Harum translate Turkish
9 parallel translation
Yesterday you were a harum-scarum child with dirty hands and a willful heart.
Daha dün kirli ellerinizle, inatçılığınızla delişmen bir çocuktunuz.
I was a harum-scarum, reckless sort of lad, but I was always honest and plain dealing as well.
Ben deli dolu, dünyayı umursamayan bir gençtim, fakat daima dürüst olmuştum ve işlerimde doğruluktan ayrılmamıştım.
I know it got a little harum-scarum up there, but you never have to fly with me again if you don't want to.
Zorluk yaşadığımızı biliyorum ama eğer istemezsen bir daha benimle uçmak zorunda değilsin.
Not unlike Gary Brooker of Procol Harum.
Procol Harum grubundan Gary Brooker'la karıştırmayın.
One spot, two spot, zigzag, tear, pop-dye, penny got, tennyum, tear harum-scarum, rip them, tear them, te, ta, toe.
Oooo piti piti, karamela sepeti, terazi, lastik jimnastik, öğretmenimiz oto-ma-tik.
- You got Procol Harum?
- Procol Harum var mı?
I hear you're a procol harum fan.
Procol Harum hayranı olduğunu duydum.
George, in his Mini, and us in the Rolls-Royce, with Procol Harum playing Whiter Shade Of Pale, driving along the English country roads from Surrey to Sussex.
John'un Rolls-Royce aracı... bizi bekliyordu. Heathrow Havaalanı'nın dışına çıktık. George, Mini marka arabasındaydı.
And Brian was waiting for us.
Biz Rolls-Royce'da Procol Harum grubunun "Whiter Shade Of Pale" parçasının eşliğinde,