How do you know all this translate Turkish
475 parallel translation
How do you know all this?
Tüm bunları nasıl biliyorsunuz?
How do you know all this?
Tüm bunları nereden biliyorsunuz?
- How do you know all this?
- Sen nereden biliyorsun ki bunları?
Now, how do you know all this?
Bütün bunları nereden biliyorsun?
- How do you know all this?
- Bunları nereden biliyorsunuz?
How do you know all this?
Nereden biliyorsun?
How do you know all this?
Bunları nereden biliyorsun?
How do you know all this?
Bütün bunları nasıl biliyorsun?
How do you know all this?
Nereden biliyorsun bütün bunları?
How do you know all this about Yuri?
Bunları nereden biliyorsun?
How do you know all this?
Sen bunları nasıl biliyorsun ki?
How do you know all this?
Bunları nerden biliyorsun?
- How do you know all this?
- Tüm bunları nereden biliyorsun?
By the way, Henoichi... how do you know all this?
- Sırası gelmişken, Henoichi... bütün bunları nasıI biliyorsun?
How do you know all this flies, Dr. Proud?
Bütün bunları nasıl biliyorsunuz, Dr. Proud?
- How do you know all this?
- Bütün bunları nerden biliyorsun?
How do you know all this?
Kabileyle ilgili mevzuları nereden öğrendin?
Excuse me, mademoiselle, but how do you know all this?
Özür dilerim matmazel ama bunları nereden biliyorsun?
How do you know all this?
Sen nereden biliyorsun?
how do you know all this?
Tüm bunları nerden biliyorsun?
Jacob, how do you know all this?
Jacob sen bunları nereden biliyorsun.
- How do you know all this?
- Tüm bunları nasıl biliyorsun?
But how do you know all this?
Ama bütün bunları nereden biliyorsun?
How do you know all this?
Bunları da nerden çıkardın?
Oh, wow, you're a genius. How do you know all this?
Vay canına sen bir dahisin, Tüm bunları nerden biliyorsun?
How do you know all this?
- Bunları nereden biliyorsunuz?
How do you know all this?
Bunları nereden biliyorsunuz?
How do you know all this?
Bu kadar şeyi nasıl biliyorsun?
How do you know all this?
Nereden biliyorsun tüm bunları?
Wh-Where did you... How do you know all this?
Sen nereden- - Tüm bunları nereden biliyorsun?
How do you know all this?
Tüm bunları nasıl biliyorsun?
Just how do you know all this?
- Bunu nereden biliyorsunuz?
How do you know all this?
Bunları nasıl biliyorsun?
How do you know all this, M. Poirot?
Tüm bunları nasıl bilebiliyorsunuz Mösyö Poirot?
- How do you know all this?
- Bunları nereden biliyorsun?
- Um... How do you know all this?
- Nereden biliyorsun bunları?
How do you know all this?
Bütün bunları nereden biliyorsun?
- How do you know all this?
- Bunları nereden biliyorsun sen?
- How do you know all this?
- Bütün bunları nereden biliyorsunuz?
I don't know how you'll solve this or what good is going to come of it but whatever you do, Vic, I wish you all the happiness in the book.
Bu işi nasıl halledeceğini veya sonunda ne olacağını bilmiyorum ama her ne yaparsan Vic, sana sonsuz mutluluklar diliyorum.
I don't know how you could bring yourself to do this to me, Tom Witherspoon, after all the business I've given to you over the years.
Yıllardan beri sana bu kadar iş verdikten sonra bunu bana nasıl yaptın anlamıyorum.
How do you know all this?
Sen bunları nasıl öğrendin?
How do you intend to let the people know about all this?
İnsanların bu olayı öğrenmesini nasıl sağlayacaksın?
Yes, we are all here How do you know this place?
Evet hepimiz geldik burayı nerden biliyordunuz?
How do you know all this stuff?
- Bunları nereden biliyorsun?
How much do you know about all this?
Bu konuda ne kadar bilginiz var?
I don't know how you'll take this, but I do hope you won't leave us all alone when the baby's born.
Bunu nasıl kabul edeceğini bilmiyorum ama umarım bebek doğduğunda bizi yalnız bırakmazsın.
How do you know about all this stuff?
- Bütün bunları nasıl biliyorsun?
I mean, how do we know you're not just making all of this up?
Bunları uydurmadığın ne malum?
How do I know you're not behind all of this, huh?
Bütün bunların arkasında senin olmadığını nereden bileyim?
How do you know all this?
Mickey Mouse iyi emiyormuş. Tüm bunları nereden biliyorsun?