How do you feel about that translate Turkish
349 parallel translation
How do you feel about that?
Bunun hakkında ne hissediyorsun?
How do you feel about that?
Bu konuda nasıl hissediyorsun?
But how do you feel about that problem?
Ama bu konuda ne düşünüyorsun?
How do you feel about that, sir?
Bu konuda ne düşünüyorsunuz, efendim?
How do you feel about that?
Bu konuda ne düşünüyorsun?
And how do you feel about that?
Ne hissediyorsunuz?
- How do you feel about that?
- Buna ne diyorsun?
How do you feel about that, Mom?
Bu konuda ne hissediyorsun annesi?
How do you feel about that, Dave?
Bu konuda ne dersin?
How do you feel about that?
Bu konuda ne hissediyorsun?
How do you feel about that?
- Bu konuda kendini nasıl hissediyorsun?
- How do you feel about that?
- Peki ne düşünüyorsun?
- How do you feel about that?
Elimizde onu suçlayacak hiçbir şey yok. - Neler hissediyorsunuz?
How do you feel about that?
Bu konuda ne düşünüyorsunuz?
How do you feel about that?
Nasıl hissediyorsun?
How do you feel about that?
Bu konuda ne hissediyorsunuz?
How do you feel about that?
Bu senin için sorun olur mu?
How do you feel about that theory?
Bu teoriye ne diyeceksin?
How do you feel about that man?
Bu adam hakkında neler hissediyorsun?
I think I gotta kill you, Walter. How do you feel about that?
Sanırım seni öldürmem gerekecek Walter.
I can't imagine ever hurting anybody. How do you feel about that person you used to be?
Eskiden zarar verdiğin insanlar hakkında neler hissediyorsun?
And how do you feel about that, Mr. Perry?
Peki ya siz bu konuda ne düşünüyorsunuz Bay Perry?
- How do you feel about that right now?
Bu konuda neler hissediyorsunuz?
How do you feel about that?
Buna ne dersiniz?
- How do you feel about that?
- Şimdi nasıl?
How do you feel about that call today?
Bugünkü maçta hakemin kararına ne diyorsun?
How do you feel about that?
Ne hissediyorsun?
How do you feel about that?
Bunun hakkında nasıl hissediyorsun?
Doctor... how do you feel about that?
Doktor... Bu konuda ne düşünüyorsun?
How do you feel about that?
Bu nasıl hissettiriyor?
How do you feel about that?
Sen bu konuda ne diyorsun?
How do you feel about that?
Neler hissettin?
How do you feel about that now?
Şimdi ne düşünüyorsun?
But what I'm here to tell you is that you'd better watch out pretty close for me the next couple of days because I wanna do what I gotta do without committing any real big sin because I know how you feel about stealing.
Ama sana asıl diyeceğim önümüzdeki birkaç gün bana göz kulak olsan iyi olur çünkü yapmam gerekeni günah işlemeden yapmak istiyorum çünkü hırsızlık hakkında ne hissettiğini biliyorum.
Major, how do you feel about the report... that a spaceship is buried there?
Binbaşı, orada bir uzay gemisi olduğu hakkındaki rapora ne diyeceksiniz?
If that's the way you feel about it, how much do I have coming to you?
size ne kadar vereceğim?
All right. If that's how you feel about it, then let's do it.
Pekala eğer istediğin buysa, yapalım öyleyse.
Now, how do you think your Joey's gonna feel about that?
Oğlunuz Joey bu konuda nasıl hisseder dersiniz?
And how you feel about that you do things like that?
Peki böyle şeyler yaptığın için neler hissediyorsun?
How do you think that made me feel? Just think about it.
Sence ben ne hissettim?
How do you think that the people who lost sons and fathers and brothers in the massacre would feel about something like that?
Katliamda oğullarını, babalarını, kardeşlerini yitirenler nasıl hissederler sence?
How do you feel about that?
Bunun hakkında ne düşünüyorsunuz?
Say, how do you feel... about going across the street and telling her that I'm a cop... and I'm not a phone man and I've been lying to her and I've been taking pictures and looking at her through telescopes and... - Uh-uh.
Sokağın karşısına gidip ona benim polis olduğumu, telefoncu olmadığımı ve ona yalan söylediğimi, fotoğraflarını çektiğimi ve teleskopla izlediğimi söyler misin?
How do you feel about that Mr. Mitchell?
Mr. Mitchell.
How do you think that I feel about this baby?
- Bebek için ne hissettiğimi sanıyorsun?
- And how do you feel about that?
Onun hakkında ne hissediyorsun?
How do you feel about all that?
Bunun için ne diyorsunuz?
How do you think Batman will feel about that?
Sence Batman bu konuda nasıl hissedecektir?
How do you feel about Sharon not just being considered acomputer generated virturoid idol anymore? That she's now the number one celebrity everyone wants as a girlfriend?
Bilgisayar tarafından oluşturulmuş sanal bir idol olma zorluğunu aşarak o, gerçekten ateşli bir yıldız oldu ve herkes tarafından bir kız arkadaş olarak istendi.
How do you feel about that?
Neler hissediyorsunuz?
- How do you both feel about that?
- Bu konuda ne düşünüyorsunuz?