English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ H ] / Hilariously

Hilariously translate Turkish

29 parallel translation
Hilariously.
Kahkahayla.
They think we're hilariously funny.
Onları gülmekten öldürüyoruz.
It was also hilariously funny.
Çok komik bir filmdi.
Yeah, life is hilariously cruel.
Evet, hayat çok zalim.
Or hilariously wrong.
Ya da eğlenceli yanlış.
Monsieur Verdoux would deepen the nation's alienation despite this hilariously failed attempt at murder.
Monsieur Verdoux halkı daha da yabancılaştırdı. Oysa son derece komik bir cinayete teşebbüs filmiydi.
Hilariously enough, she gets to stay.
Yeterince gülünç ama o kalacak.
Interoffice sex is prohibited regardless of how hilariously brief and unsatisfying it was.
İş içi seks, ne kadar kısa ve tatmin edici olmasa da yasaklanmıştır.
Excuse me. I just want to say me and the rest of the guys in the blue seats up there saw your funny body and we just wanted to say that it's hilariously inspirational to us.
Afedersiniz, ben ve yukarıda mavi koltuklarda oturan diğer arkadaşlarım birlikte komik vücudunuzu gördük de bize gerçekten çok ilham verici olduğunuzu söylemek istedik.
And the next time you want to do that hilariously ironic "I love Con Air" skit...
Ve bir daha şu komik "Con Air'i seviyorum" ironisini yapacağın zaman...
The hilariously weird things they say when they're learning to talk.
Konuşmayı öğrendiklerinde, neşeli acayip şeyler söylerler.
And she has such hilariously bourgeois ideas about fidelity.
Ve sadakat hakkında komik burjuva fikirlerine sahip.
I find Burroughs to be hilariously funny.
Ben Burroughs'u çok eğlenceli buluyorum.
So, unless you want me to continue to be hilariously clumsy in your store, why don't you tell me where he is?
Yani, eğer benim sakarlıklarıma davem etmemi istemiyorsan Onun nerede olduğunu söylemeye ne dersin?
Every time the crooks try to put the stolen loot back... it always goes horribly and hilariously wrong.
Ne zaman hırsızlar çaldıkları ganimeti yerine koymaya çalışsa olaylar çok kötü, komik ve ters gelişiyor.
Wonderfully, hilariously honest.
Harika bir şekilde, eğlenceli bir şekilde dürüstsün.
You are hilariously funny.
Çok komiksin.
I think you've written beautifully balanced sentences, and I think at times it's hilariously funny.
Bence kelimeleri yerinde kullanmayı iyi beceriyorsun ve bu da bazen işe çok iyi renk katıyor.
Hilariously, it seems he'd be upset at losing you.
Komik ama seni kaybetmek onu üzüyor gibi.
The facts that matter is that, what he told the Financial Times was, everything he told them, was mostly untrue and very much hilariously so.
Financial Times'a verdiği röpörtajda söylediği, şeylerin birçoğu doğru değildi. Ayrıca çok komikti.
We learned that not only are we not alone but we are hopelessly, hilariously, outgunned.
Hem artık yalnız olmadığımızı öğrendik hem de silah açısından çaresizce ezik olduğumuzu.
"Hilariously awful"...
"Gülünç derecede berbat"...
Hilariously grounded?
Gülünççe bir ceza mı?
My saliva glands have ceased to function and my penis, which I hilariously over-optimistically bathed in Dettol, feels like it's on fire.
Tükürük bezlerim çalışmayı durdurdu, neşeli ve fazla iyimser bir şekilde Antibakteriyel sabunla yıkadığım penisim de şu an yanıyor.
Well, because until it's officially out there, there's still hope, and hope--heh heh heh- - hope can trick you into all sorts of hilariously unrealistic scenarios.
Çünkü resmen adı konana kadar hâlâ umut vardır ve umut... Umut seni her türlü gerçekçi olmayan senaryoya sokabilir.
You are being hilariously defensive about this.
Bu konuda çok saçma bir şekilde agresif davranıyorsun.
We've heard our fair share of well-meaning, but hilariously offensive things from some otherwise really nice men and women.
Paylaştığımız iyi niyetimizin karşılığını da gördüğümüz oldu ama çok iyi bey ve hanımlardan dalga geçer şekilde hakaretler de işittik.
She's hilariously funny.
Dehşet komik kadın ya.
Mark, that's hilariously funny.
Mark, o kadar komiksin ki.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]