Hoc translate Turkish
90 parallel translation
This ad hoc tribunal of the National Academy is now in session.
Milli Akademi toplantısı başlamıştır.
We're having, uh, Ad Hoc Congressional Hearings.
Benimkisi daha çok doğaçlama bir Kongre Duruşması gibi olacak.
Hoc loco et hic et hic.
Hoc loco et hic et hic.
" Whereas the victim contests this... and whereas network and victim have in past been combatants... ad hoc de facto... the parties herein have agreed to disagree.
"Mağdur buna itirazını belirtirken..." ".. ve şirket ile mağdur, geçmişte çatışma içindeyken... " ".. amaca özgü ve fiilen... "
I suggest we start on Valo IIl, where an ad hoc leader named Jaz Holza lives.
Valo III'ten başlamamızı öneriyorum, orada geçici lider Jaz Holza yaşıyor.
This is an ad hoc operation set up specifically for your mission.
Senin görevin için özel bir operasyon hazırlandı.
We could put together an ad hoc SETI program.
Birlikte bir SETI programı yapardık.
I think that we should be checking out employee lockers, and not entertaining the idea that ad hoc surgery was performed here.
Bence çalışanların dolaplarını kontrol ediyor olmalıydık ve burada bir ameliyatın yapıldığı fikri eğlenceli değil.
Forgive me, it is like the imposing of ad hoc law.
Pardon ama özel amaçlı bir kararnameyi dayatmaya benziyor.
I'm talking instant transfer of cash. Hoc's right.
Anında nakit transferinden bahsediyorum.
It's a sleeping giant.
Hoc haklı.
I'm Hagen, hoc.
Ben Hagen, HOC'deyim.
What's hoc?
HOC nedir?
Fiat hoc spatium... porta ad mundum...
Fiat hoc spatium... porta ad mundum...
As far as we know, those transformers are perfectly safe... but I'll propose an ad-hoc study.
Bildiğimiz kadarıyla Loretta, o trafolar gayet güvenli. Ama dediğim gibi tarafsız bir araştırma yapılmasını önereceğim.
A little ad hoc surgery?
Bir kerelik küçük bir ameliyat mı?
Some ad hoc militias have joined forces and they're getting very aggressive in one of the suburbs.
Bazı çeteler güçlerini birleştirmiş, varoşlarda saldırganlaşıyorlar.
- Yeah, ad hoc.
- Evet, muvakkat.
- "ad hoc."
- Muvakkat.
Ad fucking hoc.
Muvakkat.
Moloc is continuing to order the deaths of all female Jaffa bordering his domain. And her underground railroad to Hoc'tal, can't save them all.
Moloc hala hakimiyet bölgesinde doğan dişi jaffaların öldürülmesini emrediyor ve Ishta'nın kızları Hak'tyl'e kaçırması hepsini kurtarmaya yetmiyor.
After considering the testimonial and documentary evidence, this ad-hoc committee in the matter of Kayla McGinley has reached a decision.
Şahitler ve kanıt belgeleri göz önüne alındıktan sonra komite, Kayla McGinley konusunda bir karara ulaştı.
We'll invite her to some ad-hoc meetings on the Grid to make inter-agency cooperation more...
Onu özel amaçlı bir toplantı için Birim'e davet edeceğiz birimler arası işbirliğini daha çok...
You're essentially saying post hoc ergo propter hoc.
Yani siz aslında "post hoc ergo propter hoc" diyorsunuz...
- Post hoc ergo propter hoc.
- Post hoc ergo propter hoc.
And hic haec hoc dickory dock. You're not in court now.
Yedi yıldır görünmediğinden, dört yıl önce onun için ölüm kararı çıkarttım.
Hear ye, hear ye, this court is now in ad hoc session in the saloon of the Whore Palace'cause the Yankees burned down our courthouse ;
Dinleyin, dinleyin. Bu mahkeme, genelev konuşması üzerine başlatılmıştır çünkü Yankee'ler mahkeme salonumuzu yaktı...
We're more ad hoc.
