English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ H ] / Hiding

Hiding translate Turkish

17,180 parallel translation
So you're saying that our government is protecting the people who took Agent Keen, hiding them from us?
Hükümetimizin Ajan Keen'i kaçıranları koruyup sakladığını mı söylüyorsun?
In 2002, he went into hiding after falling out of favor with the Kremlin.
Kremlin ile ters düştükten sonra 2002'de saklanmaya başladı.
One of the names is a scientist hiding among the survivors we're with.
isimlerden biri bir bilim adamı biz konum mağdurları arasında saklanıyor.
If you're hiding something, he's gonna find out.
- Reade, o Weller. Bir şey saklıyorsan, öğrenecektir.
Each of these women is hiding something. I'm gonna find out what.
Bu kadınların hepsi bir şeyler saklıyor.
What hiding?
- Ne saklaması?
- Itchy back. What is... what're you hiding behind your back?
Arkanda ne saklıyorsun?
They've gone into hiding. So now I don't know where to find him.
Saklanıyorlar ve ben nerede bulacağımı bilmiyorum.
Hiding in the skins of people.
İnsanların derilerinin altına saklanıyorsun.
You're either hiding something from me or you're punishing me because of my father.
Ya benden bir şey saklıyorsun, ya da babam yüzünden beni cezalandırıyorsun.
You're hiding something.
Haftalardır dalgınsın.
We should be looking for a hiding place.
- Bir saklanma yeri aramalıyız.
They're hiding something, Reade.
- Bir şey saklıyorlar Reade.
It could be where the clan was hiding.
Adamlar da orada saklanıyor olabilir.
If that's the case, he'd know where she was and where her family's hiding.
Öyleyse kızın önceden nerede olduğunu ve ailesinin nerede saklandığını biliyordur.
Do you think that's where the Ahmadis are hiding out?
Ahmadilerin orada saklandığını mı düşünüyorsun?
It'll allow us to debrief her before she goes into hiding.
Saklanmaya geçmeden önce onu sorgulamamıza olanak sağlar.
Okay, well, I think the first step would be to lure them out of hiding, if you can even do that.
O zaman yapılacak ilk iş yapabilirsen tabi, onları saklandıkları yerden çıkarmak.
Oh, please, I've been dying to know what you've been hiding in your safe for years now, Roger.
Oh lütfen, orada ne sakladığını öğrenmek için yıllardır can atıyordum Roger.
Where have you been hiding yourself?
Kendini nerelerde saklıyordun?
You need to drop all this. Go back into hiding.
Bunların peşini bırakmalısın.
Hiding doesn't work, Mika.
Saklanmak işe yaramıyor Mika.
Where are you hiding? Ping, ping, ping...
Nerede saklanıyorsun bakalım?
Kinda makes you wonder what she's hiding.
İnsan ne sakladığını merak ediyor.
Go back into hiding.
Saklanmaya geri dön.
I was going to show you this when I came back with the Original. There's no point in hiding it any longer.
Bunu sana asıl kaynakla geldiğimde gösterecektim ama artık saklamanın bir anlamı yok.
Alison thinks we've been hiding out long enough.
Alison uzun zamandır saklandığımızı düşünüyor.
I thought about hiding some of the guns.
Birkac silahimi saklamayi dusundum.
Hiding a couple of guns isn't the answer, not anymore.
Birkac silah saklamak cozum degil artik.
MCC is hiding behind its private corporate status and not complying with federal laws.
Yönetim özel şirket durumunun arkasına saklanıyor ve devlet yasalarıyla işbirliği içerisine girmiyor.
Hiding in holes in basements, anywhere you can think of. You find another frightened fish and you just decide to throw in together.
Bodrumlarda saklanırken, düşünebileceğin her yerde korkmuş bir balık bulursan sadece birlikte olmaya karar verirsin.
I was hiding for so long.
Çok uzun süre saklandım.
Or just hiding from reality.
Ya da sadece gerçekten kaçıyorsunuz.
- hiding from her, okay?
- ve büronun ondan neler sakladığını, tamam mı?
Hiding the money.
Parayı saklamak.
Hiding like the rest of'em?
Diğerleri gibi saklanıyordur.
You're saying Bobo's hiding revenants in the trailer park?
Bobo'nun karavan parkında hortlakları sakladığını mı söylüyorsun?
- You're saying Bobo's hiding Revenants in the trailer park?
Bobo'nun karavan parkında hortlakları sakladığını mı söylüyorsun?
Anybody reaching for that many clichés sounds like they're hiding something.
Bu kadar çok klişe kullanan biri bir şeyler saklıyordur.
Are you hiding something, Steven?
Bir şey mi saklıyorsun, Steven?
I think he's hiding something.
Bence bir şeyler saklıyor.
He's been hiding them since I got here.
Buraya geldiğimizden beri sayfaları saklıyordu.
You are hiding something.
Bir şey saklıyorsun.
The best hiding place you could think of, was a fucking corpse? !
Aklına gelen en iyi yer bir cesedin içi miydi amına koyayım?
She's hiding something.
Bir şeyler saklıyor.
- Where'd you put it? - The best hiding place you could think of was a fucking corpse.
Aklına gelen en iyi yer bir cesedin içi miydi amına koyayım?
you trail off, which is really annoying by the way, but it makes me think that you're hiding something.
Ama bana bir şey saklıyor olabileceğini düşündürüyor.
I'm not hiding anything.
Bir şey sakladığım yok.
P.C., where are you hiding?
P.C., nereye saklandın?
The minute I heard that voice, all the memories came flooding back - - hiding eggs in the backyard, the girls in their dresses,
O sesi duyduğum an, tüm anılarım akın etti birden.
Hiding?
Saklanıyor muydu?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]