ele alınmıştı çünkü çünkü aslında kendisi Sovyet Ordusu'ndandı.
The devil was never going to let a promised land be built here without a fight, without a battle!
Şeytan hiçbir zaman burada kutsal bir ülkenin kurulmasına izin vermeyecekti. bu muharebedeki en uğursuz, en hain silah. Karşı koymadan, savaşmadan.
You're a John, not a Judas.
Sen bizdensin, hain değil.
- Do we call her a traitor?
- Ona hain diyor muyuz?
A traitor inside the administration...
Yönetimin içindeki hain...
We have a traitor amongst us.
Aramızda bir hain var.
Another traitor.
Bir hain daha ha. Vay be.
It turns out old Parkey was legit.
İhtiyar Parkey'nin hain olmadığı ortaya çıktı.
The G.I. Joe mutineers are even worse than Cobra because they're traitors.
G.I. Joe asileri Kobra'dan bile kötü çünkü onlar hain!
"To the traitor Hiroshi."
"Hain Hiroshi'ye."
We have a verified traitor who may know the name of every single one of these people.
Elimizde teyit edilmiş bir hain var. Tüm bu insanların hepsini biliyor.
Based on our review, he not only fits the defector's profile of the traitor, but he had access, opportunity, and motive.
Görüşümüze göre sadece sığınmacının tanımladığı hain profilini karşılamıyor. Ayrıca erişimi, fırsatları ve gerekçeleri vardı.
Our assets are dead, and the traitor who killed them is scot-free.
Muhbirlerimiz öldü. Ve onları öldüren hain elini kolunu sallayarak dolaşıyor.
Howard fits the profile of the traitor.
Howard hain profiline uyuyor.
And I was wrong about you, traitor.
Ben de senin hakkında yanılmışım, hain!
You and that Judas have been deceiving me from the start.
Sen ve o hain başından beri beni kandırıyordunuz.
For the record, I hated her before we found out she was a super villain.
Haberiniz olsun onun bir süper hain olduğunu öğrenmeden önce de ondan nefret ediyordum.
Pig and a knave. Traitor and a whore.
Hem hain hem orospu.
All my favorite people are traitorous whores.
En sevdiğim insanlar hain orospulardır.
How about we take Ames up to the seventh floor and have him tell the DCI in person that he's the traitor?
Ames'i yakalayıp onu yedinci kata çıkarsak ve DCI'a şahsen bir hain olduğunu söylettirsek nasıl olur?
A traitor?
Bir hain mi?
I tell you that there is a traitor in your midst and you talk to me about procedure, procedure, procedure?
Aranızda bir hain var diyorum. Siz bana sadece prosedür, prosedür ve prosedür mü diyorsunuz?
I assure you, I am not a traitor.
Sizi temin ederim ki, Ben bir hain değilim.
Not a traitor, no.
Bir hain değilim, hayır.
And now we have a verified traitor who may know the name of every single one of these people.
Ve şimdi elimizde teyit edilmiş bir hain var. Tüm bu insanların hepsini biliyor.
Someone in this building is a traitor.
Bu binadan birisi bir hain.
And other things. The fact that there is probably a traitor working in this building, and no one will take the time or effort to go after that person.
Gerçek şu ki büyük olasılıkla bu binada bir hain var ve bu kişinin peşinden gitmek için kimse çaba harcamıyor.
_ _
Ülken için bir hain.
Apparently, some people did believe that you were a traitor... and acted accordingly.
Anlaşılan, bazıları senin bir hain olduğuna ve buna göre davrandığına inanıyor.
Possibility of being the traitor.
Hain olma olasılıklarına göre.
Does that make him a traitor?
Bu onu bir hain mi yapar?
You're not the traitor.
Hain olan sen değilsin.
* *
Hain! Hain!
* *
- Öldürün onu! - Hain! Hain!
You have done more for me in the past 24 hours than that traitor Kurt Hummel has since graduation.
Çok eğlenceli. Son 24 saatte benim için hain Kurt Hummel'ın mezuniyetten beri yaptığından fazlasını yaptın.
Well, A : I hardly know you, so I'm not really being a traitor.
Şey, birincisi seni çok az tanıyorum yani hain sayılmam.
I'm not speaking to you, traitor!
- Seninle konuşmuyorum hain!
When I find the traitor, I'll make them beg for mercy, but I will not grant it.
O hain elime geçtiğinde merhamet etmem için yalvaracak. Ama merhamet göstermeyeceğim.
And the Atrian traitors who helped them.
Onlara yardım eden hain Atrianlar da.
Put your name to the declaration that you are a traitor.
Bir hain olduğunun deklarasyonunun altına adını koy.
-... and attempts fire! ... against all traitorous conspiracies...
... tüm hain komplolara..

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]