He said he'd be here translate Turkish
147 parallel translation
But 20 minutes ago, Lucky said he'd be here in five minutes.
20 dakika önce Lucky beş dakika sonra geleceğini söylemişti.
He said he'd be here when he finishes lining up the National Defense Program.
Milli Savunma Planï'nï bitirince gelecegini söyledi.
He said he'd be on time with them cattle, and here he is.
Sürüyü tam zamanında getirdi.
He said she'd be here in an hour.
Sekreterinin bir saate geleceğini söylemişti.
François said he'd make it a point to be here.
François burada olması gerektiğini söylemişti.
There's another thing now if we're all going to be in here three or four days, close together like it might be a good idea if a certain party, not to mention no names was to do what he said he'd do.
Bir şey daha var. Hepimiz üç dört gün burada burun buruna kalacaksak... ismi lazım olmayan birinin yapacağını söylediği şeyi yapmasında... fayda var.
- He said he'd be here
- Geri gelecek mi acaba?
He said he'd be here
Geri gelebileceğini söylediler.
He said he'd be right back so you're to stay here.
O dönene kadar burada kalmanın daha doğru olacağını söyledi.
He said he was gonna be here. If there was a prize for bitchiness, she'd have won.
Fahişelik ödülü olsaydı o kazanırdı.
Jesus, he said he'd be here.
- Tanrım!
He said nobody else would know where we'd put them, that we'd come back and they'd still be here, just the same, but we'd be different.
Nereye koyduğumuzu bizden başkasının bilmeyeceğini, döndüğümüzde aynı şekilde orada olacaklarını, ama bizim farklı olacağımızı söyledi.
He said he'd be here.
Geleceğini söylemişti.
He said he'd be here before the finale.
Finalden önce geleceğini söyledi.
He said he'd be here.
Burada olacağını söylemişti.
He said he'd be here a week.
Bir hafta burada kalacağını söylemişti.
They said he'd be here three days ago.
3 gün önce burada olacağını söylemişlerdi
Said he'd be here a couple of days.
Birkaç gün kalacağını söyledi.
Said he'd be back here in time to catch the bus.
Otobüse yetişeceğini söyledi.
He said he'd be here in 10 minutes.
10 dakikada gelecekti.
He said he'd be here.
Burada olacağını söyledi.
He said he'd be here at 8 : 00, and he's not here.
Saat 8 : 00'de burada olacağını söyledi, ama hala gelmedi.
He said they'd be here by noon.
Öğleye doğru gelecekler.
When I left the office he said he'd be here in 20 minutes.
Ofisten ayrıldığımda, 20 dakika içinde burada olacağını söylemişti.
I thought you said he'd be here.
- Ama sen o olacağını söylemiştin.
Said he'd be here when the hammer went down.
Burada olacağını söyledi.
We're gonna wait for Mr. Rich because he said he'd be here.
Bay Rich'i beklemeliyiz burada olacağını söyledi.
That fool said he'd be here by 11 : 00.
Bu aptal 11.00 de burada olacağını söyledi.
- He said he'd be here.
- Burada olacağını söyledin.
He said he'd be here. - He'll be here.
- Burada olacağını söyledi.
He said he'd be here!
Burada olacağını söylemişti!
He said he'd be here! I don't want to die without seeing him again.
Onu görmeden ölmek istemiyorum.
He said he'd be here!
Geleceğini söyledi.
He's not coming! He said he'd be here.
- Geleceğini söyledi.
Donny called, said he'd be here about 8.
Donny aradı. Saat sekiz civarında geleceğini söyledi.
He said he'd be here. Oh, he's bound to be late.
Burada olacağını söylemişti.
Paul said he'd be here.
Paul de geleceğini söyledi.
He said he'd be here on New Year's Eve.
Yılbaşı gecesi burada olacağını söylemişti.
He said he'd be here before the party.
Partiden önce burada olacağını söylemişti.
He said he'd be at the bridge joining here to heaven.
Köprüde, burayı cennetle birleştireceğini söyledi.
But he said he'd be here.
Ama olacağını söyledi.
- Dad said he'd be in here. Where is he?
- Babam burada olacağını söyledi.
- He said he'd be here in a few minutes.
Birkaç dakika içinde sizinle konuşmak için burada olacakmış.
Before, you said,'He didn't tell us there'd be Peacekeepers here'.
Evvelce "Burada Barış Muhafızları olmayacağını söylemişti" demiştin.
I didn't think I should be here either. But somebody said he'd be over it.
Ben de öyle düşündüm ama biri bana Ross'un bunu unutacağını söyledi.
His captain said he'd be here.
Başkomiseri burada olduğunu söyledi.
His mom said he'd be here.
- Bilmem. Annesi burada olacağını söyledi.
He said he'd be the only one here tonight.
Evde yalnız olacağını söyledi.
That son of a bitch said he'd be here.
Burada olacağını söylemişti.
He said keep an eye on them... that he'd be here soon.
- Onlara göz kulak oluyormuş.Yakında burada olur.
No, he said he'd be here.
Hayır, burada olacağını söylemişti.