English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ H ] / Hoppin

Hoppin translate Turkish

39 parallel translation
Come outta there! You ain't hoppin'no claim of mine, clark!
Kaynagimi elimden alamazsin, Clark!
They always keep her hoppin'
Onu hop oturtup hop kaldırırlar
Lookin'out after you womenfolks and the young ones sure keeps a man a-hoppin'around.
Siz kadınlara ve çocuklara göz kulak olmak bir adamın kesinlikle tetikte olmasını gerektiriyor.
- Things are hoppin'up there!
- İşler vızır vızırdır orada! Özür dilerim.
-'Cause you're always hoppin'around.
- Çünkü sürekli zıplayıp duruyorsun.
If a frog had wings, it wouldn't bump its ass a-hoppin'.
ÇARŞAMBA, 12 NİSAN Kurbağanın kanatları olsaydı, kıçıyla sıçramazdı.
Hoppin'around.
Bu iyiydi! Zıpla bakayım bebeğim.
We're hoppin'on the Internet to nit-pick inaccuracies of Earth 2.
İnternette, Earth 2'nin başarısızlıklarını kutlayacağız.
And in case you haven't met this handsome young fella this is Hoppin'Bob.
Ve eğer tanışmadıysanız, bu yakışıklı genç dostumuz.. ... Hoppin Bob.
Well, I was hoppin'down the old bunny trail... and this guy offered me $ 200 for the Vista Cruiser.
Eski tavşan patikasından aşağı sekiyordum ve adam arabaya 200 dolar teklif etti,
Hoppin'down the bunny trail Hippity-hoppity Easter's on its way
Tavşan patikasından aşağı sekerken hippidi hoppidi Doğulular geliyor.
- They really keep ya hoppin', don't they?
- Hiç rahat bırakmıyorlar, değil mi? - Evet.
Little Bunny Foo-Foo hoppin'through the forest
Küçük tavşan ormanda hoplar
Yeah, well, you know, they keep me hoppin'.
Bilirsin işte. Beni çok meşgul ediyorlar.
We're hoppin'in the whip and we're leavin'here so
Umarım açsındır, bebeğim. * Paylaşmayı umuyor. Biz kamçılamayı umuyoruz *...
Hey, I bet you it's hoppin'right now.
Bahse girerim şu anda tıklım tıkıştır.
Yeah. It's hard hoppin'over a fence carrying two 12 packs.
Evet. 12'lik bira paketiyle çitlerden atlamak biraz zor oluyor.
The place is hoppin'There ain't no stoppin'
Burası yıkılıyor, kimse yerinde duramıyor.
This place is hoppin'.
Burası çok meşgul.
I hear that place is really hoppin!
Duyduğuma göre, orası gerçekten zıplıyormuş.
Even bald-headed hoppin' - Satan... don't step his split-foot much west of Tonopah.
Kel Şeytan bile Tonopah'nın batısına pek geçmez.
This is Jammin'Jack, keepin'you hoppin'and boppin'to the music that helped make us the land of the free, home of the brave and birthplace of the five dollar cup'a coffee!
Ben Mikser Jack, bu özgürlükler ve cesaret yurdu ile beş dolarlık kahvenin doğduğu yeri kurmamızı sağlayan müzik ile sizleri çılgınlar gibi oynatacağım.
Club hoppin game shopping
* Sinek patlaması', oyun pazarı *
Must've got caught hoppin'Yeah.
- Trene atlarken mi yakalandın? - Evet.
Now, isn't this whole life better than hoppin'around bayou for the rest of your life?
Şimdi, bu hayatın boyunca nehir kenarında yaşamaktan daha iyi olmadı mı?
Hoppin'on ferries to Staten island in the middle of the work day?
İş zamanı Staten Adası'na feribot gezisine çıkmak da neymiş?
I been craving Hoppin'John since the moon was blue.
Uzun zamandır pilavlı börülce aşeriyordum.
- I thought I asked for Hoppin'John.
- Senden pilavlı börülce istemiştim.
- Where the damn Hoppin'John?
- Lanet olası pilavlı börülce nerede?
- Hoppin'John, Albert.
- Pilavlı börülce, Albert.
I'll be the one in the potato sack hoppin'right up your ass.
Patates çuvalıyla yapılan yarışmada götüne dalan ben olacağım!
As you can see, your store is hoppin'.
Gördüğünüz gibi, mağazanız kaynıyor.
I've seen better clothes on a train-hoppin'hobo.
Otogarlardaki berduşlarda bile daha şık kıyafetler gördüm.
Last anyone saw of him, he was hoppin'the Union Pacific Line with all of his possessions in a sock.
Onu son gördüklerinde, bir çorabın içindeki tüm servetiyle, Union Pacific trenindeymiş.
Used to be hoppin'.
Eskiden bombaydi.
The party's hoppin'.
Parti yeni başlıyor.
Just, like, j... hoppin'around, jumping around.
Etrafta oradan oraya zıplıyordu falan işte.
You know Ricky's just hoppin'for attention.
Ricky'nin dikkat çekmeye çalıştığını biliyorsun. Ben bunu düşünmüyorum.
♪ Club hoppin', booty poppin', drama makin'... ♪ Do you hear any difference between these two songs?
Bu iki şarkı arasında farklılık duyuyor musunuz?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]