English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ H ] / Housekeepers

Housekeepers translate Turkish

95 parallel translation
One of the best housekeepers you ever saw.
Görüp görebileceğiniz en iyi ev kadınıdır.
Well I'm really glad you think so, Miss, because I personally haven't very much faith in these newlywed housekeepers.
Öyle düşünmenize çök sevindim bayan çünkü bu yeni evli hizmetçilere pek güvenmem de.
He and his wife are housekeepers up at Baskerville Hall.
Kendisi ve karısı Baskerville Konağı'nda hizmetçi olarak çalışıyor.
Chambermaids, housekeepers, porters, receptionists, bellboys, telephone operators... I've been in the trade for 16 years.
Oda hizmetçileri, kahyalar, kapı görevlileri, resepsiyonistler, belboylar, telefon operatörleri 16 yıldır bu işin içindeyim.
You're good housekeepers.
Ev işlerine eliniz yatkın.
Eight housekeepers in five months.
Beş ayda sekiz bakıcı değiştirdi.
I mean the other housekeepers.
Eski hizmetçileri diyorum.
The other housekeepers aren't exactly what you'd call girls.
Eski hizmetçilere kız demek doğru olmaz aslında.
You mean your previous housekeepers have been elderly women mostly?
Eski hizmetçilerinizin çoğu yaşlı mıydı yani?
It must not have been so interesting to sit across from your elderly housekeepers and look up their dresses like you're looking up mine right now.
Yaşlı hizmetçilerin karşısında oturup giydiklerini süzmek şu an beni süzdüğün kadar eğlenceli olmasa gerek.
Housekeepers, young sir. We're the caretakers of the manor.
Konağın bakıcılığını yapıyoruz.
So you can interview new housekeepers?
Yeni bir hizmetçi seçebilmek için mi?
Hiring housekeepers is not your forte.
Hizmetçi tutmak senin uzmanlık alanın değil.
Housekeepers are particularly guilty here.
Müdireler bu konuda özellikle suçlu.
- People are housekeepers.
- Kötü bir şey değil.
No, she's one of the housekeepers.
Hayır, temizlikçi.
She's one of the housekeepers there.
Oradaki temizlikçilerden.
The days of housekeepers making tea are over.
Evet, Bayan Doyle. Hizmetlilerin çay yapma devri sona erdi.
Housekeepers, personal trainers.
Hizmetçiyi, çalıştırıcımı.
Housekeepers I imagine Why?
Neden? Sanığın nasıl ağladığını gördünüz mü?
They're the housekeepers from hell.
Cehennemden gelen oda hizmetlileri.
- He was doing one of the housekeepers.
- Hizmetçilerinden birini becermiş.
Safe houses closed down. Housekeepers retired.
Kim bilir kaç gizli evi kapayıp idarecileri emekli etmek durunda kalırız.
The first decision you'll have to make when you open your inn... is whether to employ your housekeepers individually... or contract out to a housekeeping service.
Otel açarken ilk önce temizlikçileri tek tek mi, yoksa bir kurum aracılığıyla mı işe alacağınıza karar vermektir.
You go through, like, six housekeepers a year?
Yılda altı hizmetçi değiştiriyor musun?
He's probably shot up half the housekeepers in Miami by now.
Miami'deki gündelikçilerin yarısını kapatmıştır çoktan.
Now there are some housekeepers living in a cottage at the back.
Yine de beni bok gibi döverdi kemerle hem de. Anneme de vururdu.
The housekeepers leave at sunset.
Hizmetçiler günbatımında gider.
I mean, Austin's friends, hot housekeepers.
Yani, Austin'in arkadaşları, seksi hizmetçiler.
That's housekeepers, gardeners, trainers, security.
Hizmetçilerin, bahçıvanların, spor hocalarının, güvenliğin...
I think they're called housekeepers, and Newport is definitely on to that trend.
Onlara hizmetçi deniyor bildiğim kadarıyla ve Newport'ta yeteri kadar var.
Not housekeepers, nude maids.
Sıradan temizlikçilerden bahsetmiyorum, çıplak hizmetçiler bunlar.
The Kanes had two full-time housekeepers.
Kane'lerin 2 tane full time çalışan hizmetçisi vardı.
Yeah, it gets messy, but I've got 50 housekeepers, so -
Evet, sıkıntı oluyor tabi, ama 50 tane de hizmetçim var, yani -
Once upon a time, those two excellent housekeepers, Lucinda and Jane, bought some shiny new porcelain food which they set out on their perfectly appointed dining room table.
Bir zamanlar, Lucinda ve Jane adında iki mükemmel hizmetçi, güzelce döşenmiş yemek odasındaki masalarını süslemek için parlak porselen yiyecekler almışlar.
She's one of the housekeepers. - And her baby?
"Kalın bayan" deriz.
Don't they need someone to help around the house or substitute old housekeepers?
Ev işlerini görecek birine ihtiyaçları olmaz mı.. .. veya yaşlanmış hizmetçileri değiştirmezler mi?
They've gone through 9 housekeepers in the past few years
Son birkaç sene içinde 9 defa hizmetçi değiştirdiler.
There's a crazy man down here named Cockburn, harassing my housekeepers.
- Cockburn denen çılgın biri işçilerimi rahatsız ediyor.
Uh, housekeepers?
- Temizlikçiler?
Just the housekeepers.
Sadece temizlikçiler,
We left the housekeepers in the car watching Shrek.
Hizmetçiyi arabada Shrek izlerken bırakmıştık.
I think she's just used to having housekeepers, people looking after like everything.
Sadece hizmetçileri olmasına, insanların arkasını toplamasına alışmış.
You're overseeing the hiring of new housekeepers.
Yeni hizmetli için etrafa bakınıyorsun.
No. Housekeepers said she hadn't eaten all day. Breakfast, lunch.
Hayır, temizlikçinin dediğine göre tüm gün ne kahvaltı etmiş ne de öğle yemeği yemiş.
Since when do, uh, housekeepers use duct tape?
Kat görevlileri ne zamandan beri koli bandı kullanıyor?
I thought the housekeepers got new uniforms.
Temizlikçilere ait olduğunu sanmıştım.
How do you like your housekeepers to speak to you?
Temizlikçinizin nasıl konuşmasını istersiniz, acaba?
Housekeepers, gardeners...
Hizmetçiler, bahçıvanlar
Luisa, the housekeepers had to clean up.
Evin hizmetçisine temizlettiler.
These are ads for housekeepers.
Hizmetçiler için verilmiş iş ilânları bunlar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]