Biz biraz daha özel amaçlıyız.
The ad hoc housing did not follow the grand plans initiated since the Great Fire.
Özel amaçlı konutlandırma, Büyük Yangın'dan sonra kabul edilen yasalara uygun değildi.
The defense by his young lawyer, Jean-Philippe Métrail, ad hoc performer of our great Georges Brassens, astonished the courtroom but eased tensions.
Genç avukatının savunması, Jean Philippe Metrail Georges Brassens'in bir oyuncusu mahkemeyi etkiledi ve gerilimi düşürdü.
Sheldon, would you be prepared, on a non-precedential basis, to create an emergency ad hoc Slurpie-Icee equivalency?
Sheldon, emsal olmadığı bir durumda geçici bir Slurpie-Icee değişimine hazır olabilir misin?
- Some kind of an ad-hoc network?
Geçici bir bağlantı üzerinden mi?
Theat logic is post hoc ergo propter hoc.
Bu mantık "alakasızca ilişkilendirme" mantığı.
I am deputy director of Parks and Recreation and chairwoman of the departmental ad hoc subcommittee for Pit Beautification, Leslie Knope.
Ben, Park ve Rekreasyon Birimi Müdür Yardımcısı ve Çukur Güzelleştirme Geçici Alt Komitesinin Başkanı, Leslie Knope.
Okay, that means they're running it Off their ad hoc wireless network.
Peki, bu demektir ki, amaca özel kablosuz ağ kullanıyorlar.
boss, Ho wing checked the video tape.
Şef, Hoc wing kaydı az önce kontrol etti.
In closing, the famous sentence, that Cicero said once : Historiam nescire hoc est semper puerum esse.
Son olarak,... meşhur bir cümlede, Cicero bir keresinde,... "Historiam nescire hoc est semper puerum esse" demiştir.
Post hoc ergo propter hoc.
Bir olay önceki bir olay oluştuğu için olur.
Not germane to the issue, sir. I'd like the event to be judged ad hoc. Empirical knowledge often distorts the content of the act under scrutiny, sir.
Konu bu değil efendim, hakim Hack bu konuda bilgili
Hoc facite in in meam commemorationem.
Bunu benim hatırıma yap.
What do you say... HOC, Norad, your old buddy's at the Department of Defense... Not hacking anything.
Ne diyorsun, HOC, Norad Savunma Bakanlığındaki eski dostun...
The investigation necessitated ad hoc arrangements.
Özel amaçlı bir inceleme gerekli oldu.
Ad hoc?
Özel amaçlı mı?
Super hoc expavit cor meum et emotum est de loco suo.
Süper hoc expavit cor meum et emotum est de loco suo.
Well, I engaged some of our creatives ad hoc in anticipation of this dinner.
Bu yemeğin öncesinde yaratıcı ekipten birkaç kişinin bu işle ilgili çalışmalarını rica ettim.
Unless one of your index cards actually predicted the guy was gonna punch his wife, everything you're saying is post hoc rationalization.
O kağıtlarının birinde gerçekten adamın karısını yumruklayacağını öngörmediysen söylediğin her şey olay sonrası mantık yürütmenden başka bir şey değil.
Telecomix is an ad hoc cluster of volunteer net activists, who have spent much of the last year trying to keep the internet running in the middle east.
Telecomix gönüllü internet aktivistlerinden oluşan bir özel amaçlı grup. Daha çok geçen yıl Orta Doğu'da internetin çalışmaya devam etmesi için çalışıyordu.
They just wanted bits of ad-hoc animation bunged into the Show
Konserlerinde bu parça için doğaçlama hazırlanmış bir animasyon istediler
But just as important is the presence of a ad hoc municipal organization that would enable the legislature to say deadwood exists, we don't have to create it.
Böylece, meclis şöyle diyebilir... " Deadwood var. Yaratmak gerekmiyor.
Quod sumus... hoc eritis. Such as we are, you will be.
Sen de bizim gibi olacaksın!
Ad hoc fiat.
Bu da olabilir.