Have you been here all night translate Turkish
56 parallel translation
- Have you been here all night?
- Bütün gece burada mıydın?
Have you been here all night?
Tüm gece boyunca burada mıydın?
Have you been here all night?
Bütün gece burada mıydın?
Have you been here all night?
Bütün geceyi burada mı geç irdin?
Dear Lord, have you been here all night?
Tanrım, bütün gece burada mıydın?
Have you been here all night?
Bütün geçe burada mıydın?
- Have you been here all night?
Bütün gece burda mıydın?
Have you been here all night?
Bütün gece buradamıydınız?
Len, have you been here all night?
Len, bütün gece burada mı kalacaksın?
Have you been here all night?
Bütün geceyi burada mı geçirdiniz?
have you been here all night?
Bütün gece burada mıydın?
Have you been here all night?
- Bütün gece burada mıydın?
Have you been here all night? Yeah.
Tüm gece burada mıydın?
Have you been here all night?
Tüm gece burada mıydın?
Have you been here all night?
Bütün gece burada mıydınız?
Have you been here all night, waiting up for me?
Bütün gece beni mi bekledin?
But... have you been here all night?
- Sen tüm gece burada mıydın?
Have you been here all night? I know where your killer is.
Katilin nerede olduğunu biliyorum.
Have you been here all night?
Gece boyunca burada mıydın?
Sweetie, have you been here all night?
Tatlım, tüm gece burada mıydın?
Have you been here all night, Mr. Vaziri?
Bütün gece burada mıydınız Bay Vaziri?
~ Have you been here all night?
- Bütün gece ayakta mıydın?
Wait, have you been here all night?
- Bütün gece burada mıydın?
She kept calling for you all night. lt would have been better if you'd been here.
Sizi tüm gece aradı. Burada olmanız daha iyi olurdu..
Well, what have you been sitting here all night for?
Ne diye bütün gece burada oturup durdun peki?
We would have been out here all night if you hadn't answered our distress call. Oh, I didn't.
Bütün gece burada kalacaktık, eğer siz yardım çağrımızı duymasaydınız.
- Have you been out here all night?
- Bütün gece burada mıydın?
And I have been sitting here all night long regretting what I said to you earlier.
Bütün gece burada oturup sana söylediklerime pişman oldum.
If I have been lying here right next to you, all night, and I still have not given you a proper kiss then I must have lost my touch.
Bütün gece yanında uzandım ve seni daha doğru düzgün öpemedim bile. Şeytan tüyümü kaybetmiş olmalıyım.
Wait. You guys haven't been here all night, have you?
Bence benimle okula gelmeseniz daha iyi.
What I'm trying to say, Captain, is maybe if you weren't up all night drinking, Jo-Jo would have still been here.
Söylemeye çalıştığım, Yüzbaşı belki tüm gece içmemiş olsaydın, Jo-Jo hâlâ aramızda olurdu.
I know it's been a long night, but in spite of the polls, I want you all to know that everyone here and everyone that supported us around the country have made a difference- - an even bigger difference than I think any of us could have imagined.
Biliyorum uzun bir gece oldu ama yapılan anketlere rağmen... burada bulunanların... ve ülke çapında bizi destekleyen herkesin... bir fark yarattığını bilmesini istiyorum.
You have been here all night.
- Bütün gece buradaymışsın.
Have you been here all night?
Tanrı seni korusun! Kate?
Have you been out here all night?
Bütün gece burada mıydın?
You would have been here all night.
Her gece burada olurdun.
Have you been out here all night?
Tüm gece burada mıydın?
I would have been out here all night if it wasn't for you.
Sen olmasaydın bütün gece burada dikilecektim.
But without help, you must have been in here all night.
Ama yardım olmadan bütün gece burada olmalıydın.
- HAVE YOU BEEN HERE STARING AT ME ALL NIGHT?
Tüm gece başımda mı dikildin?
Have you been sitting here all night?
Tüm gece burada mı oturdun?