English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ H ] / Hildur

Hildur translate Turkish

109 parallel translation
- Hildur, the girl on the saw.
- Hildur, hızarın başındaki kız.
- Hello, dear Hildur.
- Selam, Hildur.
Very impressive, Hildur.
- Çok etkileyici Hildur.
Means I don't have to sit through poor Hildur's presentation.
Zavallı Hildur'ın sunumu boyunca oturmak zorunda kalmayacağım anlamına geliyor.
- Hildur...
- Hildur...
- Hildur.
- Hildur.
Hildur, listen to me.
Hildur beni dinle.
Hildur, I was off duty.
Hildur... görevde değildim.
If the murder team come over from the mainland, they'll be looking at you, Hildur, won't they?
Anakaradan cinayet ekibi gelirse arayacakları kişi sen olursun Hildur, öyle değil mi?
Hildur's glacier hotel.
Yürü, gel hadi! Hildur'ın Buzul Otel'i.
Hello, Hildur.
- Merhaba Hildur.
Thank you, Hildur.
Teşekkür ederim Hildur.
Tell me, how much are you in for, Hildur?
Söylesene buna ne kadar dahilsin Hildur?
You are a singularly powerful woman, Hildur Odegard.
Olağanüstü güçlü bir kadınsın Hildur Odegard.
( chuckles ) Say cheese, Hildur.
- "Peynir" desene Hildur.
I told Hildur. Then I went to bed.
Hildur'a anlatıp sonra da yatağa gittim.
Hildur's Glacier Hotel.
- Hildur'ın Buzul Otel'i.
Hildur : Are you having an affair with Jason Donnelly?
Jason Donnelly ile ilişkin mi var?
( laughs ) Hildur... it's not an affair.
Hildur... bir ilişki denilemez.
Goodbye, Hildur.
Hoşça kal Hildur.
Hildur, things happened last week that were unacceptable on a professional level, and I, too, feel bound to air them to the mainland.
Hildur! Geçen hafta olanlar profesyonel düzeyde kabul edilebilir değildi ve ben de onları anakaraya göndermenin gerekli olduğunu hissediyorum.
No. Chain of evidence, Hildur.
- Hayır, kanıt zinciri Hildur.
I'm not lying to you, Hildur.
- Yalan söylemiyorum Hildur.
If the murder team comes over from the mainland,
Hemen git! Anakaradan cinayet ekibi gelirse arayacakları kişi sen olursun Hildur, öyle değil mi?
Hello, hildur.
- Merhaba Hildur.
Thank you, hildur.
Teşekkür ederim Hildur.
Tell me, how much are you in for, hildur?
Söylesene buna ne kadar dahilsin Hildur?
You're a singularly powerful woman, Hildur odegard.
Olağanüstü güçlü bir kadınsın Hildur Odegard.
Say cheese, hildur.
- "Peynir" desene Hildur.
I told hildur. Then I went to bed.
Hildur'a anlatıp sonra da yatağa gittim.
Hildur's glacier hotel.
- Hildur'ın Buzul Otel'i.
Hildur, it's not an affair.
Hildur... bir ilişki denilemez.
Hildur.
- Hildur.
If the murder team come over from the mainland, They'll be looking at you, hildur, won't they?
Anakaradan cinayet ekibi gelirse arayacakları kişi sen olursun Hildur, öyle değil mi?
Hi, Kent, it's Hildur Odegard.
Selam Kent, Hildur Odegard ben.
Hildur, the lab is expecting us.
Hildur. Laboratuar bizi bekliyor.
Okay, Hildur... finally.
Tamam Hildur, sonunda.
Dear God, Hildur.
Tanrım, Hildur.
Hildur.
Hildur.
- He punched Hildur Odegard.
Hildur Odegard'a yumruk atmış.
I did what I could for you Hildur.
Senin için elimden geleni yaptım Hildur.
- Hildur, can you come down and take a look at this?
Hildur, aşağı inip şuna bir bakmanı istiyorum.
Good morning, Hildur.
Günaydın Hildur.
Hildur.
Hildur...
Hildur, this is Major Potemkin of the Federal Security Service.
Hildur, bu Federal Güvenlik Servisinden Binbaşı Potemkin.
Everybody dies, Hildur.
Herkes ölüyor Hildur.
Hildur Odegard isn't the Governor anymore.
Hildur Odegard artık vali değil.
They'll be looking at you, Hildur, won't they? Charlie wouldn't give you the glacier.
Charlie buzulu sana vermeyecektir.
He punched Hildur Odegard.
Hildur Odegard'a yumruk atmış.
Everything okay with you and Hildur?
Hildur ile her şey yolunda mı?
I'm sorry, Hildur.
Üzgünüm Hildur.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]