English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ H ] / Han's

Han's translate Turkish

8,917 parallel translation
( Caroline ) Han, I can't believe you would hire someone just'cause Max asked you to.
Han sırf Max istedi diye birini işe aldığına inanamıyorum.
Han, you stand there and try to look smart.
Han sen köşede dur ve zeki görünmeye çalış.
Han, it's the art scene.
Han sanat sergisindeyiz.
Han, that's my new boss.
Han, bu benim yeni patronum.
What's your name, miss?
İsminiz nedir hanımefendi?
Let's go before the, uh, lady has a panic attack.
Psikolog hanım panik atak geçirmeden gidelim.
Ladies, mint and English breakfast.
Hanımlar, muhteşem bir İngiliz kahvaltısı.
That's enough, young lady.
Yeter genç hanım.
Lady's baby grand is flat, so...
Bir hanımın piyanosu bozulmuş da.
Pardon me, ma'am.
Bakar mısınız han'fendi?
Excuse me, ma'am.
Pardon, bakar mısınız han'fendi?
Miss, let's get you to a restroom.
Hanımefendi, lavaboya gitmenize yardım edeyim.
This is Gina's great-aunt Susan. Hi.
Bu hanım Gina'nın büyük teyzesi Susan.
It's Oleg and Han moving in.
Oleg ve Han taşınıyorlar.
Really, Han, It's like your arms are only there for decoration.
Cidden Han, Sanki kolların orda sadece dekorasyon için var gibi.
Speaking of babies, look, there's Han.
Bebeklerden bahsetmişken... Bak Han orada.
What, you are going to shoot me, you sissy boy?
Ne yani beni vuracak mısın? Seni hanım evladı bebe.
Our upcoming shows are on there, plus there's a coupon for a free drink if you're a lady, so...
Orada sahne alacak sıradaki gösterimiz için. Ayrıca, bir hanımefendiyseniz bedava içki kuponu var, yani...
For the duration of the Emperor's visit, dear lady, roundinit's very muchwers of the nazara Roman one. Ish matter.
İmparator'un ziyareti süresince, hanımefendi bu gayet de bir Roma meselesi.
Sorry, Officer, she's a virgin.
Kusuruna bakmayın, memur hanım. Kız bakire.
Chairman, you mustn't do this.
Başkan Hanım, böyle yapmamalısınız.
Lady, be quiet. That's all I ask of you.
Hanımefendi, lütfen sakin olun!
It's all right, madam. We're the police.
Bizler polisiz hanımefendi.
It's over, madam. It's finished. You come with us...
İşte böyle hanımefendi, az kaldı.
It's all right, madam.
- Arkanı dön dedim! Sakin olun hanımefendi.
There's nothing you can't find in Chunghae Trading Company.
Chunghae Ticaret Han'ında bulamayacağın şey yoktur.
There's no place in Goryeo that will take care of you
Goryeo'da sana bizim gibi bakacak başka han yok!
Ma'am, it's all right.
Han'fendi, her şey yolunda.
It's all right, ma'am. Give me your hand.
Her şey yolunda, han'fendi.
Herself and Captain Dickinson's wife were among the few Alamo survivors.
O ve Yüzbaşı Dickinson'un hanımı hayatta kalanlar arasındaydı.
Oh, pardon my crass friend's language, ma'am. Thank you, Truett.
Kaba arkadaşımın sözlerini affedin, han'fendi.
I will rectify the stink upon arrival to Buckley's way station.
Buckley'in hanına vardığımızda koku meselesini halledeceğim.
- He's over 18, ma'am.
- 18 yaşın üstünde hanımefendi.
That's right, ladies.
Doğru duydunuz hanımlar.
Ladies, how about we focus on Danny, and not worry about who did what to whom.
Hanımlar, Danny'e odaklanıp kim kime ne yapmış diye endişelenmeyelim.
Someone's talking in my head. I'm your worst nightmare, lady.
En kötü kabusun küçük hanım.
No one's gonna believe Han's our lawyer, anyway.
Kimse Han'in avukatımız olduğuna inanmaz zaten.
Send me down a Moscow Mule and two of whatever the lady's having.
Bana bir votka kokteyli, iki tane de hanımefendi ne içiyorsa ondan ver.
- No, because it's not 1950, and I'm not a housewife who needs your permission.
Çünkü 1950'de değiliz ve ben de iznine ihtiyacı olan bir ev hanımı değilim.
~ It's a ladyboy!
─ O bir hanımevladı!
Ladies and gentlemen, I'm about to show you the world's filthiest word.
Beyefendiler ve hanımefendiler, size dünya üzerindeki en kaba kelimeyi göstereceğim.
A little stitching, that's all that is required, memsahib. Stitching?
Gerekli olan şey biraz dikiş hanımefendi.
And, Han, your sweater's eating your head.
Han boğazlı kazağın kafanı yiyor.
Who's the pretty little lady... Your secretary?
Bu güzel hanım kim?
Young Merve was a tender 15 Who was it who deceived her?
# On beş yaşında da Merve de Hanım Kimlere aldanmış #
- But you've got me wrong.
- Hanımefendi, beni yanlış anladınız.
Actually I... Of course I was gonna ask you. But my gran beat me to it.
Yok, ben aslında, tabii ki ben çağıracaktım da ananem Peyker Hanım benden önce davranmış.
Ma'am, what's henry's apartment number? Uh, 517.
- Hanımefendi, Henry'nin dairesi kaç numara?
Excuse me, miss?
- Bakar mısınız, hanımefendi?
I'm here to notify you, ma'am, that in this county, any deer shot by a hunter is that hunter's property regardless of how far it runs or who intercepts it before it dies.
- Hanımefendi, bu bölgede bir avcı tarafından vurulan her geyik, o avcının malıdır ölmeden önce ne kadar uzağa koşarsa veya önüne kim çıkarsa çıksın.
- What's your address, ma'am? - 978 Tiehack Court.
- Adresiniz nedir hanımefendi?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]