Hyde translate Turkish
1,710 parallel translation
The same way Hyde must have.
Hyde'ın geçtiği gibi.
Oh, hello, I'm looking for somewhere in the Bloomsbury area overlooking Hyde Park with a good view of the river and a spiral staircase.
Merhaba, Bloomsbury civarlarında güzel bir nehir manzarası olan ve Hyde Park'a tepeden bakan döner merdivenli bir ev bakıyordum.
You know, your bad-boy side, the Mr. Hyde thing.
Bilirsin, senin kötü adam tarafın. Bay Hyde gibi.
Now a lot of people in this town have pulled a'Jeckyl and Hyde'but deep down, they're still the same person.
Bu kasabada çok kişi Jekyll ve Hyde ayağı yaptı ama içlerinde hâlâ aynı insanlar.
Hey, Jackie, do you and Hyde want to go?
Hey, Jackie, sen ve Hyde gelmek ister misiniz?
Quit it, Hyde. That really hurts.
Bırak, Hyde. bu gerçekten acıtıyor.
Man, Hyde, first a new dad, now a new sister... It's like you hit the orphan lottery.
Hyde, önce yeni bir baba, şimdi yeni bir kız kardeş... sanki yetim loto'su sana çıkmış gibi.
Check it out, Hyde...
Şuna bak, Hyde...
You know what your problem is, Hyde?
Senin sorunun ne biliyormusun, Hyde?
All right, back off, Hyde.
Pekala, geri çekil, Hyde.
Hey, mom, guess what Hyde just told me.
Hey, anne, tahmin et Hyde bana ne dedi.
If dad loves Hyde so much, maybe he should marry him.
Eğer babam Hyde'ı bu kadar seviyorsa, belki evlenmeli onunla.
So, uh, Hyde, when my dad offered you the job,
Eee, uh, Hyde, Babam ne zaman iş teklifi yaptı sana?
Wow, Hyde, this is really gettin to you.
Vaav, Hyde, bu gerçekten oluyor.
I thought we established that Hyde doesn't have a heart.
Hyde'ın kalbini yok ettik sanırdım.
But I had a "Hyde" one custom-made'cause I know that's what you prefer.
Fakat senin bunu tercih edeceğini bildiğim için, "Hyde" lısını özel yaptırdım.
Hyde...
Hyde...
You promised Hyde that you wouldn't do any more wedding stuff.
Hyde'a düğünle ilgili şeyler yapmayacağına söz verdin.
Hyde, in my dream, donna gave up her life plans to be with me.
Hyde, rüyamda, Donna hayatında benimle ilgili planlarından vazgeçiyordu.
Hyde, what did he say?
Hyde, ne söyledi?
Officer Kennedy, you know my friends Hyde and Fez.
memur Kennedy, arkadaşlarım Hyde ve Fezi tanıyorsunuz.
You broke Hyde, you son of a bitch!
Hyde'ın ayarını bozdun, o.... çocuğu!
Well, Hyde was here, so I came in because I'm not comfortable enough with myself to be alone.
Şey, Hyde burda, yani ben de geldim çünkü, kendimle başbaşa kalınca yeterince rahat hissetmiyorum.
So I told Hyde he could watch while Jackie and I do it.
Sonra Hyde'a izleyebileceğini söyledim, Jackie ve ben yaparken.
Hyde, let's not wear ourselves down with the truth here.
Hyde, kendimizi gerçeklerle yormayalım burda.
I'm Hyde.
Ben de Hyde.
Bad news, Hyde.
Kötü haber, Hyde.
No, it'll be great. Why don't you come by when Hyde's dad is here?
Hayır, bu harika olacak.Neden Hyde'ın babası buradayken gelmiyorsun..
You're way off, Hyde.
Abartıyorsun, Hyde.
Did you hear him, Hyde?
Onu duyuyor musun, Hyde?
I just realized I am not strong enough to hold you two apart. Hyde, come on.
Şimdi farkına vardım bu ikisini ayrı tutacak kadar güclü değilim, Hyde, hadi.
Come on, hyde.
Hadi, Hyde.
Hyde, all I need is my sweetie here for the rest of my life.
Hyde, tek ihtiyacım olan hayatımın kalanını geçireceğim sevgilim burada..
Well, I wish it were that easy, hyde, but it's a complex emotional issue...
Sadece yemelisin. Şey, keşke bu kadar basit olsa Hyde, ama bu karmakarışık duygusal bir sorun...
Five seconds have gone by, and you haven't ripped off your tie, or as you refer to it, "the yoke of oppression."
Aman Tanrım Hyde. Beş saniye geçti ve sen kravatını çıkarmadın. yada boyun bağı eziyetini göz yumuyorsun.
No, fez, what she's saying is that hyde is becoming a money-grubbing corporate zombie.
Hayır, Fez, demek istediği Hyde'ın paragöz şirket zombisine dönüştüğü.
hyde's growin up so fast.
Hyde çok hızlı büyüyor.
I'm hyde.
Ben Hyde.
Okay, look, I'm sorry, Hyde.
tamam, üzgünüm Hyde.
Hyde, I never stopped loving you, either.
Hyde, ben de seni sevmekten hiç vazgeçmedim,
Wow, Forman, I haven't seen you this pissed since I chased you around your house with that spider in a jar. You were like, "Hyde, I swear to god!"
vaauv, Forman, evinin etrafında bir kavanoz örümcekle gezdiğimden beri hiç bu kadar altına işediğini görmemiştim nasıldı, "Hyde, yemin ederim şimdi seni!"
Hyde?
Hyde?
Hyde stole it.
Hyde çalmış onu.
Whoa, Hyde,
hoa, Hyde,
She served pie at 1 A.M. To kelso and Hyde's sister Angie, and Kelso took the pie and fed it to Angie, and she liked it.
Saat 1 de Kelso'ya pasta servis etmiş. ve Hyde'ın kız kardeşi Angie'ye, Kelso pastayı almış ve Angie'ye yedirmiş, ve kızında hoşuna gitmiş.
And now "love you inside out" by the Bee Gees going out to Jackie Burkhart from Steven Hyde...
Ve şimdi Bee Gees'den "Seni her halinle seviyorum" Steven Hyde'dan Jackie Burkhart'a gidiyor...
Hey, Hyde.
Hey, Hyde.
Hey, Hyde, Kelso and Angie- - oh, you already know.
Hey, Hyde, Kelso ve Angie- - oh, çoktan öğrenmişsin
Hyde,
Hyde,
Hyde, remember how you kept bringing it up when Kelso nailed my sister?
Hyde, Kelso kız kardeşime çaktığında olayı nasıl büyüttüğünü hatırlıyor musun?
( hyde screams ) Hyde's in trouble!
Hyde tehlikede!