Huntsman translate Turkish
119 parallel translation
And there, my faithful Huntsman, you will kill her!
Ve orada, benim sadık Avcım, öldür onu!
The Huntsman has brought me proof.
Avcı bana kanıtını getirdi.
The huntsman's found a wolf and cubs.
Avcı uşağı kurt ve yavrularını bulmuş.
- Tell me, when the huntsman will come.
- Avcı ne zaman geliyor, öğren!
Everything is ready, the huntsman waiting for us.
Her şey hazır, avcı bizi bekliyor.
I knew your father, my boy. Great Huntsman.
Babanın oğlu olmalısın büyük avcı
Tell them how the witch cast a spell on the huntsman.
Söyle onlara, cadı avcıyı nasıl büyüledi.
He was a fine huntsman.
Çok iyi bir avcıydı.
Huntsman, are you?
Avcı mısınız?
Cosgrove and the Huntsman Toby Danger too
Cosgrove ve Avcı, Bir de Tehlikeli Toby var.
" And if we miss to meet him handsomely - sweet huntsman Bassianus'tis we mean - do thou so much as dig the grave for him.
Onu söylediğim şekilde öldüreceğiz. Kast ettiğim kişi elbette Prens Bassianus. Onun için derin bir mezar kazacağız.
Look, sirs, if you can find the huntsman out that should have murdered Bassianus here.
Beni dinleyin. Prens Bassianus öldürüldü. Bunu yapanı hemen bulacaksınız.
And she said, "You will be my Huntsman."
Büyülü bir köpek. Umarım köpekleri seviyorsundur Wendell. çünkü hayatının geri kalanını onlardan birinin bedeninde geçireceksin.
Littlefield, master huntsman.
Littlefield... Avcıların avcısı.
We discovered the wolf apparitions were actually the hounds of King Vold, the flying huntsman!
Kurt görüntülerinin aslında uçan avcı Kral Vold'un köpekleri olduğunu keşfettik!
The huntsman stepped inside, and in the bed lay the wolf.
Avcı içeriye girdi, kurt yatakta yatıyordu.
"So, the huntsman took a pair of scissors And cut open the wolf's belly."
Avcı bir makas aldı ve kurdun karınını açtı.
I usually just sweep bugs outside, except for huntsman spiders.
Ben genelde böcekleri dışarı atarım. İri yengeç örümcekleri hariç.
The Huntsman is good. The Huntsman?
Ah, "Huntsman" iyidir.
Down here, the financial district.
- "The Huntsman". - Hemen aşağıda. - Finans merkezinde.
This here is a map from my father's huntsman club.
Bu harita babamın avcılık kulübünden.
A living legendary huntsman?
Efsanevi avcı!
Would a huntsman shoot a human?
Bir avcı insanları vurabilir mi hiç?
A huntsman never lets his prey escape!
Avcı, avının peşini asla bırakmaz!
This morning, a young huntsman found Persson's car parked in the woods.
Bu sabah genç bir avcı Persson'un arabasını ormanda park halinde bulmuş.
He is a good huntsman, your lord?
Adam sağlam bir avcı değil mi, yani beyin?
I've been a huntsman for years.
Kaç senenin avcısıyım.
Didn't stop her from sending her huntsman to rip out my heart.
Tabii bu avcısını, kalbimi sökmesi için göndermesine engel olmadı.
Mr. Huntsman raises $ 50,000.
Bay Huntsman $ 50,000 arttırıyor.
I checked Jason Huntsman's glasses, and they don't have the UV-enhancing lenses.
Jason Huntsman'ın gözlüklerini kontrol ettim,.. ... UV arttırıcı lensleri yoktu.
Well, in that case, you need a huntsman.
Eh, bu durumda sizin bir avcıya ihtiyacınız var.
Tell me, Huntsman.
Söylesene Avcı...
Or shall I just call you "The Huntsman"?
Yoksa sana sadece "Avcı" mı diyeyim?
Those who kill and those who get killed. And you, Huntsman, you are most certainly a wolf.
Öldürenler ve öldürülenler ve sen Avcı sen, kesinlikle bir kurtsun.
You will become my official huntsman.
Resmi avcım olursun.
Because Mary Margaret... Is Snow White, which makes you... The Huntsman.
Çünkü Mary Margaret gerçekte Pamuk Prenses, bu da seni Avcı yapar.
You will do this for me, huntsman!
Bunu benim için yapacaksın avcı!
Well done, huntsman.
Aferin avcı.
Shut your ugly mug, huntsman.
Kapa iğrenç çeneni avcı.
Tell them the truth, huntsman.
Onlara doğruyu söyle avcı.
Still fleecing us out of our bevvy, huntsman?
Hâlâ içkimizi mi zıkkımlanıyorsun avcı?
Question is, huntsman, for what.
Asıl soru avcı : "Ne için?"
No, no, no, huntsman.
Dur bakalım avcı.
You have eyes, huntsman, but you do not see.
Gözlerin var avcı ama göremiyorsun.
I admire your fight, huntsman.
Direnişine hayranım avcı.
Murdered by the same woman who sent a huntsman to kill me.
Çünkü kendisi, beni öldürmesi için bir avcı gönderen aynı kadın tarafından öldürüldü!
And do you know what happens to people who fail me, Huntsman?
Ve beni hayal kırıklığına uğratan kişilere ne olur biliyor musun, Avcı?
The huntsman cuts her out of the wolf's stomach, and then she kills the wolf.
Orjinal hikayede avcı kurtun midesini keseriyordu ve kız kurtu öldürüyordu
You are a young huntsman, Marcus. Let alone.
Sen genç ve iyi bir avcısın Marcus.
He's wearing a huntsman's suit from Savile Row.
Üzerinde Savile Row'daki avcı takımlarından vardı.
You're a tortured one, aren't you, Huntsman?
Izdırap çeken birisin, değil mi Avcı?