Hopkins translate Turkish
859 parallel translation
Judge Hopkins'Court.
Yargıç Hopkins'in Mahkemesi.
This is a special delivery letter postmarked in this city at 11 p.m. Last night and addressed "Judge Daniel Hopkins, Hall of Justice, Courtroom 10."
Bu özel ulakla dün gece 11'de şehir içinden gönderilmiş ve üzerinde "Yargıç Daniel Hopkins, Adalet Sarayı, 10 Numaralı Mahkeme" yazıyor.
Franco, Johns Hopkins,'22.
Franco, Johns Hopkins, 1 922.
Harvard, Hopkins, Cambridge.
Harvard, Hopkins, Cambridge.
You also learned all about blind flying at Harvard, Hopkins and Cambridge.
Kör uçusla ilgili her seyi de Harvard, Hopkins ve Cambridge'de ögrendiniz.
But I'd feel better if he went down to Johns Hopkins and had a thorough going-over.
Johns Hopkins Hastanesi'ne yatırıp detaylı bir inceleme yapsam içim daha rahat ederdi.
He'll be back from Johns Hopkins tonight.
Johns Hopkins Hastanesi'nden dönüyor.
- Hopkins.
- Hopkins.
Inspector Hopkins speaking.
Ben Müfettiş Hopkins.
would you care to pause for some refreshments, Mr. Hopkins?
Biraz ferahlamak için durmak ister miydiniz, bay Hopkins?
That's all right, Hopkins.
Geldiğinizi görmemişim. Önemli değil Hopkins.
Jeff Hopkins on the wire.
Arayan Jeff Hopkins.
What have we got on Hopkins?
Hopkins'le ilgili ne var?
Hopkins, what are you doing here?
Hopkins, burada ne işin var?
Johns Hopkins in Baltimore, Maryland.
Baltimore'da Johns Hopkins'de.
Hopkins knows what to do.
Hopkins ne yapacağını biliyor.
Let me give you a picture of the situation ;... this cigar... belonged to my aide, Captain Hopkins.
Buradaki durumu size şöyle anlatayım : Bu puro, yardımcım Yüzbaşı Hopkins'e aitti.
It's Hopkins's birthday tomorrow.
Yarın Hopkins'in doğum günü.
It was then when Hopkins revealed that while focusing the telescope, several stars kept disappearing and reappearing.
Daha sonra Hopkins yıldızlara bakarken bazı yıldızların ışığının söndüğünü ve daha sonra tekrar belirdiğini fark etti.
Do you know you destroyed Hopkins's Patrick?
Hopkins'in robotunu yok ettin. Hatırlıyor musun?
MRS. HOPKINS : And this mornin I gets a message from'er.
Bu sabah ondan bi mesaj aldım.
MRS. HOPKINS : But she says :
Ama diyo ki :
Graduated maximum cum laude Johns Hopkins,'54.
1954'te Johns Hopkins ödülüyle mezun olmuş.
Local magistrates indulge their individual whims, justice and injustice are dispensed in more or less equal quantities and without opposition, an atmosphere in which the unscrupulous revel and the likes of Matthew Hopkins take full advantage of the situation.
Yerel yagıçlar keyiflerine göre hareket ediyorlardı... Adalet dağıtılırken ayrım gözetiliyordu kimse itiraz edemiyordu. Ahlaksızlığın kol gezdiği böyle bir ortamda Matthew Hopkins gibiler bu durumun avantajından sonuna kadar faydalanıyorlardı.
In a time where the superstitions of country folk are still a powerful factor, Hopkins preys upon them, torturing and killing in a supposed drive to eliminate witchcraft from the country and doing so with the full blessing of what law there is.
Batıl inançların köylüler arasında hâlâ önem arz ettiği bu zamanda Hopkins bundan besleniyordu ülkeyi cadılıktan bertaraf etmek adı altında işkence edip öldürüyor ve bunu yaparken de kanunun tam desteğini yanına alıyordu.
Matthew Hopkins, a lawyer.
Matthew Hopkins denen avukatı.
- Name of Hopkins?
- Adınız Hopkins mi?
- Aye, Matthew Hopkins.
- Evet, Matthew Hopkins.
I am Matthew Hopkins, Witchfinder.
Ben Matthew Hopkins, Cadı Avcısı.
How about the priest, Master Hopkins?
Rahibe ne olacak, Bay Hopkins?
Master Hopkins, the Witchfinder, he says you're to be kept here, interrogated no further.
Üstad Hopkins, Cadı Avcısı orada kalacağını ve daha sorgulanmayacağını söyledi.
- Where's Master Hopkins?
- Üstad Hopkins nerede?
I've heard nothing yet, Master Hopkins.
Ben daha hiçbir şey duymadım, Üstad Hopkins.
Yes, Master Hopkins.
Evet, Üstad Hopkins.
God forgive you, Matthew Hopkins.
Tanrı seni bağışlasın, Matthew Hopkins.
- Matthew Hopkins and his assistant?
- Matthew Hopkins ve yardımcısı mı?
Landlord, I'm looking for a man called Hopkins.
Hancı, Hopkins denen bir adam arıyorum.
- Matthew Hopkins?
- Matthew Hopkins mi?
Hopkins and Stearne.
Hopkins ve Stearne'i.
- Matthew Hopkins is no friend of mine.
- Matthew Hopkins arkadaşım falan değil.
- Hopkins?
- Hopkins mi?
Now, Matthew Hopkins, sir.
Şimdi Matthew Hopkins efendi.
Or finding Hopkins and Stearne?
Yoksa Hopkins ve Stearne'i bulmaktan mı?
Do you know a man called Matthew Hopkins?
Matthew Hopkins denen birini tanıyor musun?
- All is ready, Master Hopkins?
- Her şey hazır mı, Üstad Hopkins?
Master Hopkins, there are two more to be burned.
Üstad Hopkins, yakılacak iki tane daha var.
They were here, Hopkins and Stearne.
Hopkins ve Stearne buradaydılar.
You say Hopkins arrived two days ago.
Hopkins'in iki gün önce geldiğini söylüyorsun.
I'm going to kill you, Hopkins.
Seni öldüreceğim, Hopkins.
Hopkins!
Hopkins!
I've heard much of how Hopkins conducts his interrogations.
Hopkins'in sorgulama teknikleriyle ilgili çok şey duymuştum.