Hillman translate Turkish
127 parallel translation
Hillman.
Hillman.
Hillman taking a tumble.
Hillman virajda savruluyor.
It's time to fall on your knees, Red Hillman.
Diz çökme zamanın, Red Hillman.
Red Hillman and Delaney.
Red Hillman ve Delaney.
Our staff consists of Hillman, the gardener, and Mrs Kidder, she let you in,
Personelimiz, bahçıvan Hillman ve sizi içeri alan Bayan Kidder.
That was Hillman the gardener, When Father moves about, he calls him,
Bu bahçıvan Hillman'dı. Babam dolanırken onu çağırır.
Used to be quite a spot for courting couples till Grandfather got Hillman to put a stop to it,
Eskiden flört eden çiftlerin buluşma yeriydi, ta ki büyükbabam, Hillman'a bunu durdur diyene dek.
Oh, Hillman, I want to have a word with you,
Ah, Hillman. Seninle konuşmak istiyorum.
I mean that gardener of theirs - Hillman,
Yani bahçıvanları - Hillman.
Hillman, another bottle,
Hillman, başka bir şişe.
- Hillman saw you,
- Hillman seni gördü.
I think this chair, Hillman,
Bu koltuğa Hillman.
I can handle him. Don't worry, Hillman.
Merak etme, Hillman.
Hello, Hillman.
- Selam, Hillman.
- Now, calm down, Hillman.
Sakin ol, Hillman.
Mr. Hillman, how you startled me.
- Bay Hillman, ödüm koptu.
Hillman, that's no way to talk to a lady.
Hillman, hanımlarla böyle konuşulmaz.
You mustn't worry about Hillman.
Aldırmayın ona.
Cole Hillman, he's a rancher about 50 miles north of here, he rather put AM on the map that is, at least in football back in the'40s.
Cole Hillman, buradan 50 mil uzaklıkta bir çiftliği var. Harita üzerinde ( AMC ) olarak gözükür. Bir futbol sahası büyüklüğünde.
Cole Hillman's on your side, Roy. He's trying to avoid poison.
Cole Hillman da, senin gibi zehirli ilaçlarla mücadele ediyor.
Neither will the ones up at Cole Hillman's.
Cole Hillman, olanların hiçbirini bilmiyor.
Lived up in the hills near the Hillman ranch.
Tepelerde yaşıyordu.
I'm at the picnic grounds three miles east of the Hillman ranch.
Hillman ahırının üç mil doğusundaki piknik alanındayım.
Honey, you call up Hillman.
Tatlım, Hillman'ı ara.
Bennett and Hillman have gone into the mine.
Bennett ve Hillman madenin içine girmişler.
You ain't gonna stop him, Mr. Hillman.
Onu durduramazsın, Bay Hillman.
- Mr. Hillman?
- Bay Hillman?
Every line north of Cole Hillman's house just went off.
Cole Hillman'ın, evininin kuzeyinde patlamalar var.
You wanna take a run up Hillman's way?
Giderken Hillman'a uğrar mısın?
I can't get Cole Hillman.
Cole Hillman'ı bulamıyorum.
It's me, Cole Hillman.
Benim, Cole Hillman.
Get back into the car, Hillman.
Hillman, arabaya geç.
His hillman smells all fishy.
Arabası leş gibi balık kokuyor.
DAD SAYS I HAVE TO GO TO HILLMAN.
Babama göre Hillman'a gitmeliyim.
ON OUR WAY BACK, WE'LL DRIVE PAST HILLMAN.
Dönerken de Hillman'a öylesine bir uğrarız.
THEY SERVE THAT EVERY DAY AT HILLMAN.
Hillman'da her gün çıkar.
OR CAME TO A HILLMAN MAN FOR ADVICE.
... ya da bir Hillmanlının söyleyecek nasihati olmadığına.
HILLMAN - OF COURSE -
Hillman... tabii ki, evet.
IS ONE HILLMAN?
Birisi Hilman mı?
IS THE OTHER ONE HILLMAN?
Diğeri de Hillman mı?
OH, DENISE I'VE BEEN MARRIED TO THIS HILLMAN GRADUATE
Oh, Denise, bu Hillman mezunuyla
HE'S MENTIONED HILLMAN A FEW TIMES.
Bana da birkaç kez bahsetti.
WHAT ELSE CAN I SAY ABOUT HILLMAN?
Hillman hakkında senin bilmediğin başka ne söyleyebilirim?
IT HAS A BEAUTIFUL CAMPUS AND A GREAT LIBERAL ARTS DEPARTMENT
Hillman'ın çok güzel bir kampusu ve harika bir güzel sanatlar bölümü var.
AND MANY HILLMAN GRADUATES GO ON TO TOP GRADUATE SCHOOLS.
... ve çoğu Hillman mezunu ülkedeki daha yüksek okullara gidebiliyorlar.
THAT'S ALL TRUE. BUT HILLMAN HAS SOMETHING THAT OTHER SCHOOLS DON'T.
Bunların hepsi doğru, ama Hillman'da diğer okullarda olmayan bir şey var.
HILLMAN'S SO FAR AWAY FROM HOME.
Hillman evden çok uzakta.
I KNOW BUT AFTER YOU'VE BEEN AT HILLMAN AWHILE IT IS HOME.
Biliyorum, ama Hillman'da yaşadıkça orası evin oluyor.
I'M GOING TO HILLMAN.
Hillman'a gideceğim.
WHO WILL GRACE THE HALLS OF HILLMAN WITH HER BEAUTY AND INTELLIGENCE.
Hilman koridorlarına şeref verecek, güzelliği ve zekasıyla.
"THIS ONE'S GOING TO HILLMAN."
"Bu çocuk Hillman'a gidecek."