English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ H ] / Havana

Havana translate Turkish

824 parallel translation
Havana...
Havana...
That's from Ηavana.
Bu Havana'dan.
I brought you a box of real Havana cigars.
Size bir kutu hakiki Havana purosu getirdim.
If you take this boat to Havana, I'll clear your name while you're away.
Bu gemiyle Havana'ya gidersen sen ülke dýţýndayken adýný temize çýkarabilirim.
If she's waiting for me to ask her, she can wait till Havana freezes over. - Quite right.
Ondan istemem için beni bekliyorsa, Havana buz tutarsa belki.
Havana? Rio?
Havana?
MAJOR : Well, I've got some Havanas.
Güzel, elimde birkaç tane Havana var.
Why don't you go to Havana?
Neden Havana'ya falan gitmiyorsun?
Havanag? Youg, meeg – Havanag?
Havana? "sen, ben" Havana?
Nog, Toto. Youg – Havanag.
Hayır Toto. "Sen" Havana.
What's Drusilla going to tell the family back in Havana?
Drusilla Havana'dan döndüğü zaman ne söyleyecek?
We took him on in Havana.
- Havana'ya götürecektim.
I thought girls raised in Havana never even looked at men... till they were married to them.
Gerçekten soruşturmuyorum. Havana kızları evlenene dek erkeklerinin yüzlerine bakmazlar.
The Southern Cross is refitting at Havana. If you'll recall...
Havana'da Güneyin Buharlısı'nı ona verirsek...
Loxi, I wish I didn't have to go back to Havana tomorrow.
Oh, Loxi. Keşke yarın Havana'ya dönmek zorunda olmasam.
I'm a pretty poor one to be giving advice. But you go on back to Havana and ask your mother about it first.
Öğüt verme konusunda oldukça kötüyüm ama Havana'ya geri dön ve bunu önce annenle konuş.
My schooner will take you to Havana tonight.
Adamım seni bu gece Havana'ya götürecek.
If they try to keep you in Havana, I'll bust that town...
Seni Havana'da tutarlarsa o zaman...
She's safe in Havana.
Havana'da, emniyette.
I've got to stop the Southern Cross in Havana.
Güneyin Buharlısı'nı Havana'da durdurmalıyım.
- Racing to Havana to break him?
Onu mahvetmek için Havana'ya kadar yarışarak mı?
He'll never command even a mud scow in this world or the next, once I reach Havana.
Ben Havana'ya vardığımda bir daha kaptanlık yapamayacak.
Then you'll never reach Havana.
Öyleyse asla Havana'ya ulaşamayacaksın.
We'd be in Havana except for what I did.
Bun yapmasaydım Havana'da olacaktık.
The reason the Claiborne didn't reach Havana was that I disabled her.
Claiborne'un Havana'ya ulaşamamasının nedeni onu etkisiz hale getirmemdi.
She promised to come back to you soon from Havana. Didn't she?
En kısa zamanda Havana'dan döneceğine söz vermişti, değil mi?
Havana will be very gay this season.
Bu sezonda Havana çok keyiflidir.
I'd like to make a call to Havana, Cuba.
Küba, Havana'yla görüşmek istiyorum.
I flew to Havana and I caught the boat there.
Havana'ya uçtum ve gemiyi orada yakaladım.
A pack of Havanas and a Hudson.
Bir paket Havana ve bir de Hudson.
And even if he were he wouldn't be smoking a Bolivar cabinet size, imported from Havana, especially for connoisseurs.
İçse bile, Havana'dan özellikle tiryakisi için ithal edilen büyük purolardan içmesi mümkün değil.
From Havana, it'll be a cinch to make South America.
Havana'dan Güney Amerika'ya geçmek çocuk oyuncağı.
Havana isn't it?
- Havana, öyle değil mi?
Hard to get those in the war, but they come in regularly from Havana now.
Güzel. Savaş sırasında bulmak zordu ama artık Havana'dan geliyor.
One week in Havana and this whole thing will have blown over.
Havana'da bir hafta ve bütün bu iş bitmiş olacak.
We'II pick up some things in Havana.
Havana'da bir şeyler alırız.
Gaylord Mitty, the Mississippi gambler... puffed nonchalantly on a handmade Havana.
Gaylord Mitty, Mississippi Kumarbazı... umursamazcasına Havana purosunu tüttürüyordu.
No, I came to see her about a job I can get her in Havana.
Hayır, Havana'da ayarlayabileceğim bir iş için onu görmeye geldim.
- I flew in this morning, by way of Havana.
- Bu sabah Havana'dan doğru buraya uçtum.
Old Havana?
Havana'dan.
Real Havana.
Gerçek Havana sigarası.
Havana's, the finest money can buy.
Havana malı, paranın satın alabileceğinin en iyisi.
Drunk in every cheap bar in Havana.
Havana'nın bütün ucuz barlarında içiyor.
Havana?
Havana mı?
It seems to me the one place a doll would come in handy would be in Havana.
Madem öyle, bence Havana'ya giderken bir kadın çok faydalı olabilir.
I choose to travel alone, but if I wish to take a doll, the supply is more than Woolworths has got beads.
Ben yalnız gitmeyi tercih ediyorum. Eğer Havana'ya bir kadın götürecek olsam elimi sallasam ellisi.
Will you bet 1,000 bucks that if I name a doll, you can take the same doll to Havana with you tomorrow?
Bahse var mısın? Sana bir kadın söyleyeceğim, yarın onu Havana'ya götürebileceğine dair 1000 dolara bahse girer misin?
- Havana.
- Havana'da.
- Havana, Cuba?
- Havana, Küba mı?
Oh, no.
Havana'yı seviyor.
- Only tonight.
Yarın Havana'ya uçuyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]