English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ H ] / Homophobic

Homophobic translate Turkish

242 parallel translation
What if some homophobic jogger runs by and kills us to get back at his father?
Ya homolara fobisi olan biri gelip babasıyla ödeşmek için bizi öldürürse?
You're a little homophobic, aren't you?
Biraz homofobiksin, değil mi?
But yes, I think we have been guilty of homophobic cruelty and excluded people like you in the past.
Fakat evet, homofobik zulümden dolayı pişmanlık duyuyoruz ve geçmişte senin gibi insanları dışladık.
- Are you a homophobic? - No, I- -
- Sen homofobik misin?
But a lot of gays think that Farrakhan is homophobic.
Ama bir sürü eşcinsel Farrakhan'ın homofobik olduğunu söylüyor.
"Friendly fire" from two homophobic assholes who suspected that I was gay.
Eşcinsel olduğumdan şüphelenen iki homofobik salağın mermisi.
- Sorry, I forgot you're homophobic.
- Affedersin, homofobik olduğunu unutmuşum.
- Homophobic!
- Homofobik!
If you mean, is it because I'm homophobic then the answer is no.
Eğer demek istediğin, benim homofobik olduğumsa cevabı hayır. Tamam mı?
- But he is a bit homophobic.
Ama biraz homofobik değil mi?
All right, so he's a homophobic prick.
Demek ki homofobik pisliğin teki.
Very homophobic.
Fazla homofobikler.
They were really homophobic.
Gerçekten de homofobikler.
Everybody gets so homophobic.
Herkes homofobik oldu.
I consider myself pretty homophobic, but what you just said, that is disgusting.
Kendimi homofobik olarak görürdüm ama senin söylediklerin iğrenç.
You seem really swell, but I'm homophobic.
Gerçekten harika görünüyorsun ama ben homofobiğim.
As for your all too comfortable resignationto being homophobic without the will to root out the whyor the compulsion to address it - - that's as sad as it is inexcusable.
Hastalık korkun. Cehalet ve önyargı. Eşcinsellikten korktuğunu kabul edip, bunun seni rahatlatması nedenlerini araştırma gereği duymaman üzücü olduğu kadar...
I was representing the homophobic point of view.
Ben, homofobik görüş açısını temsil ediyordum.
It's homophobic, you stupid queen.
Homofobik bir yaklaşım. Seni ahmak.
It is not in the least bit homophobic.
Kesinlikle homofobik değil.
There are some men that won't even consider the possibility because it would be too devastating to their homophobic families.
Bazı adamlar homofobik aileleri için çok utanç verici olacağı için o olasılığı düşünmez bile.
Fun to see Kevin kline get on his sorry-assed, middle-aged knees and give us a big ole Hollywood blow job by catering to every cliched, homophobic, stereotypical idea of what it means to be gay?
Kevin Kline'nin acili-orta kicli - yasli kollarini getirmesi ve bize büyük eski Hollywood'un gereksiz isi olan ketring isini verip her klise homofobigin basma kalip fikrileriyle gay olmak ne demek diye sormasi mi komik?
That this woman's going to fall in love with a middle-aged, homophobic, self-hating teacher who's only now discovered he's gay. We hated this movie.
Bu kadin orta yasli, homofobik, kendinden nefret eden bir ogretmene asik oluyor, ve kendinin escinsel oldugunu yeni fark ediyor.
You know, Mr Homophobic Wizard... that it is possible for women to hold hands and not be gay.
Biliyor musun, Bay Homofobik Allame... eşcinsel olmayan kadınlar el ele tutuşabilir.
I feel something really homophobic coming.
Sanırım, oldukça homofobik bir şey geliyor.
I asked, but he's a little homophobic.
Rica ettim ama biraz homofobik.
Homophobic. Misogynistic. The usual.
Her zamanki gibi homofobik ve kadın düşmanıydı.
Good old Chandler with the homophobic jokes.
Eski güzel Chandler ve homofobik şakaları.
And I'm not homophobic.
Ve ben homofobik değilim.
YOU OFFICIOUS, HOMOPHOBIC CUNT.
Seni yılışık, homofobik pislik!
HOMOPHOBIC CORPORATE AMERICA WINS AGAIN.
Homofobik Amerika Şirketi yine kazandı.
I SAW THIS STUDENT GETTING BASHED, AND MY HOMOPHOBIC TEACHER WOULDN'T DO ANYTHING ABOUT IT...
Bi öğrenciye saldırdıklarını gördüm ve benim homofobik hocam bununla ilgili hiç bir şey yapmadı.
THAT IS SO LIKE YOU, MAKE SOME VILE, HOMOPHOBIC CRACK.
Tıpkı senin gibi, alçak bir homofobik yap.
HOMOPHOBIC?
Homofobik? Evet.
I found out a year ago my miserable homophobic father... is really my miserable homophobic stepfather, and I have no idea who my real dad is.
Bir yıl önce öğrendim ki homofobik babam aslında homofobik üvey babammış. Gerçek babam kim bilmiyorum bile.
I found out a year ago my miserable homophobic father... is really my miserable homophobic stepfather, and I have no idea who my real dad is.
Geçen yıl kötümser homofobik babamın aslında... kötümser üvey babam olduğunu öğrendim, ve gerçek babamın kim olduğunu bilmiyorum.
CHRIS HOBBS IS A HOMOPHOBIC ANIMAL SHH.
Chris Hobbs homofobik hayvanın teki.
AND YOU ARE A HOMOPHOBIC PRICK.
Ve sen homofobik pisliğin tekisin.
THAT HOMOPHOBIC ASSHOLE COP STILL DOESN'T KNOW.
Aşağılık homofobik polis hala bilmiyor.
WITH THAT HOMOPHOBIC PRICK?
O homofobik pislikle mi?
HE'S NOT A HOMOPHOBIC PRICK.
O homofobik bir pislik değil.
YOU'RE A HOMOPHOBIC BIGOT AND I WANT YOU TO STAY AWAY FROM MY MOTHER.
Homofobik bağnazın tekisin ve annemden uzak durmanı istiyorum.
SUE HIM. KICK HIS HOMOPHOBIC ASS...
Homofobik kıçını tekmele.
- Could you be more homophobic?
- Biraz daha homofobic olabilir misin?
- Are all cops homophobic?
- Bütün polisler eşcinsellerden nefret mi ediyor?
I'M NOT HOMOPHOBIC!
Ben homofobik değilim!
That's exactly the kind of homophobic attitude I've come to expect in this village!
İşte tam da bu köyde beklediğim homofobik tavır!
AS FOR BEING HOMOPHOBIC, I FEEL THESE CHARGES WERE MADE FOR THE SOLE PURPOSE OF DAMAGING MY REPUTATION AND MY CAMPAIGN FOR MAYOR.
Homofobik olma konusuna gelince, bu suçlamaların tek amacının, benim ünüme ve seçim kampanyama zarar vermek olduğunu düşünüyorum.
So I'm a little homophobic.
Biraz eşcinsellik korkum var.
- Yes, perhaps he's homophobic
- Evet, sanırım o bir homofobik
THAT HE CAN BLOW THINGS UP? LIKE HIS HOMOPHOBIC PRINCIPAL?
Mesela homofobik müdürü kızdırmak için...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]